WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.09.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil (inanç sözleşmesine dayalı) talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın husumetten reddine dair verilen 02.10.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 11.02.2009 gününde verilen dilekçe ile inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.03.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, davalının öz kızı olduğunu ve ...'de yaşadığını, davalıyla yaptığı görüşmeler sonucu ölünceye kadar kendisine bakması ve aylık geçimini sağlaması karşılığında ... Mahallesi 22 ada 5 parsel sayılı taşınmazda kain dubleks mesken niteliğindeki 58 No'lu bağımsız bölümü davalı adına satın aldığını, satış bedelini alım-satım işlemine aracılık eden yeğeni ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil Biga Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen, tarafları, tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin 17.7.2006 gün, 7126-8546 sayılı, 2.Hukuk Dairesinin 12.7.2007 gün 13908-11169 sayılı kararlarıyla meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu’nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup; boşanmış eşler arasındadır. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi 14.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: 14. Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 01.11.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....

        HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; kişisel haktan kaynaklanan inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2020 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14 Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 11/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ÇEŞME ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/07/2013 NUMARASI : 2007/431-2013/427 Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 2071 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki 1 ve 2 nolu meskenleri iade edilmesi koşuluyla davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, aile içinde çocuklarının servetine el koyma çabası içinde oldukları söylendiği için tedbiren devri yaptığını, davalının söz vermesine rağmen anılan taşınmazları iade etmediğini, tadilat ve vergi bazında taşınmazlara harcama da yaptığını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmadığı taktirde 250.000,00 TL bedelin tahsili ile taşınmaza yaptığı 28.155,24 TL harcamaya dair bedelin de yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının inançlı işleme dayalı iddiasını yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini, davacı ile arasında bir borç ilişkisi bulunmadığını, satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

            Hukuk Dairesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27/03/2015 tarihinde verilen dilekçeyle inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06/10/2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. KARAR Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

              Tapu Sicil Müdürlüğü’nün tescil işlemini bir şarta (mülkiyetin tekrar geri nakledileceği koşuluna) bağlı olarak yapması mümkün bulunmadığından (BK.m.214) inançlı temlikin her halde bir vefa hakkı (TMK.m.736) ile kurulması mümkündür. İnançlı temlikte rehin verilecek yere işlemin başında taşınmaz mülkiyeti alacaklıya geçirilmekte, borcun ödenmesi halinde borçlu, alacaklıdan mülkiyetin iadesini talep yetkisi kazanmaktadır. Davacı, satış vaadi sözleşmesinde ödenmesi kararlaştırılan 23.500,00 USD bedeli ödemediğinden bu sözleşmeye dayanarak tescil talebinde bulunamaz. İnançlı işleme dayalı davanın açıklanan bu nedenle reddi doğrudur. Bu nedenlerle davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazları yönünden ise; dava dilekçesi ile dava değeri 15.000,00.YTL olarak gösterilmiş ve harç bu değer üzerinden alınmıştır. Mahkemece 01.04.2008 tarihli oturumda dava değeri 23.500,00....

                Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.10.2015 tarihinde verilen dilekçeyle inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 04.05.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tecil istemine ilişkindir....

                  Dava, inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir. Davanın tarafları kardeştir. Dairemiz üyelerinin sayın çoğunluğu, davanın inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil davası olduğunu, davacının davasını yazılı delille veya yazılı delil başlangıcı ile ispatlayamadığını, davanın tanık deliliyle ispatının mümkün olmadığını belirterek, bölge adliye mahkemesi kararını onamıştır. I- Kanunlarımızda, gerek inançlı işlemi gerekse inanç sözleşmesini doğrudan düzenleyen bir hüküm bulunmamaktadır. 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, “mülkiyet hakkına dayanan” tapu iptal ve tescil davalarında inançlı işlemin ispatı için yazılı delil aranmış olup, inançlı işlemin geçerliliği için şekil şartından bahsedilmemiştir....

                    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "...davacı taşınmazın bedelinin yarısının kendisi yarısının da davalı tarafından birlikte ödendiğini ancak kardeş olmaları sebebiyle aradaki güvene dayalı olarak davalı adına tescil edildiğini ileri sürmüş olup, bu iddia nam-ı müstear niteliğinde inançlı işleme dayanmakta olduğundan yukarıdaki açıklamalara göre mutlak surette yazılı delil ile ispatı mümkündür. Davacı taraf her ne kadar dosyaya bir takım fotoğraf ve ses kayıtları sunmuş ise de söz konusu kayıtlarda aralarında konuşma geçen kişinin davalı olduğu anlaşılmadığı gibi bu veirlerin ne şekilde elde edildiklerinin anlaşılamadığı ve içerikleri itibarıyla da taraflar arasındaki inançlı işlemin varlığına dair bir muhtevasının da bulunmadığı anlaşılmıştır. Öte yandan inançlı işleme dayalı davada, yazılı delil ya da delil başlangıcının olmadığı durumlarda ispat ancak ikrar ya da yemin gibi kesin delillerle mümkün olacaktır. Yargıtay 1.H.D.'...

                    UYAP Entegrasyonu