"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 17.08.2010 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın konusuz kalması nedeniyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 07.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Davalı, ipoteğe neden olan borcun kapatıldığını ancak, ipoteğin fekki için çalışmalar başlatmasına rağmen tapu sicil müdürlüğünden kaynaklanan sorunlar nedeniyle ipoteğin kaldırılamadığını belirterek süre verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında da ipoteğin kaldırıldığını davanın konusuz kaldığını beyan etmiştir....
Davacı vekili tarafından 18/01/2024 tarihli celsede 16/01/2024 tarihli beyan dilekçesini tekraren "kefalet geçersiz olduğu için ipotekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti ve ipoteğin fekki talebi ile dava açmıştık, davamız ipoteğin fekki nedeniyle konusuz kaldı, ancak dava tarihinden sonra ipotek fek edildiği için yargılama gideri talebimiz vardır, ipotek ayrı bir sözleşme olmayıp kefalet sözleşmesine bağlı bir sözleşmedir, nitekim bu husus davalı tarafça da beyan dilekçelerinde ikrar edilmiştir," şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür....
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 30/07/2021 KARAR TARİHİ : 18/03/2024 Mahkememizde görülmekte bulunan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TALEP : Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 27/06/2016 tarihinde dava konusu taşınmazı edinmiş olup, taşınmazın eski maliki tarafından davalıya olan borçların ödenmiş olduğu ve müvekkilinin davalı tarafa borcu olmadığı halde taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığından, davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, taşınmazın eski maliki tarafından banka nezdindeki borçların tamamen kapatıldığı ve müvekkilinin de bankaya borcu bulunmadığından, .... parselde bulunan ...... no'lu daire üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
İİK’nın 153. maddesine göre; ipotek borçlusu, ipotek alacaklısının gaip olduğunu, adresinin bilinmediğini veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten kaçındığını bildirerek ipoteğin fekki için icra dairesine başvurabilir. Ancak, borçlu, bu talebi ile birlikte ipotek borcunu faiziyle beraber icra dairesine yatırmalıdır. İpotek borçlusunun bu şekilde başvurusu üzerine icra dairesi, onbeş gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder. Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelip de kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde icra mahkemesi paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir....
Fekki talep edilen ipotekle yükümlü taşınmazların tapu kayıtları incelendiğinde, taşınmazların tamamında .... A.Ş.'nin ipotek lehtarı olarak tapu kayıtlarında yer aldığı görülmüştür. Bir başka anlatımla ipoteğin teminat altına aldığı alacak .... şirketine temlik edilmiş ise de, alacağı teminat altına alan ipoteğin temliki tapu kayıtlarına işlenmemiştir. Tapu kayıtlarında ipotek lehtarı kim ise ipoteğin fekki davasının ona yöneltilmesi gerekir. Bu durumda açılan işbu ipoteğin fekki davasında hasım dava dilekçesinde davalı olarak yer alan .....A.Ş. olup, yargılamanın temlik gözetilmeksizin davalı ..... A.Ş.'ye karşı yürütülmesi gerektiğinin kabulü gerekir. Öte yandan ipoteğin fekki davasında davacı dava tarihinde ipotekle yükümlü taşınmazın malikidir. Dava tarihinde ipotek maliki tarafından davanın açılmış olması yeterli olmayıp, karar tarihine kadar da bu durumun devam etmesi gerekir....
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Takip dayanağı; 14.11.2018 tarih ve 2992 yevmiye nolu ipotek akit tablosu incelendiğinde; davalı lehine 400.000 TL bedel mukabilinde, 1. derecede, faizsiz ve fekki bildirilinceye kadar müddetle ipotek tesis edilmiş olduğu ve ipoteğin kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olduğu anlaşılmıştır. İpotek akit tablosundaki “fekki bildirilinceye kadar süre ile” açıklaması ise muacceliyet koşulu olmayıp, ipoteğin süresiz olarak yapıldığını göstermektedir. Kural olarak alacağın muacceliyetinin, bir ihbarın yapılmasına bağlı olduğu durumlarda, alacaklının hem asıl borçluya hem de borçtan kişisel olarak sorumlu olmayan ipotekli taşınmaz malikine, muacceliyet ihbarında bulunmadan icra takibi yapması mümkün değildir. (MK 802 md., TMK. 887 md.) Zira, Borçlar Kanunu'nun 117/2. maddesinde yer alan borcun ifa edileceği gün (vade tarihi) sözleşmede yer almamıştır....
Sıra ipotek şerhi işlendiğini, müvekkilinin yapılan işlemin niteliğinden habersiz olup ipotek senedinde imzası bulunan ... şahit şahsı da hiç bir şekilde tanımadığını, ipotek şerhinin, davalı ... Bankası lehine konulduğunu ve taşınmazın ipotek akit tablosundaki değerinin ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 24.01.2012 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin fekki istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen pay sebebiyle 1061 ada 8 sayılı parselin tapu kaydı üzerindeki ipoteğin terkini istemine ilişkindir. Davalı, ipotek lehtarı ... Belediyesi olduğundan kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, davanın husumet yönünden reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir....
Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir... " şeklinde düzenleme yapılmıştır. Somut olayda; icra daresince düzenlenen muhtıranın, ipotek alacaklılarından ...'a 26/11/2015, ...'a ise 03/12/2015 tarihlerinde tebliği üzerine alacaklılar tarafından 08/12/2015 tarihinde icra dairesine verilen itiraz dilekçeleri ile ipotek bedeline itiraz edildiği görülmüştür. O halde, ipotek alacaklıları tarafından süresinde bedele yapılan itiraz nedeniyle ipotek bedeli ihtilaflı hale gelip İİK'nun 153. maddesindeki koşulların oluşmadığı, ihtilafın çözümünün yargılamayı gerektirdiği görülmekle mahkemece istemin reddi gerekirken, kabulü ile ipoteğin fekki yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
TL. ipotek bedeli kadar olan asıl alacak ve ferileriyle birlikte ... tarihinde dosya harici tahsil edilmesiyle, ipotek borçlusu davacının ipotek sözleşmesi kredi sözleşmesinde ayrıca şahsi kefaletinin bulunmadığı da dikkate alındığında, ... TL. bedelli ipoteğin azami ... ipoteği fekki koşullarının oluştuğu ve davalı ... ipoteği kaldırmasının gerektiği, kanaat ve sonucuna varılmaktadır şeklinde rapor sunulmuştur. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, TMK 883 ve devamı maddelerine dayalı ipoteğin fekki istemine ilişkin olduğu uyuşmazlığın ipotek bedelinin ödenip ödenmediği, ipoteğin fekkine ilişkin olarak yasal koşulların oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. TMK. 883 maddesinde, "Alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebilir." düzenlemesi mevcuttur....