WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sözleşme resmi senede bağlanır ve bu belge (diğer adıyla ipotek akit tablosu), hukuk yargılama usulü bakımından sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli bir senet niteliğindedir. İpotek resmi senedinin aksi de, ancak aynı güçte bir senetle ispatlanabilir. Bir başka deyişle resmi senet niteliğinde olan ipotek akit tablosu, aksi ispat edilinceye kadar geçerlidir. Somut olayda, borçlunun, alacaklı ...’dan aldığı 250.000,-TL bedel mukabilinde maliki olduğu taşınmaz üzerine 20.10.2015 tarihinde ipotek tesis ettirdiği görülmektedir. Alacaklı ...’ın her ne kadar 2015/60591 numaralı soruşturma sırasında polise vermiş olduğu 16/11/2015 tarihli ifadesinde; şikayetçi borçlu ...'ı önceden tanımadığını, şikayet sonrası tanıdığını, diğer zanlılar ... isimli şahısla birlikte aynı mahallede esnaflık yaptığını, yine diğer esnaf arkadaşlarından ...'nın kendisine, ...'e 250,000,00 TL borç verdiğini ve Vedat'ın kendisine bu borcunu ödemediğini beyan ettiğini ve daha sonra Vedat'ın nişanlısı ...'...

    Dereceden ipotek tesis edildiğini, icra takibinin tebliğinden sonra ilgili Tapu Müdürlüğünden temin edilen resmi senette, ipotek tesis işleminin dayanağının müvekkilin kızı ...'un vekil tayin edildiği ... Noterliğinin vekaletnamesine istinaden olduğunu, müvekkilinin vesayet altıda olduğunu, borçla bir ilgisinin olmadığını, bu nedenlerle öncelikle tedbiren icra takibinin durdurulmasını, takibin müvekkili açısından iptaline, kredi sözleşmesi kefaletinin kısıtlı davacı açısından geçersizliğinin tespiti ile ipotek senedinin iptaline, davaya konu taşınmazın tapu kaydı üzerine tesis edilen ipotek şerhinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

      Uyuşmazlık ipotek resmi senedinin sadece içerdiği hukuki ilişkiden doğan alacağı mı teminat altına alacağı, yoksa belirtilen hukuki ilişkiden bağımsız olarak resmi senette yazılı tutarın verildiğine dair delil teşkil edip etmediği noktasında toplanmaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 881 inci maddesine göre ipotek, hâlen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla beraber doğması kesin veya olası bulunan herhangi bir alacağı teminat altına almak için tesis edilen mutlak ve sınırlı bir ayni haktır. İpotek bir sözleşme niteliğinde olup borçlandırıcı işlem (taahhüt muamelesi) ile kazandırıcı işlem (tasarruf muamelesi) aynı anda ve tapu sicil memuru önünde yapılır. Sözleşme resmi senede bağlanır ve bu belge (diğer adıyla ipotek akit tablosu) hukuk yargılama usulü bakımından sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli bir senet niteliğindedir. İpotek resmi senedinin aksi de ancak aynı güçte bir senetle ispatlanabilir. Somut olayda davacının alacaklı Ö.....

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/09/2020 NUMARASI : 2019/158 ESAS, 2020/275 KARAR DAVA KONUSU : İpotek Resmi Senedinin Sahteliği İddiasına Dayalı KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Düzce 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/158 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 29/09/2020 tarihli 2020/275 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Düzce 3....

        nın 149.maddesi hükmüne göre gönderilen icra emrinin hukuka uygun olduğunu, yargılama esnasında mahkemece maden ipoteği konusunda uzman olmayan bilirkişinin hatalı değerlendirmelerinin de etkisi ile Maden Kanunu uyarınca Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından maden siciline kaydedilerek düzenlenen resmi ipotek senedinin değerlendirmeye alınmadığını, halbuki ipotek senedi metninden de açıkça anlaşıldığı üzere ipotek hakkının noter tarafından onaylanmaktan kaynaklı değil, "düzenleme" şeklinde Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen ipotek senedinden kaynaklandığını, söz konusu resmi ipotek senedinin borçlunun Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü huzurunda atılmış imzası ile tek başına 5.591.748 TL tutarlı borcunu kayıtsız şartsız kabul ettiğini gösterdiğini, ipotek senedinde açıkça "29/05/2020 tarih ve 34621 sayılı dilekçe ve ekinde bulunan 29.05.2020 tarihli maden ipotek sözleşmesi ile; 1. derece, 1. sırada 01/03/2030 süresine kadar geçerli olmak üzere,...

          Kararı, davacı ... vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, davalı ... ile borçlu arasında yapılan 04.01.2008 tarihli ipotek senedinin muvazaalı olduğu iddiasına dayalı sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. İpoteğin resmi makam önünde yapılmış olması sebebiyle yapıldığı tarihin ve tarafların imzası açısından aksinin yine resmi belge ile ispat edilmesi gerekir. Ancak ipoteğe konu alacağın muvazaalı olduğuna ilişkin iddia karşısında, alacağın muvazaalı olmadığı hususunu ispat yükü davalı ipotek alacaklısı üzerindedir. Bu durumda, emsal alınan ilama da yanlış anlam verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2- Kabule göre de; davada taraf sıfatı bulunmayan ... hakkında hüküm kurulmasıda doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı ... yararına BOZULMASIN...

            Bölge adliye mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, davacının ilk derece yargılaması sırasında ileri sürmediği ancak bölge adliye mahkemesi duruşmasında ileri sürdüğü ipotek resmi senedinin sahteliği iddiasına değer verilemeyeceği, bu hususun ayrı bir dava konusu olacağı,davacının davalı bankaya verdiği gayrımenkul ipoteğinden dolayı 57.240,00 TL ipotek borcunun bulunduğu, geri ödenmeyen kredilere kefaletinden dolayı dava tarihi itibarıyla 129.858,77 TL borcu bulunduğu, İşbu menfi tespit davasının ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe ilişkin olması nedeniyle davacının kefalet sorumluluğunun miktarının önemi de bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun reddine, davanın niteliği gereği vekalet ücretinin harçlandırılmış dava değeri üzerinden nispi olarak hükmedilmesi gerektiğinden davalı banka vekilinin vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunun yerinde olduğu gerekçesiyle hükmün maktu vekalet ücretine ilişkin kısmının kaldırılarak davalı banka yararına 6.646,40...

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere göre; taraflar arasında imzalanan gerek genel kredi sözleşmesi ve gerekse resmi ipotek senedinin incelenmesinden, sözleşmenin 10.1 ve ipotek senedinin 1.maddesinde, ana para ve faizi dışında her türlü komisyon ile bunların gider vergileri ve KKDF ve banka düzenlemelerine ve teamüllerine göre talep edilebilecek veya sonradan ihdas edilebilecek yasal kesinti ve yükümlülükler ile ücret, masraf ve sair giderlerin kredi kullanan tarafından ödeneceğinin öngörüldüğü ve davacının da bunu peşinen kabul ettiği, bu durumda davacılar vekilinin söz konusu komisyonun ödenmesine ilişkin davalı banka talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğuna dair iddiasına itibar edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. ...3....

                Dava, mahkemece verilen ara karar nedeniyle HMK 208/4 maddesi gereği resmi evrakın sahteliği iddiasına ilişkin ise de, sahteliği tespiti talep edilen 18/03/2013 tarihli belgenin resmi bir belge olmadığı, başlık kısmında Beylikdüzü Tapu Müdürlüğü'ne yazılı ipotek veren ve ipotek alan tarafından düzenlenen adi yazılı bir belge olduğu, her ne kadar ipoteğin fekki talepli dava ticaret mahkemesinde görülmekte ise de, fekki talep edilen ipoteğin ticari ilişki kapsamında konulduğu iddiasına istinaden ticaret mahkemesinde görüldüğü, mahkememiz davasına konu edilen belge yönünden davanın ticaret mahkemesinde görülmesini gerektirir, ticari bir iş ya da mutlak bir ticari dava olmadığı, tarafların ticari işletmeleriyle ilgili bir durumunda bulunmadığı, adi yazılı şekilde düzenlenmiş bir belgenin sahteliğinin tespiti istemine ilişkin olduğu ve bu dava yönünden mahkememizin görevli olmadığı, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde...

                  ın doğmuş ve doğacak borçları ile kefaletinden/kefaletlerinden doğmuş ve doğacak borçların teminatı olarak alacaklı lehine 2. derece 1.500.000 TL bedelle ipotek tesis edildiği, 10.12.2010 tarih ve 43221 yevmiye numaralı ipotek resmi senedinin incelenmesinde ise; resmi senedin “KOŞULLAR” başlıklı bölümünün 1. maddesinde, aynı taşınmaz üzerine ve alacaklı lehine, ....'nin ve ...'ın doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak 3. derece 1.000.000 TL bedelle ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, ipotek borçlusu olan şikayetçi ...'ın, asıl borçlu .. ile alacaklı arasında imzalanan kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil olması, 10.12.2010 tarih ve 43210 yevmiye numaralı ipotek resmi senedinde ...'ın kefaletlerinden kaynaklanan borçlarının, 10.12.2010 tarih ve 43211 yevmiye numaralı ipotek resmi senedinde ise ...'...

                    UYAP Entegrasyonu