Şti acentelik ve borç-alacak ilişkisinin halen devam ettiğini, ipoteklerin acentelik teminatı olarak alındığını, ihtarnamemiz sonrasında acente ile görüşmeler yaptıklarını ve şirketleri lehine yeni bir teminat tesisi yapılacağının acente tarafından bildirildiğini, akabinde ipotek fek işlemlerinin başlatılacağını bildirmiş ancak ipoteklerin fekkine dair herhangi bir işlem yapmadığını, ipoteklerin aradan geçen süreçte fek edilmemesi üzerine, davacı müvekkil, davalıya ve acentesine ... Noterliğinin 04.01.2023 tarih ve ... sayılı ihtarnamesini keşide ederek, taşınmazı üzerindeki ipoteklerle alakalı olarak borç olup olmadığı, varsa güncel borç tutarının bildirilmesi halinde davacı müvekkil tarafından ödeneceği, borç yoksa ipoteklerin ivedilikle fekkini talep ettiğini, davalı, ihtarnameye 19.01.2023 tarih ve 1168 sayılı ihtarname ile cevap verildiği beyan ve gerekçelerle İstanbul İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... ada, 12 parsel, ... arsa paylı 4....
K A R A R Borçlu Belediye aleyhine, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat alacağının tahsili amacıyla ilamlı takip başlatılmış olup, borçlu vekili tarafından 2942 ve 6111 sayılı Yasa hükümleri ile 5393 sayılı Yasa'nın 15/son maddesine dayalı olarak hacizlerin kaldırılması talep edilmiş, Mahkemece, hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi üzerine; Dairemiz'in 2013/5105 Esas ve 2013/14935 Karar sayılı ilamı ile 2942 ve 6111 sayılı Yasa hükümleri çerçevesinde haciz yapılmasında bir isabetsizlik bulunmadığından şikayetin bu nedenle reddi yerinde ise de, borçlu vekilinin şikayet nedenleri arasında hesaptaki paranın 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesi gereği de haczedilemeyeceği iddiası da bulunduğu borçlunun anılan Yasa hükmüne dayanarak, haciz konulan banka hesabındaki paranın haczedilemeyeceği yönündeki şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulduğu, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama...
ın anılan araçlar üzerindeki haciz bedelleri oranında sebepsiz zenginleştiğinin ve haciz bedelleri oranında devredene borçlu olduğunun kabulü gerektiği, d) Devralan ...'ın sözleşmenin 11. maddesi ile ilgili olarak gayrimenkuller üzerindeki hacizlerin ve ipoteklerin kaldırılması ile ilgili yükümlülüklerini yerine getirmediği, bu bakımdan devralanın sözleşmenin anılan hükümlerini ihlal ettiği, hisse devir bedeli, bu taşınmazlar üzerindeki hacizler ve ipotekler de dikkate alınarak belirlendiğinden, devralan ...'ın anılan taşınmazlar üzerindeki haciz ve ipotek bedelleri oranında sebepsiz zenginleştiğinin ve haciz ve ipotek bedelleri oranında devredene borçlu olduğunun kabulü gerektiği, e) Devralan ...'ın sözleşmenin 12. maddesi ile ilgili olarak bonoları iade etme yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu bakımdan devralanın sözleşmenin anılan hükümlerini ihlal ettiği, hisse devir bedeli, bu bonoların iade edilmesi de dikkate alınarak belirlendiğinden, devralan ...'...
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi 16.07.2020 tarih, 2020/127- 494 sayılı kararı ile yetki itirazını kabul ederek yetkili icra dairesinin Bakırköy olduğuna hükmedildiği, borçlu tarafından yetkisizlik kararı sebebi ile icrai hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, icra müdürlüğünce hacizlerin kaldırılması yönünde mahkemece karar verilmediğinden talebi reddine karar verildiği, borçlu tarafından yetkisizlik kararının verilmesi ile yetkisiz icra müdürlüğünce konulan hacizlerin hükümsüz kalacağından ve hacizlerin kaldırılması için yetkisizlik kararının kesinleşmesi gerekmediği beyan edilerek icrai hacizlerin kaldırılması gerektiğinden bahisle icra müdürlüğünün 15.08.2020 tarihli kararının kaldırılmasının talep edildiği, mahkemece icrai hacizlerin kaldırılması gerektiğinden bahisle şikayetin kabulüne ve müdürlük kararının kaldırılmasına karar verildiği, davalı tarafça yetkisizlik kararının sonucu beklenilmeden hacizlerin kaldırılmasının hatalı olduğu, davacının ihtiyati hacizlerin kaldırılması taleplerinin...
Kişilere satdmasını ve devrini önlemek amacı ile dava sonuna kadar davalıdır şerhi islenerek takdiren teminat alınmaksızın davalı T5 yönünden vapriacak takipler nedeni ile taşınmazın cebri icra yolu ve satışının tepbiren durdurulmasını, T5 Ş ve T3 tarafından konulan ipoteklerden dolayı davacı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve beyan etmiştir. Davalı T7 Vekili cevap dilekçesinde özetle ; fazlaya ilişkin her türlü hakkımız saklı kalmak kaydıyla huzurdaki davanın reddi ile vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. Davalı T5 Vekili cevap dilekçesinde özetle ; müvekkil yönünden davanın husumet nedeniyle reddine, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddini, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
nin ve diğer davalılar ... T.A.Ş. Ve ... A.Ş.'nin herhangi bir şekilde ayni bir hakkı bulunmadığını, kaldı ki, ödemelerini yaparak edimini yerine getiren müvekkilin taşınmazı üzerinde ipotek kurulması hukuka ve kanuna aykırıdır ve fekki gerektiğini, açıklanan nedenlerle dava konusu taşınmazın tapu kaydına teminatsız ihtiyati tedbir konulmasına, haklı hukuki nedenlere dayanan davamızın kabulü ile, diğer davalılar ... A. Ş. ve ... A.Ş tarafından konulan ipoteklerden dolayı Davacı Müvekkil’in borçlu olmadığının tespiti ile İstanbul İli, Esenyurt İlçesi, ... Mahallesi, ... Ada, ... Parselde kayıtlı, ... Projesinde yer alan (...) Blok, ... Kat, ... no.lu dükkan nitelikli bağımsız bölümde yer alan taşınmazın üzerinde yer alan diğer davalılar ... A.Ş. ve ......
Ş. ve T6 tarafından konulan ipoteklerden dolayı Davacı Müvekkil’in borçlu olmadığının tespiti ile İstanbul İli, Esenyurt İlçesi, Çınar Mahallesi, 382 Ada, 43 Parselde kayıtlı, Kozapark Akkoza Projesinde yer alan (I) Blok, Zemin Kat, 82 no.lu dükkan nitelikli bağımsız bölümde yer alan taşınmazın üzerinde yer alan diğer davalılar Akbank A.Ş. ve T6. tarafından konulan tüm ipoteklerin ve varsa başkaca diğer hacizlerin terkin edilerek (fekkine) tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğü’ne bildirilmesine, tapu kaydında varsa, haciz alacaklılarının tarafına verilen süre içerisinde davaya dahil edilmesi akabinde bu kişilerin haciz şerhleriyle ilgili olarak, varsa hacizlerin ivedilikle kaldırılıp ilgili tapu müdürlüğü’nün bilgilendirilmesine, her halükarda yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin terkini istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır. Davacı şirket vekili de dava konusu taşınmazın konut satım sözleşmesiyle ticari amaç güdülmeden personele lojman imkanı sağlamak amacıyla satın alındığı belirtilerek iş bu dava açılmıştır....
nin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava,...Hizmetleri ve Gıda Maddeleri Ticaret Limited Şirketine hissedar iken, hisselerini devreden davacıların, hisselerin devriden sonra doğan 2007 yılı 7 ila 12. aylara ve 2008 yılı 1 ile 2. aylara ait primlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile mallarına ve hesaplarına konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. . Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; davacılardan ... ve ...'ın borçlu olmadıklarının tespitine, diğer davacılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davalı Kurum vekili ile davacılar ..., ... ve ... vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiştir....