Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir... " düzenlemesi kabul edilmiştir. Somut olayda; ipotek alacaklısı tarafından icra dairesince çıkarılan muhtıraya karşı icra müdürlüğüne sunulan dilekçede ve temyiz dilekçesinde ipotek bedelinin gerçek alacak miktarını yansıtmadığı iddiasının ileri sürüldüğü görülmektedir. İpotek alacaklısı ipotek bedelindeki uyuşmazlığı gerekçe göstererek parayı almaktan imtina etmiştir. Bu durumda ipotek bedeli yargılamayı gerektirip İİK'nun 153. maddesindeki koşullar gerçekleşmediğinden mahkemece istemin reddi gerekirken, yazılı gerekçelerle kabulü ile ipoteğin fekkine karar verilmesi doğru değildir....
Alacaklı bu müddet içinde gelmediği veya gelipte kanunen makbul bir sebep beyan etmeksizin parayı almaktan ve ipoteği çözmekten imtina eylediği takdirde borçlu borcunu icra dairesine tamamiyle yatırırsa icra mahkemesi verilen paranın alacaklı namına hıfzına ve ipotek kaydının terkinine karar verir... " düzenlemesi kabul edilmiştir. Somut olayda; icra dairesince tebliğ edilen muhtıraya ipotek alacaklısı mirasçılarınca cevap verilmediği anlaşılmakta ise de, şikayetçiye ait taşınmaz üzerine 08.10.1955 tarihinde ve 2.450 TL bedelle kesin borç ipoteği tesis edildiği, ipotek alacaklısı mirasçılarından ...'ın cevap dilekçesinde ve temyiz dilekçesinde 30,00 TL ipotek bedelinin gerçek alacak miktarını yansıtmadığı iddiasının ileri sürdüğü görülmektedir. İpotek alacaklısı mirasçısı ipotek bedelindeki uyuşmazlığı gerekçe göstererek parayı almaktan imtina etmiştir....
Bu kapsamda eldeki davada ipotek, kesin borç ( karz ) ipoteğine ilişkin olup, aleyhine ipotek tesis edilenin borcu, ipotek senedinde yer alan borç miktarı ve ödemede gecikilmesi halinde gecikme faizi kadar olduğundan ve lehine ipotek tesis edilen şahıs sadece bu miktarı ve icra takibi yapmış ise icra masraflarını isteyebileceğinden ipotek bedelinin uyarlanması mümkün değil ise de, davacı ipotek bedelinin uyarlanmasını ve uyarlanmış şeklinin tahsilini istediğinden ve davacının talebi içinde ipotek senedinde yer alan 400.000.000,00.-TL nin tahsiline dair talep olup olmadığı anlaşılmadığından, davacının talebi içinde ipotek bedeli olan 400.000.000,00.-TL.nin (eski TL) tahsili talebi var ise davacı bunu isteme hakkına sahiptir....
Bu kapsamda eldeki davada ipotek, kesin borç ( karz ) ipoteğine ilişkin olup, aleyhine ipotek tesis edilenin borcu, ipotek senedinde yer alan borç miktarı ve ödemede gecikilmesi halinde gecikme faizi kadar olduğundan ve lehine ipotek tesis edilen şahıs sadece bu miktarı ve icra takibi yapmış ise icra masraflarını isteyebileceğinden ipotek bedelinin uyarlanması mümkün değil ise de, davacı ipotek bedelinin uyarlanmasını ve uyarlanmış şeklinin tahsilini istediğinden ve davacının talebi içinde ipotek senedinde yer alan 400.000.000,00.-TL nin tahsiline dair talep olup olmadığı anlaşılmadığından, davacının talebi içinde ipotek bedeli olan 400.000.000,00.-TL.nin (eski TL) tahsili talebi var ise davacı bunu isteme hakkına sahiptir....
ye bu taşınmazın 315/559 hissesinin 2981 sayılı Kanun gereği kanuni borç ipoteği tesis edilmek suretiyle tescil edildiği, akabinde davacı idarenin dava konusu borç ipoteği bedelinin güncellenmesini eldeki dava ile talep ettiği, Dairemiz bozma ilamında bu talebin ve dosya kapsamında belirlenen bedelin uygun olduğu belirtilmiş ise de Dairemiz bozma ilamından sonra davalı-karşı davacıların eldeki dava süreci devam ederken harici olarak ipoteğin terkini için Gaizosmanpaşa Belediye Başkanlığına başvurduğu, Belediye Encümeninin 09.10.2012 tarihli ve 881 sayılı kararı ile ipotek bedelinin güncellenmesine ilişkin kararının ... 1. İdare Mahkemesinin 2012/2129 Esas, 2013/1650 Karar sayılı kararıyla ipotek bedelinin belirleme yerinin adlî yargı olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği, bu kararın temyizi üzerine Danıştay 6....
Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; bilirkişinin iki farklı yöntemle farklı değerler bulduğunu, davacı tarafın bilirkişinin ikinci yönteminin doğru olduğuna kanaat getirerek icra dosyasına 25 kuruş depo ettiğini, taraflarınca itiraz edildiğini, ipoteğin kanuni ipotek olduğunu, ipotek bedelinin rayiç bedel üzerinden hesaplanması gerektiğini söyleyerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Somut olayda, icra müdürlüğünce ipotek lehtarlarına, İİK.'nun 153.maddesine göre muhtıraların tebliğ edildiği, kendisine gönderilen muhtıraya karşı süresi içerisinde ipotek alacaklısı T3 vekilinin müvekkili tarafından ipoteğin bedelinin güncellenmesi amacıyla dava ikame etmiş olduklarından itirazlarının bulunduğunu bildirir dilekçe sunduğu, mezkur davanın görüldüğü Bakırköy 10....
Davalı, ipoteğin fekki davasında ipotek bedelinin hükümden önce ödenmesi sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmesi gerekirken, davacının ıslah dilekçesi ile yeni bir dava niteliğindeki alacak davası hakkında davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, 5.2.2. İpotek bedelinin ödenmemesinde kusuru olmadığını, ipotek borcuna davalının sebebiyet vermemesi sebebiyle aleyhine vekalet ücretine karar verilmesinin hatalı olduğunu, 5.2.3. Rayiç bedel tespit edilip mahkeme veznesine depo edilmeden ipoteğin terkininin yasaya aykırı olduğunu, 5.2.4....
Davalı, ipoteğin fekki davasında ipotek bedelinin hükümden önce ödenmesi sebebi ile karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmesi gerekirken, davacının ıslah dilekçesi ile yeni bir dava niteliğindeki alacak davası hakkında davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, 5.2.2. İpotek bedelinin ödenmemesinde kusuru olmadığını, ipotek borcuna davalının sebebiyet vermemesi sebebiyle aleyhine vekalet ücretine karar verilmesinin hatalı olduğunu, 5.2.3. Rayiç bedel tespit edilip mahkeme veznesine depo edilmeden ipoteğin terkininin yasaya aykırı olduğunu, 5.2.4....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı olan kanuni ipotek hakkı her ne kadar 10/07/1959 tarihinde 22 ay süreli olarak yapılmışsa da tapu maliki olan davalının ipotek borcunu ödememesi sebebiyle ipotek borcunun zamanaşımına uğramamış ve tapu kaydında varlığını devam ettirdiğini, 10/07/1959 tarihli 6200TL/7200TL TL bedelli kanuni ipotek bedelinin hem hakkaniyet gereği hem de yargıtay kararları gereğince günümüz ekonomik koşullarına uyarlanması gerektiğini, müvekkilinin ipotek alacağının henüz ortadan kalkmadığının, davalı tarafın borcunu ödemediğinin ispatı olduğunu, borcu ödenmeyen kanuni ipotek hakkının "süreli" yapılmış olsa dahi kanunen zamanaşımına uğramayacağını, bu sebeple müvekkilinin zamanaşımına uğramayan ipotek hakkının borç bedeli ödeninceye kadar varlığını devam ettireceğinden Eyüpsultan Tapu Müdürlüğü'nün ipoteği terkin işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre sadece...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı olan kanuni ipotek hakkı her ne kadar 10/07/1959 tarihinde 22 ay süreli olarak yapılmışsa da tapu maliki olan davalının ipotek borcunu ödememesi sebebiyle ipotek borcunun zamanaşımına uğramamış ve tapu kaydında varlığını devam ettirdiğini, 10/07/1959 tarihli 6200TL/7200TL TL bedelli kanuni ipotek bedelinin hem hakkaniyet gereği hem de yargıtay kararları gereğince günümüz ekonomik koşullarına uyarlanması gerektiğini, müvekkilinin ipotek alacağının henüz ortadan kalkmadığının, davalı tarafın borcunu ödemediğinin ispatı olduğunu, borcu ödenmeyen kanuni ipotek hakkının "süreli" yapılmış olsa dahi kanunen zamanaşımına uğramayacağını, bu sebeple müvekkilinin zamanaşımına uğramayan ipotek hakkının borç bedeli ödeninceye kadar varlığını devam ettireceğinden Eyüpsultan Tapu Müdürlüğü'nün ipoteği terkin işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre sadece...