Adi Ortaklığı lehine konulan 17.08.2006 tarih ve 17680 yevmiye no ile tesis edilen ipotekten dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti ile anılan ipoteğin kaldırılmasına, diğer davalılardan ... A.Ş. ve K-C Metal Ltd. Şti’nin ... 4. İcra Müdürlüğünün 2010/12508 ve 2010/12509 sayılı dosyalarında ipotek alacağı üzerine koydukları haciz şerhinin de terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece; davacının borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin kaldırılması istemlerinin kabulüne, davalılar ... A.Ş ve K-C Metal Ltd. Şti. lehine ipotek alacağı üzerine konulan haciz şerhlerinin terkini isteminin ise reddine karar verilmiştir....
Akkoza KozaPark Konutları 3 82 Ada 43 Parselde yer alan Burgaz Blok S.Kat 99 nolu bağımsız bölümü numaralı taşınmazın müvekkili adına tüm takyidatlardan ari olarak tapuda kayıt ve tesciline, tapu senedinin müvekkiline teslimine, davalılar Akbank A.Ş. ve Ak Finansal Kiralama A.Ş tarafından konulan ipoteklerden dolayı davacı müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile İstanbul İli Esenyurt İlçesi Koza Mah. Akkoza KozaPark Konutları 382 Ada 43 Parselde yer alan Burgaz Blok S.Kat, 99 nolu bağımsız bölüm numaralı taşınmazın üzerinde yer alan davalılar Akbank A.Ş. ve Ak Finansal Kiralama A.Ş. tarafından konulan tüm ipoteklerin terkin edilerek (fekkine) tüm ipoteklerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesini, davalı şirkete ödenen 258.050,00 TL+KDV'nin, sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca mevduata uygulanacak en yüksek faizle birlikte müvekkiline iade edilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Lehine ipoteklerin tesis edildiği anlaşılmıştır. TTK 581. Maddesi uyarınca söz konusu ipoteklerden dolayı dava konusu taşınmazlar ayni sermaye olarak konulamayacağından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davacının davasının REDDİNE, Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Bakiye avansın yatırana iadesine, Dair tarafların yokluğunda karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/11/2021 Başkan ... ¸e-imzalıdır Üye ... ¸e-imzalıdır Üye ... ¸e-imzalıdır Katip ... ¸e-imzalıdır...
Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı borçlu temyiz dilekçesinde; şikayet ve istinaf dilekçelerindeki beyanlarının tekrarı ile anılan ipoteğin zorunlu olmadığı ve raporun hatalı olduğu iddiasıyla kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilemezlik şikayeti ile takibe konu taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu 16,17,18 ve 82/1-12. maddesi 3....
Aile Mahkemesinin 2012/257 E., 2013/98 K. sayılı kesinleşen ilamı ile, taşınmazın aile konutu olduğunun tespitine, tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına ve ... tarafından HSBC Bank A.Ş. lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği hususu dikkate alındığında söz konusu ipoteğin geçersiz hale geldiği, davacı ...’nın davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti için açtığı dava sonucunda Kırıkkale 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/631 E., 2017/11 K. sayılı kesinleşen ilamı ile "ipotek resmi senedi içeriğinde ipotek sorumluluğu dışında, davacının ayrıca müteselsil kefil olarak sorumlu bulunduğuna ilişkin bir hüküm bulunmadığından, genel kredi sözleşmesinden dolayı borçlu olmadığının tespitine" karar verildiğinden davacının müteselsil kefaletten dolayı da sorumlu olmadığı hususunun kesin hüküm ile sabit olduğu, Ankara 31....
Ancak somut olayda ipotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu davada davalı olarak taraf bulundukları, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin kaldırılması, kira alacağı istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
Mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesine göre ibra sözleşmesindeki imzanın davalı şirket yetkilisi tarafından atıldığının tespit edilmesi nedeniyle, davanın kabulüne, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, ipoteklerin fekkine karar verilmiştir. Davacı ... davalı vekili tarafından karar temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, 18.09.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Buna rağmen borçlunun, alacaklının harekete geçmesini beklemeden borçlu olmadığının tespitinde korunmaya değer bir yararı bulunabilir. Bu tür bir yararının bulunması halinde borçlu, borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir. Bunun dışında icra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür. Borçlu belirtilen şekilde takipten önce veya sonra alacaklıya karşı bir menfi tespit davası açar; bu davayı kazanırsa, hakkındaki icra takibi dayanaksız kalır ve borcu ödemekten kurtulur. Ancak borçlu borcunu icra dairesine ödedikten sonra, artık menfi tespit davası açamaz. Bu halde borçlunun sırf borçlu olmadığının tespitinde hukuki bir yararı yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi K A R A R Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkinin sona ermesinden dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti ve taşınmazı üzerine konulan ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkin olup, mahkemece de bu yönde hüküm kurulmuştur. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satım vaadi sözleşmesinde iki taşınmazın satım bedelinin 750.000 USD olarak kararlaştırıldığı, ayrıca satım işleminin taşınmaz üzerindeki ipoteklerin kaldırılmasından sonra yapılacağı hususunun kabul edildiği, ipoteklerin kaldırılması yükümlülüğünün davalıya ait olmasına rağmen davalının bu yükümlülüğünü yerine getirmediği, bunun üzerine davacı tarafından ipoteklerin fekki için ipotek alacaklısı bankalar adına hareket eden dava dışı İş Bankasına 53.000 YTL gönderildiği ve bunun üzerine ipoteklerin kaldırılıp satımının gerçekleştirildiği, dava konusu bu bedelin satım tutarına dahil olmayıp, davalı tarafından iade edilmesi gerektiği nedeni ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....