Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Temyiz harca tabi olup hükmü temyiz eden davalı tarafından 22.01.2016 tarihinde maktu temyiz harcı yatırılmıştır. Oysa yatırılması gereken nispi temyiz harcı hükmedilen karar ilam harcının dörtte biri olup nispi temyiz harcının noksan alındığı görülmüştür....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, mülkiyet hakkına ve inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil mümkün değil ise tazminat istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 12.02.2016 tarihli ve 2016/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; 1. Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6644 sayılı kanunla değişik 60. maddesine göre görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 07.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
-KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, çekişme konusu taşınmazın davalıya teminat amacıyla temlik edildiği, taraflar arasındaki ilişkinin inançlı işleme dayalı olduğu, her ne kadar bu tür iddiaların 05.02.1947 tarih, 20/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yazılı belge ile kanıtlanması zorunlu ise de davalının yargılama sırasındaki ikrarı karşında taraflar arasındaki hukuki ilişkinin inançlı işlem olduğunun kanıtlandığı, iki tarafa karşılıklı borç yükleyen sözleşmede Türk Medeni Kanununun 6 ncı maddesi hükmü uyarınca ispat külfeti kendisine düşen davacının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 97. maddesi (Borçlar Kanunu 81. madde) uyarınca sözleşmeden kaynaklı edimini yerine getirdiğini, başka bir deyişle davalı taraftan aldığı borcu ödediğini kanıtlayamadığı gözetilerek davanın reddedilmiş olmasında bur isabetsizlik bulunmadığına göre; davacının temyiz itirazı...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.11.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasındaki inançlı temliğin yazılı delille ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, inançlı işlem hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 9.2. İlgili Hukuk 9.2.1. Bilindiği üzere; inanç sözleşmesi, inananla inanılan arasında yapılan, onların hak ve borçlarını belirleyen, inançlı muamelenin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir muameledir. Bu sözleşme, taraflarının hak ve borçlarını kapsayan bağımsız bir akit olup, alacak ve mülkiyetin naklinin hukuki sebebini teşkil eder. Taraflar böyle bir sözleşme ve buna bağlı işlemle genellikle, teminat teşkil etmek ve iade edilmek üzere, mal varlığına dahil bir şey veya hakkı, aynı amacı güden olağan hukuki muamelelerden daha güçlü bir hukuki durum yaratarak, inanılana inançlı olarak kazandırmak için başvururlar....
Temyiz Nedenleri Davalılar ayrı ayrı verdikleri temyiz dilekçesinde özetle, inançlı işlemin yasal unsurlarının oluşmadığını, inançlı işleme dayanak oluşturacak resmi belge bulunmadığını, yargılama sırasında davacı ile anlaştıklarını, davalı ...’ye yapılan devirden sonraki devirlerin davacının talebi ile yapıldığını, ihtiyati tedbirin davacının rızası ile kalkmasının bunun delili olduğunu, buna rağmen davaya devam edilerek haksız kazanç sağlandığını, taraflarına herhangi bir duruşma zaptı tebliğ edilmediğini, davanın devam ettiğine ilişkin bilgileri olmadığını, yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, kendisini ifade etme imkanı bulamadığını, adil yargılanma hakkının kısıtlandığını ileri sürerek hükmün bozulmasını istemişlerdir. 3.Gerekçe 3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1 6098 s....
Hukuk Dairesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.10.2015 tarihinde verilen dilekçeyle inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın reddine dair verilen 06.10.2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 13.04.2021 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
(Mahmut Yüksel'den satın alınma) ,4408 Parsel 37600 m2. ( Durmuş Yüksel'den satın alınma) ve 4909 Parsel 4.504 m2. ( Halit Doğan'dan satın alınma) miktarlı taşınmazları da kendi adına tescil ettirdiğini, muris tarafından satın alınmasına rağmen davalı tarafından kendi adına tescil ettirilen taşınmazlar yönünden inançlı işlem nedeniyle tapu iptali istemli bu davayı açmak zorunluluğunun doğduğunu, inançlı işlemin yazılı delille ispat edilmesi gerektiğine yönelik içtihadı birleştirme kararı mevcut ise de inançlı işlemin taraflarının baba ve oğul olması nedeniyle HMK'nın 203.maddesindeki senetle ispat zorunluluğunun istisnasının bulunduğunu, bu sebeple iddialarını tanık ve diğer yasal delillerle ispat edeceklerini belirterek inançlı işlem nedeni ile davalı adına tapulu olan Şefaatli İlçesi Bahçelievler Mahallesi 140 ada 31 parsel, Kuzayca Köyü 4159 parsel, 4163 parsel, 4373 parsel, 4408 parsel, ve 4909 parsel numaralı taşınmazların inançlı işlem nedeniyle tapusunun iptali ile dilekçe ekinde...
(Mahmut Yüksel'den satın alınma) ,4408 Parsel 37600 m2. ( Durmuş Yüksel'den satın alınma) ve 4909 Parsel 4.504 m2. ( Halit Doğan'dan satın alınma) miktarlı taşınmazları da kendi adına tescil ettirdiğini, muris tarafından satın alınmasına rağmen davalı tarafından kendi adına tescil ettirilen taşınmazlar yönünden inançlı işlem nedeniyle tapu iptali istemli bu davayı açmak zorunluluğunun doğduğunu, inançlı işlemin yazılı delille ispat edilmesi gerektiğine yönelik içtihadı birleştirme kararı mevcut ise de inançlı işlemin taraflarının baba ve oğul olması nedeniyle HMK'nın 203.maddesindeki senetle ispat zorunluluğunun istisnasının bulunduğunu, bu sebeple iddialarını tanık ve diğer yasal delillerle ispat edeceklerini belirterek inançlı işlem nedeni ile davalı adına tapulu olan Şefaatli İlçesi Bahçelievler Mahallesi 140 ada 31 parsel, Kuzayca Köyü 4159 parsel, 4163 parsel, 4373 parsel, 4408 parsel, ve 4909 parsel numaralı taşınmazların inançlı işlem nedeniyle tapusunun iptali ile dilekçe ekinde...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali, tescil ve alacak KARAR Davacı vekili, dava dilekçesinde vekil edeninin yabancı uyruklu olduğunu, uyuşmazlık konusu 138 ada 4 parsel sayılı taşınmazı satın almak üzere yapılan görüşmede ve maliki vekili ile aralarında düzenlenen 21.5.2008 tarihli harici satış sözleşmesi sırasında davalının tercüman olarak bulunduğunu, tapuda devrin bedelinin tamamen ödenmesi sonrası vekil edeninin yabancı olması nedeniyle gerekli prosedürün tamamlanmasıyla yapılacağının kararlaştırıldığını, belirlenen satış bedeline ilişkin bir kısım ödemenin senet tarihinde, kalan kısmın banka havalesiyle satıcıya ulaştırılmak üzere davalıya gönderildiğini, ne var ki nizalı taşınmazın tapuda davalı adına devralındığının anlaşıldığını açıklayarak, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak isteğinde bulunduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının...