Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; davalı taraf ipoteğin arttırılması davasında eski malike karşı açtığı davanın reddedilmiş olduğunu, ipotek alacaklısı olan davalının müvekkilinden talep edebileceği sadece ve sadece temlik aldığı ipotek bedeli ile sınırlı olduğundan davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ipoteğin kaldırılması talibine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Dava, ipoteğin kaldırılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince 20.53- TL nin depo ettirilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmişse de verilen karar dosya kapsamına ve usul ve yasaya uygun düşmemektedir....
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması) , Tazminat (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 01/03/2023 KARAR TARİHİ : 10/05/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/06/2023 Mahkememizde görülmekte olan İpoteğin Kaldırılması ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı tarafın iddiaları: Davacı taraf: satın almak istediği taşınmaz üzerinde önceki malik tarafından ticari krediden kaynaklı olarak davalı banka lehine tesis edilen 420.00,00-TL bedelli 27.11.2020 tarihli ve ... yevmiye numaralı ipotek bulunduğunu, davacının konut kredisi talebinde bulunduğu Türkiye ... Bankası A.Ş. Sanayi Sitesi/Sakarya Şubesinin ipotek sahibi .... ... Bankası A.Ş. ile iletişime geçtiğini, .... ... Bankası A.Ş. Adapazarı/Sakarya Şubesinin Türkiye ... Bankası A.Ş....
Birleşen dava davacısı, asıl dosya davacısından satın aldığı taşınmaz üzerinde haksız şekilde ipotek bulunduğunu, bu taşınmazla ilgili ortaklığın giderilmesi davası açtıklarını, satış suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verildiğini, satış bedelinin 12.426,00TLnin ipotek nedeniyle haksız şekilde davalıya ödendiğini ileri sürerek, dosyanın ipoteğin kaldırılması ile ilgili dosya ile birleştirilmesini, kesilen paranın faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, ipoteğin yalnızca kredi için değil banka nezdinde doğmuş ve doğacak tüm alacakların teminatı olarak konulduğunu savunarak davaların reddini dilemiştir. Mahkemece Yargıtay 19....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, İpoteğin Kaldırılması (Fekki) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça önceki malik tarafından konut kredisi kullanmak amacıyla konulan ipoteğin kaldırılması talebiyle ipoteğin fekki davasının açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne yönelik kararın verildiği, davalı tarafça kararın istinafa taşındığı görülmektedir. Benzer bir olayda Yargıtay 13. Hukuk Dairesi; "Somut olay değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki uyuşmazlığın konut kredi sözleşmesi nedeniyle konulan ipoteğin kaldırılması isteğinden kaynaklandığı,bu durumda taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Taşınmaz malikinin, 10.000,00 TL ipotek bedelini icra dosyasına depo ederek, icra müdürlüğünce ipotek alacaklısına ipoteğin kaldırılması için muhtıra tebliğini talep ettiği, icra müdürlüğünce gönderilen muhtıranın tebliğini müteakip ipoteğin kaldırılmaması nedeniyle mahkemeye başvurulduğu, mahkemece, ipotek bedelinin depo edildiğinden bahisle İİK’nun 153.maddesi uyarınca ipotek kaydının terkinine karar verildiği görülmektedir....
Sıra ipotek şerhi işlendiğini, müvekkilinin yapılan işlemin niteliğinden habersiz olup ipotek senedinde imzası bulunan ... şahit şahsı da hiç bir şekilde tanımadığını, ipotek şerhinin, davalı ... Bankası lehine konulduğunu ve taşınmazın ipotek akit tablosundaki değerinin ......
Bu koşul gerçekleşmişse tesis olunan ipoteğin kaldırılmasına karar verilir. Aksi halde şerhin kaldırılması istemi reddolunmalıdır. Ancak, borçlu ana para ipotek miktarından bir kısmını ödemiş veya depo etmişse yine de davanın reddi gerekir ise de çoğun içinde az da vardır kuralı uyarınca TST.nün 31/son maddesine dayanılarak ipotek bedelinden ödenen bölümün kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesi gerekir. Somut olaya gelince; 15.03.1962 günlü ipotek akit tablosunda karz akdinden kaynaklanan 2.000 Liranın 15.10.1962 tarihinde ödenmesi koşulu ile ipoteğin kaldırılacağı yazılıdır....
Alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebileceğinden ancak anaparanın, gecikme faizinin, icra takibi yapılmışsa takip giderlerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebilir. Taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Dava konusu olayda ipotek lehtarı H.. B..'ün ipotek aktinden kaynaklanan alacağının ödenmediği, ipoteğin kaldırılması için gerekli koşulların gerçekleşmediği anlaşıldığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken davalı ipotek lehdarı H.. B.. vekili tarafından dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin davacının babasının şirket borçlarından kaynaklandığının bildirildiği ve ipoteğin davacının borcundan doğmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Davacı vekili müvekkilinin rızası dışında aile konutu üzerine ipotek konulduğunu, bu durumun Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesine aykırı olduğunu iddia ederek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Yerel mahkemece davaya konu taşınmazın davacı ile davacının eşi olan Mustafa Kınış'ın aile konutu olduğu ancak davacı eşin açık rızası alınmadan dava konusu taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiği, davacı kadının ipoteğin kaldırılması istemi ile dava açmakta haklı olduğuna karar verilmiştir....
Bu nedenle TMK'nın 194. maddesi gereğince de ipotek tesisi için eş rızasına gerek bulunmamaktadır. Yargılama sırasında ipoteğin davalı banka tarafından kaldırılması nedeniyle dava konusuz kalmış olup, davanın konusuz kalması halinde, HMK'nın 331/1 maddesi uyarınca dava tarihi itibariyle haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdiri gerekmektedir....