Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 06.01.2006 tarihli ve 327 yevmiye no'lu ipotek resmi senedi içeriğinden ipoteğin, doğmuş veya doğacak muhtemel olan bir alacağın teminatı olarak 136.000,00 TL bedelle Anadolubank A.Ş. lehine tesis edildiği görülmektedir. Davacı, davalı banka lehine, 136.000,00 TL ipotek tesis edildiğini, kredi borcunun tamamını süresinde ödediğini ancak talebine rağmen davalı banka tarafından ipoteğin terkin edilmediğini belirterek, davalı bankaya borcu olmadığının tespiti ile ipoteğin fekkini talep etmiş, ipoteğin fekki için davacı tarafından 136.000,00 TL dava değeri gösterilip dava açılmıştır....

    İstanbul BAM 14.Hukuk Dairesinin gönderme kararındaki değerlendirme ve gerekçenin kabulü mümkün değildir. Zira taraflar arasındaki temel uyuşmazlık genel kredi sözleşmesinin teminatını teşkil etmek üzere tesis edilen ipotekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemine ilişkin olup uyuşmazlığı doğuran temel ilişki genel kredi sözleşmesi olup genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklar TTK'nun 4/1-f maddesi kapsamında kalmaktadır. Genel kredi sözleşmesi yasa ve yerleşik içtihatlar dikkate alındığında bankacılık işlemi niteliğindedir. Dairemizin görev alanı HSK'nın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanacak kararında belirtilen işlerle sınırlıdır....

      G Blok 73 numaralı (tapu kaydına göre E3 Blok 71 numaralı) bağımsız bölümün mülkiyetinin tapuda müvekkile devrinin yapılması ve üzerinde yer alan diğer davalı bankalar tarafından konulan ipoteklerden ve muhtelif sayıda 3.kişiler tarafından konulan hacizlerden dolayı davacı müvekkilin borçlu olmadığının tespiti ile söz konusu ipoteklerin ve hacizlerin tapudan tüm ferileri ile birlikte terkin edilerek ( fek edilerek) ipoteklerin ve hacizlerin kaydının terkin edildiğinin ilgili tapu müdürlüğüne bildirilmesi ve dava konusu taşınmaz üzerine davalı Akbank A.Ş. tarafından konulan ve tapu kaydına mevcut tüm ipoteklerin ve varsa diğer takyidatlar ile haciz kayıtlarının paraya çevrilmesine yönelik yapılacak her türlü yasal takibin ve icra işlemlerinin dava sonuçlanıncaya ve karar kesinleşinceye kadar durdurulması mahiyetinde HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini istemiştir. Davalı Akbank T.A.Ş....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki menfi tespit ve ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup, düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında akdedilecek bayilik sözleşmesi ile diğer sözleşmelerin teminatı olarak müvekkili adına kayıtlı taşınmaz üzerine davalı lehine 100.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiği halde müvekkili ile davalı şirket arasında her hangi bir sözleşme kurulamadığını, dayanağı bulunmayan ipoteğin çekilen ihtara rağmen kaldırılmadığını belirterek müvekkilinin davalı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığının tespiti ile müvekkili adına kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin terkinine ve %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda davacı ile davalı Garanti Koza A.Ş.arasında konut satım sözleşmesi imzalandığı, dava konusu bağımsız bölümün konut niteliği ile davalı Garanti Koza A.Ş. adına tapuda kayıtlı bulunduğu, taşınmazın tapu kaydında davalı Akbank T.A.Ş.ile davalı T5.'nin alacaklı, davalı Garanti Koza....A.Ş.nin borçlu olduğu ipotek şerhleri bulunduğu sabittir. İpotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu davadaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık dava konusu taşınmazın aynına ilişkindir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; satım sözleşmesinden kaynaklanan ipotek ve hacizlerden ari tescil, ipoteklerden, hacizler ile takyidatlardan dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin, hacizlerin fekki istemine ilişkindir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2009/26884 esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, kendisinin kefil konumunda olmayıp, sadece ipotek veren 3. kişi konumunda olduğunu belirterek, taşınmazdaki ipotek şerhinin fekki ile davalıya borçlu olmadığının tespitine ve kötü niyetli davalı bankanın %40'dan az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          A.Ş. lehine ipotek tesis edildiğini, borç sona erdiği halde ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek ipoteğin fekkine, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Dava konusu 01.06.2006 tarihli ipotek akit tablosunda “...iş bu taşınmazın tamamının doğmuş ve doğacak borçların teminatını teşkil etmek üzere 450.000 .-TL bedelle birinci derecede yıllık %12,98 faizle fekki alacaklı banka tarafından bildirilinceye kadar müddetle ve aşağıda yazıldığı şartlarla ... AŞ’ye ipotek ettiği” ayrıca bu kefaletin “…iş bu ipoteğin aynı zamanda kefaletimize istinaden ... AŞ tarafından diğer gerçek veya tüzel kişiler lehine açılmış ve açılacak olan her nevi kredinin teminatını teşkil etmek üzere tesis edilmiş olup; ipotek kefalet borçlarımıza şamildir.” hükmü yer almaktadır. Görüldüğü gibi, ipotek ... A.Ş.ye olan borcun teminatı olarak tesis edilmiştir. Başka bankaların alacaklarının ipotekle temin edildiği kabul edilemez....

            Bölge adliye mahkemesince, davalı bankanın dava dışı asıl borçlu şirkete kullandırdığı krediler nedeniyle kredi alacağının kalmadığı, davalı bankanın ipoteği hesap işletim ücreti ile ipotek fek ücreti alacağından dolayı kaldırmadığı, ancak davalı bankanın 06.04.2015 tarihli ihtarnamesinde toplam 40.842,58TL borcun bulunduğunu belirterek, bu miktarın depo edilmesini istemiş olduğu söz konusu ihtarname de ipotek fek ücreti ve hesap işletim ücretinin konu edilmediği gibi dava konusu ipoteğin hesap işletim ücreti ile ipotek fek ücretinin teminatı olmadığı, davalı banka genel müdürlüğünce yapılan ipoteğin fekki, haklar saklı tutulmadan gerçekleştirildiğinden hesap işletim ücreti ve ipotek fek ücreti gerekçesinin de bizzat banka tarafından bertaraf edildiği, ipotek fek ücreti olarak istenilen hususun dayanakları da gösterilmediğine göre, ipoteğin fekki için gerekli yazıları yazmayarak muaraza çıkaran davalı bankanın davaya sebebiyet verdiği de gözetildiğinde ilk derece mahkemesinin dava...

              Mahkemece Şekerbank'a yazı yazılarak ipoteğin mahiyeti ve devam edip etmediği sorulmuş, banka tarafından verilen 06/09/2019 tarihli cevabi yazıda ipoteklerin kredi teminatı için alınan zorunlu ipotekler olduğu, 26/06/2019 tarihi itibariyle ödenmediği bildirilmiştir. Mahkemece Kastamonu Tapu Sicil Müdürlüğüne yazı yazılarak ipotek senetleri istenilmiş olup, ipotek senetlerinde "borçlu T1 namına açılmış ve açılacak ... her türlü krediler ile verilmiş ve verilecek teminat mektupları ... doğmuş ve doğacak tüm borçlarından ... TL'sine kadar olan miktarının teminatını teşkil etmek üzere alacaklı banka lehine 1. ve 2. derecede fekki alacaklı banka tarafından bildirilinceye kadar süreli ipotek tesis edildiği"nin yazılı bulunduğu görülmüştür. İpotek senetlerinden her iki ipoteğin, zorunlu ipotek olmadığı anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu