Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a teslim edildiğini, dolandırıcılık eylemleriyle alakasının olmadığını,... 2.Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2006/65 e sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda beraatine, diğer sanıkların dolandırıcılık suçundan cezalandırılmasına karar verildiğini, iyiniyetli olarak bedelini peşin ödeyip aracı satın aldığını ve aracın mülkiyetinin kendisine ait olduğunu ileri sürerek aracın mülkiyetinin kendisine ait olduğunun tespitine ve aracın kaydının terkin edilerek adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde araç bedeli olarak ödediği 11.621.00 TL nin ödeme tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., mülkiyetin tespiti ve aracın adına tescili talebinin idari işlem olması nedeniyle dinlenemeyeceğini, idari işlemin yapılmasının mahkemeden istenemeyeceğini, davalı ...'...

    İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davalı- birleşen dosya davacı vekili 25/05/2023 tarihli istinaf dilekçesinde; tedbir talebinin yersiz ve haksız olduğunu, Serik 3. Asliye Ceza Mahkemesince verilen kararın haklılıklarını desteklediğini, aracın asıl sahibinin müvekkili olduğunun tespit edildiğini, yaklaşık ispat koşulunun oluşmadığını, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Asıl dava; kullanım ödüncü sözleşmesi iddiasına dayalı istihkak, birleşen dosya; inançlı işlem iddiasına dayalı araç mülkiyetinin tespiti ve tescili talepli davadır....

    Taraflar cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerini ibraz etmişlerdir. 07.10.2021 tarihli ön inceleme duruşmasına taraf vekilleri katılmış, dilekçelerini tekrar etmişler, davacı tarafın mal rejiminin tasfiyesi talebinin dosyadan tefrikine karar verilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; " Dava; inançlı işlemden kaynaklanan tapu iptali ve tescil ile terditli olarak açılan mal rejiminin tasfiyesi davasıdır. Mal rejimine ilişkin talebin tefrik edilerek ayrı bir esas üzerinden yürütülmesine karar verilmiştir. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir....

    İnançlı sözleşmeler; inananın (itimat edenin) bir hakkını belirli bir süre veya amaçla inanılana (mutemede) geçirmeyi, inanılanın da inananın emir ve talimatlarına göre kullanıp, amaç gerçekleşince veya süre dolunca hakkı tekrar inanana devretmeyi yüklediği sözleşmeler olarak tanımlanabilir. Bu sözleşme, taraflarının hak ve borçlarını kapsayan bağımsız bir akit olup, alacak ve mülkiyetin naklinin hukuki sebebini teşkil eder. İnanç sözleşmeleri kaynağını olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 18. maddesi ile 05/02/1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'ndan alır. Sözü edilen bu karar uyarınca inanç ilişkisi ancak, yazılı delille kanıtlanabilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır....

      ait olduğunun tespiti ve tescili ile davacı hissesine düşen kar payının faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....

        Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21/06/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09/02/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inançlı işlemden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı Almanya'da ikamet ederken eşi ...'ın ve çocukları ile birlikte çalışarak Türkiye'de eşi adına kaydedilmek üzere bir taşınmaz satın almak istediklerini, 23/12/2009 tarihinde 100.000TL bedelle 329 ada 13 parsel numaralı taşınmazı satın aldıklarını, aslında kendisi adına alınması gerekirken eşi Abdulhakim’in taşınmazı yeğeni ... adına tescil ettirdiğini, davalı ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.12.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 13.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 19.12.2017 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden gelmedi. Karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, inançlı işlemden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir....

            Dava, araç plakası mülkiyetinin tespiti ve tescili istemine ilişkindir. Mahkemece istem reddedilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, takip dosyasından satışa çıkarılan "26 S 1228" sayılı araç plakasını 14/03/2012 tarihinde açık arttırma yoluyla düzenlenen ihalede satın aldığını, satışın kesinleşmesinden sonra plakanın tescili için Müdürlüğüne başvuruda bulunduğunu, ancak talebinin reddedildiğini belirterek; davalı kurumun açıklayıcı mahiyetteki tescili yapmamak suretiyle yarattığı muarazanın giderilmesi ve 26 S 1228 sayılı plaka üzerindeki mülkiyet hakkının kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalı kurum, davaya konu plakanın başka bir araca takılı olması ve aynı plakanın iki araca takılmasının mümkün olmaması nedeniyle talebin yerine getirilemediğini beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

              Dava, taraflar arasındaki inançlı işlemden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Araç mülkiyetinin tesbiti ve tescili K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık araç mülkiyetinin tespitine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (4.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 08.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu