Mahallesi ... ada 3 parsel sayılı taşınmazın sahibi olduğunu, imar ıslah çalışmaları neticesi tapulu arsaların zayi olması nedeniyle, belirtilen taşınmazda 5.200,00 TL kanuni ipotek alacaklısı yapıldığını, tapuda şerh edilmiş olan ipotek alacağının dava tarihi itibarıyla gerçek değerinin hesaplanarak faizi ile birlikte tahsiline ve ipotek şerhinin terkinine karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı tarafça verilmiş cevap dilekçesine dosya içerisinde rastlanmamıştır. III. MAHKEME KARARI Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ipotek terkin edilmiş olduğundan, konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yerolmadığına dair hüküm kurulmuştur. IV. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi yöntem olarak doğru olduğu gibi, taşınmazın tespit edilen değerinin de uygun olduğu, taşınmaz davalı idarenin yetki ve sorumluluk alanında kaldığından husumetin davalı idareye yöneltilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı tarafa idarece yapılmış bir ödeme olmadığı, ipotek bedel artırım davalarında hakdüşürücü süresinin söz konusu olmadığı anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar...
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME : Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu gibi, dosyadaki bilgi ve belgelere göre taşınmazın davalı idarenin yetki ve sorumluluk alanında kaldığından husumetin doğru yöneltildiği, imar uygulanmasından kaynaklanan bedele ilişkin uyuşmazlıkların 3194 sayılı İmar Kanununun 17/son maddesi gereğince 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 37.maddesine tabi olup adli yargının görevli olduğu, ipotek bedel artırım davalarında hak düşürücü ve zamanaşımı sürelerinin uygulanamayacağı, yeni imar...
Dava konusu 5999 ada 3 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında bulunan ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmadığı, bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından; Davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 25.04.2017 gün ve 2016/7004 Esas- 2017/11659 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Mahallinde yapılan keşif sonucu; Küçükesat mahallesi, 5999 ada 3 ve 14 parsel sayılı taşınmazların dava tarihindeki değerinin biçilmesinde ve alınan rapor uyarınca bedelinin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Somut olayda, mahkemece bilirkişiye tespit ettirilen ipotek bedelinin verilen kesin süre içerisinde mahkeme veznesine depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de bilirkişi raporunun usulünce yapılan bir keşfe dayanmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, mahallinde uzman bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak taşınmazın bulunduğu mevkideki emsal değerler gözetilmek suretiyle tapu kaydında 1.400,00 TL olarak belirtilen ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç değerini yeniden belirlemek ve bu bedeli depo ettirmek olmalıdır. Tüm bu yönler gözetilmeden mahkemece, keşif yapılmaksızın belirlenen 6.912,50 TL ipotek bedelinin kesin süre içerisinde depo edilmemesi sebebiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....
İpotek hakkı mevcut ve ileride doğması olası bir alacağı teminat altına alır. Alacak, sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki ipoteğin kaldırılmasını dava yolu ile talep edebilir. Somut olayda; ipotek 30755 ada 4 parsel üzerindeki 1 normal kat 10 numaralı mesken kaydına davalı yararına 13.06.2007 tarihinde "bila faizli 1. dereceden 1 yıl süreli" olarak konulmuştur. İpotek tesis tarihinde taşınmaz maliki davacıların murisi Hasan Çevikel'dir ve onun davalıdan almış olduğu borç karşılığında ipotek tesis edilmiştir. Az yukarıda sözü edildiği üzere ipotek tesisinden amaç, bir alacağın teminat altına alınması, bunun ipotek konusu taşınmaz değerinden sağlanmasıdır. İpotek kişisel bir borç için veya üçüncü bir kişinin borcunu taahhüt için kurulabileceği gibi bu borcun ipoteğin tesisi sırasında mevcut olması da gerekmez. Olayda; davacılar murisi ile davalı arasında tesis edilen 13.06.2007 tarihli ipotek işlemi geçerlidir....
GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesi doğru olduğu gibi, dosyadaki bilgi ve belgelere göre taşınmazın davalı idarenin yetki ve sorumluluk alanında kaldığından husumetin doğru yöneltildiği, davacıya ödeme yapıldığının da ispatlanamadığı, yeni imar planı yapılması bu davanın sonucuna etkili olmadığından bekletici mesele yapılmasına gerek bulunmadığı anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
Dava konusu taşınmazda ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmadığı, bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından; Davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 25.05.2017 gün ve 2016/16400 Esas- 2017/14153 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Dava konusu taşınmazda ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmadığı, bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından; Davalı idare vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 28.05.2015 gün ve 2016/9265 Esas- 2017/11083 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasının incelenmesinde; Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davacılar vekili, müvekkillerinin 3227 ada 6 parsel sayılı taşınmazın maliki olduklarını, taşınmaz üzerinde davalı lehine ipotek bulunduğunu, ipoteğin kaldırılması için davalıyla görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını belirterek söz konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı, taşınmaz üzerine konulan ipotek bedelinin gerçek bedeli yansıtmadığını, taşınmazın gerçek bedelinin belirlenerek faiziyle tarafına ödenmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile depo edilen 1.596,20 TL bedelin davalıya ödenerek taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Uyuşmazlık konusu ipoteğin davacıların taşınmazında imar uygulaması sonucu oluşan 22 m2 artışa karşılık konulduğu ve ipotek bedelinin 39.000.000,00 ETL olduğu, mahkemece bu bedelin güncellenip depo ettirilerek ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür....