WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılması gereken iş öncelikle davacı lehine tesis edilen intifa hakkının tesisine ilişkin tapu ---- getirtilerek ve intifa hakkının davadan önce terkin edilip edilmediğinin tespiti ile, terkin edilmiş olması halinde intifa bedelinin ne olduğunun -- bir miktarın ödenip ödenmediğinin davacı tarafından sunulan delillerle ispat edilip edilemeyeceğinin araştırılıp, ispat edilmesi halinde intifa bedelinin karşılıksız kalan kısmına yönelik kısmın sözleşme hükümlerine göre tespitinden ibarettir. --- kurulan hükmün bozulması gerekmiştir. " şeklinde bozulduğu; Mahkememizin ---davada, bozma ilamına uyulmuş,----intifa ---- ----hakkının hangi tarihte kaldırıldığı sorulmuş, ------- olarak gösterildiği, intifa hakkının --- taşınmazları ve bu taşınmazlar üzerinde halen mevcut olan ve intifa hakkının süresinin sonuna kadar---- kapsadığının bildirildiği,---- görülmüştür. --- tarihinde kurulduğu---- yani davadan önce kaldırıldığı belirlenmiştir....

    Olaya uygulanması gereken 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 700.maddesi "bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı buna düşecek bedel üzerinde devam eder" hükmünü taşımaktadır. Yürürlükten kaldırılan Türk Kanunu Medenisi'nde bulunmayan bu yeni düzenleme ile bir pay üzerinde intifa hakkı kurulması halinde diğer paydaşlardan biri üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa, satış yoluyla yapılacak paylaşmada pay üzerinde intifa hakkı bulunmaksızın satışın yapılması ve intifa hakkının söz konusu paya düşen bedel üzerinden devam etmesi esası getirilmiştir. Diğer yandan dava intifa hakkı sahibinin haklarını yakından ilgilendirdiğinden satış yoluyla paydaşlığın giderilmesi istenen taşınmaz üzerinde intifa hakkı varsa bu hak sahibinin davaya dahil edilmesi zorunludur....

      Davalı vekili, davayı kabul etmediklerini belirtmiş, taşınmazda intifa hakkı sahibi olan dahili davalı ... da, bilirkişi raporlarına bir diyeceğinin olmadığını beyan etmiştir. Olaya uygulanması gereken 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 700 maddesi “bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı buna düşecek bedel üzerinde devam eder” hükmünü taşımaktadır. Yürürlükten kaldırılan Türk Kanunu Medenisi’nde bulunmayan bu yeni düzenleme ile bir pay üzerinde intifa hakkı kurulması halinde diğer paydaşlardan biri üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa , satış yoluyla yapılacak paylaşmada pay üzerinde intifa hakkı bulunmaksızın satışın yapılması ve intifa hakkının söz konusu paya düşen bedel üzerinden devam etmesi esası getirilmiştir....

        in kanuni intifa hakkı vardır" kaydının bulunduğu görülmüştür. Tapu 01.02.1999 tarihinde imar uygulaması ile ... Cebi Gelişli, ..., ... ... Gelişli ve ...adına paylı mülkiyet şeklinde oluşmuştur. Tapu Sicil Müdürlüğünden gelen yazıda 12 parselin eski 3011 ada 8 parselden geldiği ve intifa hakkının tesisine dair kayıtların bulunmadığı bildirilmiştir. 8 parsel sayılı taşınmazda ise davacı 24.06.1994 tarihinde ...'dan pay satın almış ...'ın payı ise satın alma yoluyla ...'dan gelmiştir. Yukarıda da değinildiği gibi intifa hakkı sahibinin ölümü ile bu hakkın kayıttan terkin edileceği kuşkusuzdur. Ancak terkin istemini mülkiyet hakkı intifa hakkı ile kısıtlanan kişi ileri sürebilir. Mevcut tapu kayıtlarına göre davacının payına yönelik intifa hakkı bulunup bulunmadığı anlaşılamamaktadır. Payları üzerine intifa hakkı tesis edilen kişiler ile davacının bağlantısı sağlanamamıştır....

          Satış suretiyle ortaklığın giderilmesi istenen taşınmaz üzerinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden önce kurulmuş bir intifa hakkı varsa bu hak sahibinin davaya dahil edilmesi zorunlu olduğu gibi taşınmazın 14.3.1960 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca intifa hakkı ile yükümlü olarak satılması gerekir. İntifa hakkı sahibi yalnız başına bu hakkının paraya çevrilmesini, taşınmazın intifasız satışını isterse, diğer paydaşların muvafakatları aranmaksızın taşınmazın intifasız satışına karar verilmesi gerekir. İntifa hakkı 01.01.2002 tarihinden sonra kurulmuş ise, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 700. maddesi uyarınca bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı, buna ilişkin paya düşecek bedel üzerinde devam eder....

          Davalılar ortaklığın giderilmesi davası sonucunda taşınmazın satışına karar verildiğini, intifa hakkı tesis edildikten 9 yıl sonra açılan terkin davasının iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, ortaklığın giderilmesi davası sırasında davacılara taşınmazdaki projeye aykırılıkların giderilmesi ve aynen taksime olanak sağlayacak şekilde tadilat yapılması için süre verilmesine ilişkin ara kararının gereğinin yerine getirilmediği, davanın intifa hakkının tesisinden 8 yıl sonra açıldığı, davacıların annelerinin de tapuda yasal intifa hakkı bulunduğu, bu intifa hakkının da diğer intifa hakkı ile aynı sonuçları doğuracağı belirtildikten sonra davalıların davacılara zarar vermek kastı ile intifa hakkı tesis ettiklerinin de kanıtlanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacılar temyiz etmişlerdir. Dava, intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir....

            Şti. arasında imzalanan 01.11.2001 tarihli bayilik sözleşmesine ve protokole istinaden davalılardan ...’ya ait taşınmaz üzerinde 12 yıl süreli intifa hakkı tesis edilmiş ve bu hak davacının talebiyle 26.10.2010 tarihinde terkin edilmiştir. Davacı, Rekabet Kurulu’nun 2003/3 sayılı tebliği gereğince intifa hakkının kendiliğinden sona erdiğini ileri sürerek, sona erme tarihinden itibaren karşılıksız kalan intifa hakkına ilişkin yapılan ödemenin iadesini talep etmiştir. İntifa hakkının bakiye bedelinin talep edilebilmesi için öncelikle intifa hakkının tapudan terkin edilerek kaldırılmış olması ve sonrasında intifa hakkı bakiye bedelinin talep edilmiş olması gerekir. Somut olayda davanın açıldığı 11.03.2010 tarihinde intifa hakkının tapu kayıtlarından terkin edilmemiş olduğu ve intifa hakkının dava açıldıktan sonra 26.10.2010 tarihinde terkin edildiği anlaşıldığından davacının bakiye intifa hakkı talebi yerinde değildir. Davalılardan ... ve Petrol San. Petrol Turizm İnş....

              Dava tarihi itibariyle intifa hakkının terkin edilmediği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Lehine intifa hakkı tesis edilen davacı şirketinde intifa hakkını terkin ettirme hakkı bulunmaktadır. Her ne kadar davacı tarafça bu konuda davalı şirket yetkililerine vekaletname verilmiş ise de intifa hakkının terkin edilmemesi durumunda davacının basiretli davranıp intifa hakkını terkin ettirdikten sonra dava açması gerekirdi. Bu durumda mahkemece intifa hakkı terkin edilmeden dava açılamayacağı gözetilerek zamansız açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden yerinde olmayan gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin tüm, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 1.350,00....

                Paşa Vakfı’nın sükna hakkına müstehak vakıf evladı olduğuna karar verildiği, bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, dava konusu vakfın 1933 yılında mazbut vakıflar arasına alındığı ve 941 H. (1534 M.) tarihli vakfiyesine göre evlatları lehine vakfa tahsis edilen bazı taşınmazlarda sükna hakkının tesis edildiği, sükna hakkına konu olan taşınmazlardan İstanbul ili Fatih (Eminönü) İlçesi ... Mahallesi 78 ada 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13,14 ve 15 parsel numaralı (... Evleri) olanlarının davacının herhangi bir kusuru bulunmadan zaman içerisinde yıkılması, yanması gibi sebeplerle ortadan kalkarak arsa haline geldiği, bunun sonucunda Vakıflar Genel Müdürlüğünce bu taşınmazlar hakkında tevhit işlemi yapılarak 78 ada 84 numaralı parsele dönüştürüldüğü, Kültür Ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulunun 22.12.1987 tarih 3750 sayılı izni doğrultusunda 16.06.1988 tarihinde ......

                  Satış suretiyle ortaklığın giderilmesi istenen taşınmaz üzerinde 4721 sayılı TMK'nın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden önce kurulmuş bir intifa hakkı varsa taşınmazın 14.03.1960 tarihli ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca intifa hakkı ile yükümlü olarak satılması gerekir. İntifa hakkı sahibi yalnız başına bu hakkının paraya çevrilmesini, taşınmazın intifasız satışını isterse diğer paydaşların muvafakati aranmaksızın taşınmazın intifasız satışına karar verilmelidir. İntifa hakkı 01.01.2002 tarihinden sonra kurulmuş ise, 4721 sayılı TMK'nın 700. maddesi uyarınca "Bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa; satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı, buna ilişkin paya düşecek bedel üzerinde devam eder."...

                    UYAP Entegrasyonu