İstinaf Sebepleri Borçlu istinaf başvurusunda; bilirkişi raporu ile hesaplanan ipotek bedelinin icra dosyasına depo edildiğini, daha evvelce aynı konu hakkında verilen red kararlarının yerine getirildiğini, ipotek bedelinin güncel değerlere göre hesaplattırıldığını, ancak alacaklıların ipotek bedelini tahsil etmedikleri gibi ipoteği de terkin etmediklerini, ipoteğin sona erdiğini beyanla İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, işin esasına girilerek yargılama yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ipotek alacaklılarının ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebiyle ipoteği çözmekten ve parayı almaktan imtina ettiği, İlk Derece Mahkemesinin talebin reddine ilişkin kararı isabetli olduğu belirtilerek ipotek borçlusunun istinaf talebinin esastan reddine oybirliği ile karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
DAVA Davacı vekili; davalı adına kayıtlı taşınmaz üzerinde davacıların murisi lehine 12.09.1973 tarih ve 8934 yevmiye No.lu 315.000. ... bedelli ipotek bulunduğunu, ipotek bedelinin uyarlanması gerektiğini beyanla; 315.000. ... ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanmasını talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı vekili, ipotek bedelinin uyarlanmasını talep edebilmek için sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülemeyecek beklenmeyen olağan üstü bir durumun ortaya çıkması gerektiğini, Yargıtay kararlarına göre kesin borç niteliğinde olan ipotek bedelinde güncelleme yapılamayacağını beyanla davanın reddini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....
tapu kütüğüne şerh düşüldüğünü, 20.04.1964 tarihinde borcu ödemeyen borçlu Kamile Mısırlıoğlu'nun temerrüde düştüğünü, davalıların dava konusu taşınmazın hissedar malikleri olmaları sebebiyle borçtan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, tesis edilen ipotek bedelinin günümüzde bir değer ifade etmediğini, bu nedenle ipotek bedelinin günümüz koşullarına göre uyarlanması gerektiğini belirterek, 20.04.1963 tarihinde tesis edilen ipotek bedelinin günümüz koşullarına uyarlanması, temerrüt tarihi olan 20.04.1964 tarihinden dava tarihine kadar faizinin hesaplanması ve uyarlama sonucunda ortaya çıkacak anapara ve yasal faiz toplamı üzerinden ipotek akit tablosu gereğince % 20 vekalet ücreti hesaplanmasını ve dava konusu taşınmaz kaydına ihtiyati tedbir konulmasına talep ettiği görülmüştür....
Bu hükümden de anlaşılacağı üzere, kendisine bu madde şartlarında ihbar çıkarılan ipotek alacaklısı, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması için genel mahkemelerde dava açabilir ve böyle bir dava açtığını belirterek, icra müdürlüğündeki ipoteğin fekki talebine itiraz edebilir. İpotek alacaklısı, böyle bir dava açmadan da, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "kanunen makbul" sebep niteliğindedir (Yargıtay 12.HD 2021/3567 E, 2021/7477 K; Yargıtay 12.HD 2019/4058 E, 2019/6495 K)....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/05/2022 NUMARASI : 2017/3 ESAS, 2022/164 KARAR DAVA KONUSU : İpotek (Terkin İstemli) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, İstanbul ili Esenler ilçesi Ferhatpaşa deresi 4 pafta 4010 parselde kayıtlı taşınmazın hissedarı olan davacıların babası müteveffa Ahmet Aydın ve diğer hissadarların Satış parasından kalan alacakları için 08/06/1973 tarihinde tapuya kanuni ipotek konulduğunu,o tarihteki satış parasından arta kalan rakamın 6.200 TL olduğunu, davacıların kanuni ipotek alacaklısı müteveffa babasının o senelerdeki hastalığını ve büyük problemleri nedeniyle kanuni ipotek bedelinin tahsiline ömrünün yetmediğini , borçlularda bu bedeli süresi içerisinde ödemek için bir girişimde bulunmadığını, taşınmazı bilahare bu ipotekle yükümlü olarak ve bu ipoteği bile bile satın alan yeni malik davalıların ,yıllar sonra Bakırköy 11 İcra Müdürlüğünün 2013/13628...
İpotek alacaklısının ipoteğin uyarlanması talebinde bulunamayacağı, Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin yerleşik uygulama ve içtihatlarının da bu yönde olduğu, yerel mahkemece ipotek alacaklısının ipoteğin uyarlanması şeklinde ayrıca bir alacak davası açmasında hukuki yararı bulunmadığından ve HMK'nun 114- 1- h maddesi gereğince davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartı olup dava şartlarının mevcut olup olmadığı davanın her aşmasında re'sen araştırılması gerektiğinden ve bu husus kamu düzenine ilişkin olup dairemizce re'sen dikkate alınması gerektiğinden yerel mahkemece bu gerekçeyle karşı davacıların davasının reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ve gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2014/17858 Esas sayılı icra takip dosyasından kıymet takdiri yaptırılan ipoteğe konu İstanbul, Küçükçekmece ilçesi, Altınşehir Mahallesi, Yarımburgaz mevkii ve tapuda 8/784 sayfa nosunda 784 parsel sayısında kayıtlı 665 m2 alanlı taşınmazın tapu kaydına konulmuş ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması ve rayiç bedelin tespiti ile vadesinden itibaren işleyecek gecikme faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İİK'nun 153. maddesinde; “İpotekle temin edilmiş ve vadesi gelmiş bir alacağın borçlusu icra dairesine müracaatla alacaklısının gaip ve yerleşim yerinin meçhul bulunduğunu veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ettiğini beyan ederse, icra dairesi onbeş gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder. Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde, borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa, icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir....” düzenlemesi yer almaktadır. İpotek alacaklısı, ipoteğin fekki talebi üzerine, ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep, İİK'nun 153. maddesinde yazılı "makbul" sebep niteliğindedir....
İİK'nun 153. maddesinde; “İpotekle temin edilmiş ve vadesi gelmiş bir alacağın borçlusu icra dairesine müracaatla alacaklısının gaip ve yerleşim yerinin meçhul bulunduğunu veya borcu almaktan ve ipoteği çözmekten imtina ettiğini beyan ederse icra dairesi onbeş gün içinde daireye gelerek parayı almasını ve ipoteği çözmesini alacaklıya usulüne göre tebliğ eder. Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir” düzenlemesi mevcuttur. İpotek alacaklısı, ipoteğin fekki talebi üzerine ipotek bedelinin günün koşullarına uyarlanması gerektiği sebebi ile borçlunun yatırdığı parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina edebilir. Bu sebep İİK'nun 153. maddesinde yazılı "makul" sebep niteliğindedir....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan takyidatlardan ari olarak davacı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş olması doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1. paragrafında yer alan "üzerindeki ipotek ve irtifak şerh ve beyanları taşınmazın davalılar adına kalan bölümüne aktarılarak davacı karayolları genel müdürlüğü adına takyidatsız olarak tapuya kayıt ve tescili" ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine "üzerindeki ipotek ve irtifak şerh ve beyanları ile birlikte davacı karayolları genel müdürlüğü adına tapuya kayıt ve tescili" cümlesinin yazılması suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 18.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....