- K A R A R - Davacı vekili, müvekkillerinin murisi İlhan ... ile yüklenici davalılar arasında 07.01.1991 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, davalıların 17 adet villa yapımı işini üstlendiğini, 3 adet villlanın temel atılarak yarım bırakıldıklarını, diğer villa inşaatlarına ise hiç başlanılmadığını, oysa ki inşaatın 1993 Eylül sonunda bitirilmesi gerektiğini ileri sürerek sözleşmenin feshini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; BK'nın 358 ve 107. maddeleri gereği tarafların her zaman akti feshetme haklarının bulunduğu, aktin feshinin karşı tarafa ulaşması gereken bir beyan olup, irade beyanı ulaştığında aktin feshedilmiş alacağı, davacı tarafında davalılara aktin feshini tebliğ ettirdikleri, dolayısıyla da akit feshedilmiş olup, bunun tespitinde davacı tarafın hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir....
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davalı tarafın sözleşmeyi fesih iradesinin bulunmaması, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tek taraflı feshinin mümkün olmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 21.10.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
BK'nın 90, 94, 101 ve 370. maddeleri uyarınca davalı yüklenicinin alacaklının temerrüdü hükümlerine göre ihtarda bulunmadığı, tehdit altında işi bırakmak zorunda kaldığını da ispat edemediği, davalının ilk yüklenici ile yapılan sözleşmeye uymayı taahhüt ettiği, davacıların sözleşmenin feshi ve yapılan işler bedelinin cezai şart yerine sayılması talebinin haklı olduğu ve inşaat ruhsatının iptali talebi idari işlem ile ilgili olduğu gerekçesiyle, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine, davalı tarafından yapılan imalatın davacılar lehine cezai şart yerine sayılmasına ve inşaat ruhsatının iptali talebinin reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ...)...
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve tapu iptali tescil istemine ilişkindir. Dosya kapsamındaki tapu kayıtlarından dava konusu ...88 parsel sayılı taşınmazın davacılar tarafından 25.11.2004 tarihinde ... ait aynı yerdeki 87 parselin 16.02.2005 tarihinde birleştirilerek 3559 parselin oluştuğu ve bu parsel üzerinde 28.11.2008 tarihinde kat irtifakı kurulduğu, 3559 parselin yenileme ile 355 ada 1 parsel haline geldiği, dava konusu zemin kat 1 no'lu bağımsız bölüm dükkanın kat irtifakı ile dava dışı ... adına kayıtlı iken, 02.03.2009 tarihinde vekaleten hareket eden davalı yüklenici... tarafından dava dışı... satıldığı, ... Davacılar vekili tarafından sözleşmenin feshinin istenmediği, asıl taleplerinin tapu iptali ve tescile yönelik olduğu bildirilmiştir....
İnşaat ve Tic. San.A.Ş.ile diğer asıl davalı ......
Maddesine göre sözleşme konusu taşınmazın imar işlemlerinin tamamlanması ve imar durumunun alınmasından sonra inşaat ruhsatı alınacağı, inşaat süresinin inşaat ruhsatının alınmasından sonra 24 ay olduğu, davalı arsa sahibinin 13....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Kat karşılığı İnşaat Sözleşmesinin geriye etkili feshi ile tapu iptali ve tescil davası sırasında talep edilen ihtiyati tedbir isteminin kabulü kararına itiraz isteminin reddi talebine ilişkindir....
e verilen vekaletnamelerin esasen taraflar arasında arsa payı inşaat sözleşmeleri düzenlenmesi ve ifası amacına yönelik olarak verildiği, vekaletnamede inşaat sözleşmesinin kurulması ve ifası için gerekmediği halde, davacı yararına intifa hakkı kurulması, taşınmazın satışı, vb gibi bir çok yetkinin yeraldığı, bu vekaletnamelere dayanılarak davalı arsa sahiplerine vekaleten davacı şirket çalışanı .... ile davacı şirket arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı, inşaat sözleşmesinin tapuya şerh edilmesine rağmen sözleşmenin ifasına bir katkısı olmadığı halde davalıların taşınmazların üzerindeki tasarruf hakkını kısıtlayacak şekilde vekalet sözleşmesinin amacına aykırı olarak davacı şirket temsilcisi ve aynı zamanda arsa sahipleri vekili ... lehine 99 yıl intifa hakkı tesis edildiği, böylece vekilin vekalet görevini asili zararına olacak şekilde ve sadakat yükümüne aykırı şekilde aştığı, davalıların da güvenlerinin haklı olarak zedelenmesi sonucunda davacı yüklenici şirket...
Tüketici Mahkemesinde açtıkları dava ile, davalılardan Harika Yiğit'in arsa maliki ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olduğu, Davalı GNY şirketinin ise yüklenici olduğu inşaat projesi için müvekkilinin ödediği paranın iadesinin talep edildiğini, davalılardan Harika Yiğit'in, GNY şirketiyle yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin fesih edildiği ve kendisine husumet yöneltilemeyeceği savunmasında bulunduğunu, bilirkişi raporunda da kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmiş olması nedeniyle müvekkiline düşen dairenin Harika Yiğit'e kalacağı görüşünün belirtildiğini, bunun üzerine İzmir 7....
Dosya içerisindeki 13.04.2004 tarihli noter tarafından düzenlenen "gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi"ni yüklenici sıfatıyla ... imzalamış olup 08.05.2006 tarihli temlik sözleşmesindeki satıcı ...'ün bu sözleşmenin (inşaat sözleşmesinin) tarafı olmadığı açıktır. Yüklenici ...'ün temlik sözleşmesine muvafakatının bulunup bulunmadığının yani temlik sözleşmesinin tarafı olan ...'ün yüklenici ...'ü temsilen hareket edip etmediğinin belirlenebilmesi için dayanak inşaat sözleşmesinin tarafı ve yüklenicisi olan ...'ün davada yer alması zorunludur. Bu durumda mahkemece, zorunlu dava arkadaşlığı nedeniyle ...'ün usulüne uygun olarak davaya dahili ile taraf teşkili sağlanmalı, bildirdiği takdirde delilleri toplanarak incelenmeli ve davanın esası hakkında bir karar verilmelidir. Taraf teşkili sağlanmadan davanın esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir....