"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Dava, intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi birleştirilen dava intifa hakkının iptali ile tapu sicilinden terkini isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 01.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Öte yandan, dava dilekçesinde bakiye intifa bedeli ile birlikte bakiye intifa bedelinin faizi ve faizin KDV'si ile birlikte tahsili talep edilmiştir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanunu'nun 24/c maddesinde KDV matrahına faizin de dahil olduğu belirtildiği halde mahkemece anılan yasa hükmü gözetilmeksizin davacının faizin KDV'sine ilişkin talebinin reddinde isabet görülmemiştir. 3-Davalı vekilinin temyizi yönünden; dava konusu intifa hakkının terkini sebebiyle yatırılması gereken tapu terkin harcının davalı tarafından yatırıldığına dair makbuz örneği dosyaya sunulmuş olmasına rağmen mahkemece bu belge üzerinde durulup inceleme ve araştırma yapılmadan tapu terkin harcının davacı tarafından yatırıldığı ve davalıdan rücuen talep edilebileceği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Dava konusu intifa şerhi davacı lehine 18.01.1990 tarihinde tesis edilmiş olup intifa hakkı şerhi bulunan taşınmazda davacı malik değildir. İntifa hakkının ne şekilde sona ereceği ise MK'nun 796 maddesinde hükme bağlanmıştır. İntifa hakkı şahsi bir irtifak hakkıdır. Sona erdirilmesi için yasada öngörülen şartların gerçekleşmesi lazım. Somut olayda anılan şartlar gerçekleşmemiştir. İntifa hakkının terkinine dayanak yapılan vekaletnamede açıkça davacı adına taşınmaz satın alınması ve davacının malik olduğu veya ilerde malik olacağı taşınmazlarla ilgili işlem ve tasarruflarda bulunmak üzere yetki verilmiştir. Dava konusu 61. no'lu işyerini maliki davacı olmadığı için anılan vekaletnameye dayanılarak intifak hakkının terkini yapılamaz. Bu nedenlerle davanın kabulü gerekirken vekaletname içeriği geniş yorumlanarak intifa hakkını da kapsadığı düşüncesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Yerel mahkeme kararı bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.12.2014 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir. Davacı vekili, mülkiyeti davacıya ait 164 ada 7 parsel sayılı taşınmazın ... kaydına 17.08.1973 tarihinde davalı yararına kütüphane olarak kullanılmak amacıyla intifa hakkı şerhi konulduğunu, ilçe halk kütüphanesinin taşınmazdaki binadan başka bir yere taşındığını ve intifa hakkı tesisindeki kullanım amacının sona erdiğini ileri sürerek dava konusu 164 ada 7 parsel sayılı taşınmazda davalı lehine tesis edilmiş intifa hakkının terkinini talep etmiştir....
Tekneoğlu lehine intifa hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle; tapu kaydında lehine intifa hakkı bulunan ... ‘nu davaya dahil etmesi için davacı idareye süre verilip, taraf teşkili sağlandıktan sonra, taşınmaz bedelinin intifa hakkı sona erinceye kadar bir milli bankaya çıplak mülkiyet sahibi davalı adına yatırılarak bu bedelin nemalarından intifa hakkı sahibinin yararlanmasına, intifa hakkı sona erdiğinde davalı tapu malikine ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 2)Dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorularak dava konusu taşınmazdan düzenleme ortaklık payı indirilip indirilmeyeceğinin tartışılmaması ve emsal ile dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas metrekare rayiçlerini karşılaştırmayan yetersiz bilirkişi raporunun hükme esas alınması, Doğru görülmemiştir....
tesis edilen intifa hakkının 28/12/2015 tarihinde sona erdiği, davacı tarafından intifa hakkının terkini için başvurularak 24/12/2018 tarihinde ilgili harcın ödendiği, süreli intifa haklarında süre dolarak intifa hakkının sona ermesinde taşınmazın kayıtlı değeri üzerinden binde 68.31 oranında harç tahsil edileceğinin düzenlendiği, davalı idare tarafından da, terkin için başvuru yapılması üzerine emlak vergisi değeri üzerinden binde 68.31 oranında harç uygulandığı görüldüğünden, davacıdan tahsil edilen harçta ve bu harcın iadesi istemiyle yapılan başvurunun reddine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Dava, intifa hakkının terkini istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur (TMK.m.795). İntifa hakkı; bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer. (TMK.m.796) Somut olayda; dava konusu 16 parsel sayılı taşınmaz 27.12.1931 tarihli 80 ada 28 parsel sayılı taşınmazdan gelmektedir....
Mahkemece, İstanbul 5.Asliye Hukuk Mahkemesinde sonuçlanan 2001/435-475 sayılı davada da irtifak hakkının terkini istendiği, istemin reddedilerek kesinleştiği ve o davanın eldeki dava için kesin hüküm oluşturduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. ./.. 2009/11133 - 12795 - 2 - Hükmü davacı temyiz etmiştir. Dava, intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir malvarlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir şahsi irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise; hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 08.05.2006 gününde verilen dilekçe ile vakıf şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 25.01.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 164 parsel sayılı taşınmaz kaydındaki “... Vakfı” şerhinin terkini istemi ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacılar İsmet ve ... ... tarafından açılan davanın reddine, diğer davacıların davasının kabulüne karar verilmiştir....
Dava dilekçesindeki açıklamalar ve tüm dosya kapsamına göre, dava konusu intifa hakkının terkini istenen taşınmazlar başlangıçta davacı adına tapuda kayıtlı iken anlaşma protokolü ve boşanma ilamı sonucunda bu taşınmazların davacı tarafından davalıya devredildiği, daha sonra taraflar arasındaki evlilik birliğinin sona ermesinden sonra intifa hakkı davalı üzerinde bırakılarak davacı tarafından geri alındığı, terkini istenen intifa hakkının taraflar arasındaki evlilik birliğinin sona ermesinden sonra tesis edildiği anlaşıldığından uyuşmazlıkta görevli mahkemenin aile mahkemesi olmayıp HMK’nın 2. Maddesine göre Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatine varılmıştır. Açıklanan nedenlerle davaya Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesince bakılması gerekirken Antalya Aile Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmediğinden Antalya 2....