Bank A.Ş. lehine 05/10/2015 tarih ........ yevmiye sayısı ile ipotek tesis edildiği, ipotek tesisine ilişkin resmi senette sözleşme şartları ile ilgili bölümde davacı şirketin kredilerine teminat teşkil etmek üzere işlem açıklamasının yer aldığı anlaşılmıştır. Açılan dava kapsamında ipoteğin terkini - fekki için ipotek alacaklısı banka ile ipotek borçlusu şirket arasında alınmış krediler ile sözleşme - ipotek sonrası alınacak krediler yönünden tesis edilen ipotek ile bağlantılı borç olup olmadığı, kredilerin ödenip ödenmediği açılan davada değerlendirilecektir. Kredi ilişkisinin sona erdiği borcun ödendiği ve sonuçta ipotek altına alınan borç bulunmadığı tespit edildiği taktirde ipoteğin terkini gerekecektir. İpotek belgesi kapsamında ipotek ilişkisinin tarafları olan borçlu şirket ve banka yönünden işlemin ticari nitelikte olduğu değerlendirilmiştir. UYAP sisteminden açılan ve mahkememize tevzi olunan tüm dosya kapsamına nazaran, Davanın; HSK 1....
Davalı vekili, lehine ipotek verilen ...’nun müvekkili banka şubesine Kooperatif Kredileri Sözleşmesinden doğan ve borçlular ile müşterek borçlu ve müşterek müteselsil kefalet ve garanti şerhi sözleşmesi hükümleri gereğince borçlu olduğunu belirterek davanın reddi ile %40 tazminatın tahsilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporuna göre davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin üst sınır ipoteği olduğu, ipoteğin fekki için ipotek bedeli olan 3.000.00 TL'nin ödenmesi gerektiği, davacılar vekilince ipotek bedeli verilen süre içerisinde mahkeme veznesine depo edildiğinden davanın kabulüne, ipoteğin tapu kaydından terkinine, davacılar tarafından mahkeme veznesine yatırılan ipotek bedeli 3.000.00 TL’nin davalıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava konusu ipoteğin davalı bankanın doğmuş ve doğacak alacaklarının teminatı olarak tesis edildiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır....
A..y'a ipotek alacağının temliki işlemini dikkate alarak bu alacağa ilk sırada yer vermesinin hatalı olduğunu, ortada kalan bir ipotek alacağının temlikinin mümkün olmadığını, bu işlem yeni bir ipotek tesisi kabul edilirse de 19.08.2013 tarihinde teslim edilmiş olduğu kabul edilerek tüm hacizlerden sonra sıra cetvelinde yer alması gerektiğini ileri sürere, sıra cetvelinin iptaline ve ihale bedelinin öncelikle 1. sıradaki alacaklıya ödenmesine ve arta kalan kısım olması halinde ise 2. sıradaki alacaklıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmişitr....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda davacı ile davalı Garanti Koza A.Ş.arasında konut satım sözleşmesi imzalandığı, dava konusu bağımsız bölümün konut niteliği ile davacı adına tapuda kayıtlı bulunduğu, taşınmazın tapu kaydında davalı T6ile davalı T3 alacaklı, davalı Garanti Koza....A.Ş.nin borçlu olduğu ipotek şerhleri ile dava dışı kişilerin alacaklı olduğu haciz şerhleri bulunduğu sabittir. İpotek alacaklıları ile ipotek borçlusunun işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu davadaki talebinin ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve varsa hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık dava konusu taşınmazların aynına ilişkindir....
Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir.” düzenlemesi mevcuttur. Somut olayda, İcra Müdürlüğü'nden 1961 tarihli ipotek kaydının anılan madde koşullarında fekki istenilmiş, alacaklılara yapılan tebliğ üzerine bir kısım alacaklılar vekili, icra dosyasına süresi içinde makbul bir sebep bildirmeden, İcra Mahkemesi'ne gelerek, ipotek alacak miktarının günün koşullarına uyarlanması, 52.704,00 TL olduğunun tespiti ve bu miktarın dosyaya yatırılması halinde ipoteğin fekkine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, ipotek senedindeki TL'nin talep tarihine kadarki faizi hesap edilerek, depo edilen miktarın bundan çok fazla olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....
Şubesi yetkilileri ile görüşme gerçekleştirdiğini, bu görüşme neticesinde önce 132.000,00 TL ve akabinde noksan kalan 5.000,00 TL'yi bu amaçla şubeye tevdii ettiğinin anlaşıldığını, ipotek borçlusu davacının ipotek borcundan kurtulabilmesi için ipotekle teminat altına alınan dava dışı borçlu şirketin kredi borçlarının sıfırlanması gerektiği ve yatırılan paranın da "ipotek borcuna" karşılık olarak davalı Banka yetkililerince kabul edildiği dikkate alındığında, esasen yatan paranın dava dışı borçlu şirketin kredi borçlarına aktarılmasının zorunluluk arz ettiğini, bu zorunluluk kapsamında ipotek borcuna karşılık olarak yatırılan ve davalı Banka yetkililerince de bu amaçla yatırıldığı bilinerek kabul edilen paranın dava dışı borçlu şirketin borçlarına mahsup edilebilmesi bakımından borçlu şirketten talimatın beklenmesine gerek bulunmadığını, ipotek borcuna karşılık olarak dava dışı borçlu şirketin dava dışı ......
, davalı bankanın başka bir alacağı olduğunu ispatlayamadığını, hukuki durumun tayin ve takdirinin mahkemeye ait olduğunu, Bankacı Ahmet Recai Aldemir'den alınan 23/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda bankacılık uygulamaları yönünden davalı bankanın savunmasında bildirdiği müşterinin mevduat hesabına yatan bedelin üzerinde ipotek bedeli olduğu yazan havaleye rağmen banka tarafından müşteriye kullandırılmasını ve ipotek bedeline mahsup edilmemesinin yerinde olup olmadığı hususu yönünden; ipotek borcuna karşılık olarak dava dışı borçlu şirketin mevduat hesabına yatan parayı eş zamanlı olarak kredi borçlarına virman yapmak suretiyle riski sıfırlaması ve bu suretle ipotek borçlusu davacının ipotek borcunu tahsil ve tasfiye etmesi gerekirken, davalı bankanın, işlem dekontlarında yer alan “ipotek için ödenen meblağa mahsuben” ve “ipoteğin kaldırılması için kalan meblağ” şeklindeki şartlara uygun olarak yatan parayı dava dışı borçlu şirketin borçlarının tasfiyesi için kullanmadığı, bu suretle...
in kredi borcunun teminatını oluşturmak üzere adlarına tescilli taşınmazlar üzerinde banka yararına ipotek tesis ettirdiğini, müvekkilinin de adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde iki adedi dava dışı şahısların ipotek tesisinden önce bir adedi de daha sonra olmak üzere aynı taşınmazda ikinci dereceden banka yararına toplam 216.000,00 TL'lik ipotek tesisi ettirdiğini, davalı bankanın kredi alacağını katederek talepte bulunması sonrasında borcun bir kısmı ..., geri kalan kısmı da dava dışı bankaca ödenip banka alacağı kalmaması üzerine müvekkilince ipoteklerin fekki bankadan istendiği halde, ...'...
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, menf'i tespit ve ipoteğin kaldırılması istemlerine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ipoteğin fekki talebi konusuz kaldığından bu konuda esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, menf'i tespit talebinin kabulü ile davacının Edirne 1. İcra Müdürlüğünün 2009/8513 Esas sayılı dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinde alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması Türk Medeni Kanununun 856. maddesi uyarınca da tapu siciline tescil edilmesi gerekir. İpoteğin kapsamını da ipotek akit tablosu belirler ....
Mahkemece, davacının takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine takip konusunun %40’ı oranında 16.000 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen iradesiyle terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden resmi akit tablosu içeriğinden 01.03.2004 tarihli ipoteğin, davacının davalıdan aldığı 40.000 TL. nin teminatı olarak tesis edildiği görülmektedir. Açıklanan bu niteliğe göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. İpotek akdinin kapsamını da resmi senedin içeriği tayin eder....