Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu taşınmazın tapu kaydı ve devir evrakının yapılan incelemesinde, 18.11.1982 tarihinde davalıya dava dışı Şakir Boşnak isimli şahıstan 2000/11583 'lük hisse devrinin yapıldığı, taşınmazda halen davalı adına 116704/675891'lik hissenin kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Devir evrakının yapılan incelemesinde, dava konusu taşınmazın davacı adına geçmeksizin doğrudan üçüncü kişiden satın alma yöntemiyle davalı adına tescil edilmiş olduğu görülmektedir. Az yukarıda da bahsedildiği üzere, davacı tarafça dava dilekçesi inançlı işleme, cevaba cevap dilekçesi hileye, istinaf dilekçesi içeriği ise hem hileye hem de inançlı işleme dayalı olarak hazırlanmış olduğundan eldeki davanın hile ve inançlı işlem nedenine dayalı tapu iptali tescil talebine yönelik olduğu değerlendirilmiş olup istinaf incelemesi bu çerçevede yapılacaktır....

Dava, inançlı işlem hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre; İnançlı işleme dayalı tescil isteminin dinlenebilmesi için öncelikle davacının yazılı birbelgeye dayanması gerekmektedir. Bir başka deyimle, inançlı işlemin tanık ifadeleri ile kanıtlanması olanaklı değildir. Ne var ki, HUMK.nun 292/1 maddesi uyarınca, yazılı delil başlangıcı niteliğindeki bir belgenin bulunması halinde, yazılı belge ile ispatı gereken hususun tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür. HUMK.nun 292/II.maddesine göre yazılı delil başlangıcı, iddianın tamamen ispatına yetmemekle birlikte, bunun vukuuna delalet eden ve aleyhine ibraz edilmiş olan taraftan sadır olmuş bulunan belgedir. Bu nedenle, davacının dayandığı 26.6.2001 günlü sözleşmenin yazılı delil başlangıcı olarak kabulü mümkün değildir....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. İnanç sözleşmesi, 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ancak, yazılı delille kanıtlanabilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. 3....

      (Muhalif) K A R Ş I O Y I- Kanunlarımızda, gerek inançlı işlemi gerekse inanç sözleşmesini doğrudan düzenleyen bir hüküm bulunmamaktadır. 5.2.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, mülkiyet hakkına dayanan tapu iptal ve tescil davalarında inançlı işlemin ispatı için yazılı delil aranmış olup, inançlı işlemin geçerliliği için şekil şartı aranmamıştır....

        Bu sebeple bu davanın terditli taleplerden tapu iptal ve tescil yönünden dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Ancak mahkemece davacının davasını HMK 125 gereği davalı Cuma Ali'ye yönlendirmesi üzerine artık yemin hakkının kullanılamayacağı yönünde değerlendirme yapılmış ise de, dava terditli açıldığından ve davacı tapu iptal ve tescil talebi yönünden davasını Cuma Ali'ye yönelttiğinden, davacının terditli tazminat talebi ilk davalı Selahattin'e yönelik devam edecektir. Bir diğer anlatımla dava terditli açıldığından HMK 125 gereği seçimlik hakkın tapu iptal ve tescil olarak kullanılmış olması terditli talep olan tazminat isteğini ortadan kaldırmayacaktır. Tazminat isteği ilk davalı ve sözleşmenin tarafı olan davalı Selahattin'e ilişkin devam edecektir....

        Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 09.10.2006 gününde verilen dilekçe ile asıl davada inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil, karşı davada alacak talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın ve karşı davanın reddine dair verilen 13.02.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.11.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

          Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 06/04/2012 gününde verilen dilekçe ile inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21/01/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : YARGILAMANIN İADESİ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, şahsi haktan kaynaklanan inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil davasının yargılamasının iadesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 7. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 14/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 08.12.2014 gününde verilen dilekçe ile inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20.04.2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/06/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                Asliye Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, mülkiyet hakkından kaynaklı inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, yargılama aşamasında bedele dönüştürüldüğü anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 2023/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 12.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu