Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlu hakkında üç adet bonoya dayalı olarak yapılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe karşı, borçlunun icra mahkmesine başvurarak imzaya itiraz ettiği, alacaklının itiraza konu imzanın borçlu şirket yetkilisi Hüseyin Kaçmaz'a ait olmadığını kabul ettiği, mahkemece, imzanın borçlu şirket yetkilisi Hüseyin Kaçmaz'a ait olmadığı hususu kabul edildiğinden bahisle imzaya itirazın kabulü ile alacaklı aleyhine % 20 oranında tazminata ve % 10 oranında para cezasına hükmedildiği anlaşılmıştır....

    Borçlunun icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, sair itirazları yanında imzaya itirazının da bulunduğu, sonraki beyanlarında, imzayı kabul ettiğine dair herhangi bir ikrarı bulunmadığı gibi, 15/03/2016 tarihli son celsede borçlu vekilinin imzaya itirazlarının devam ettiği ve imza incelemesi yaptırılması yönünde beyanda bulunduğu görülmektedir. O halde, mahkemece, borçlunun imzaya itirazının devam ettiği dikkate alınarak, öncelikle İİK'nun 170. maddesi uyarınca inkar edilen imza ile ilgili bilirkişi incelemesi yaptırılması, imzanın borçluya ait olduğunun saptanması halinde ise, diğer itirazlarının incelenmesine geçilerek oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlu tarafından açılan imzaya itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Davacının imzaya itirazı üzerine mahkemece huzurda imza örnekleri alındıktan ve ilgili kurumlardan davacının imzasının bulunduğu belge asılları celp edildikten sonra, aldırtılan Merkez Jandarma Kriminal Laboratuvar amirliğince düzenlenen rapora göre; imzanın davacının eli ürünü olduğunun tespit edildiği, raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olması ile kesin kanaat içermesi nedeniyle ATK'dan rapor alınmamasının usul ve yasaya uygun olduğu, rapor içeriğine göre ilk derece mahkemesince davacının imzaya itirazının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının imzaya itirazını kabul ettiklerini, ancak müvekkilinin iyi niyetli son hamil olduğunu, imzanın davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olmadığından davanın açılmasına sebebiyet veren kişi olmadığını, icra takibinin iyiniyetle yapılan yasal bir hakkın kullanılması olduğunu, bu nedenle müvekkili aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmemesi gerektiğini beyan etmiştir. Mahkeme; davalının imzaya itirazı kabul beyanı dikkate alınarak imzaya itirazın kabulüne, davalının kötüniyeti veya ağır kusuru ispatlanamadığından davacının tazminat talebinin reddine karar vermiştir....

      İİK'nun 170. maddesi uyarınca imzaya itirazın duruşmalı incelenmesi zorunludur. İmzaya itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise HMK'nun 150. maddesi uygulanması gerekir. Somut olayda, davanın İİK'nun 170/a maddesi uyarınca açılmış imzaya itiraz davası olduğu, davacının 28/11/2019 tarihli hazır bulunduğu duruşmada duruşmanın 20/02/2020 tarihine bırakılmasına karar verildiği, 20/02/2020 tarihinde davacının duruşmaya gelmediği, alacaklı davalı vekilinin duruşmayı takip etmeyeceklerini bildirdiği, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, bu tarihten itibaren 3 ay içinde davanın yenilenmediği ve 06/07/2020 tarihinde HMK'nun 150/5 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2020 NUMARASI : 2019/343 ESAS - 2020/842 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye, imzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İstanbul Anadolu 13. İcra Müdürlüğünün 2019/9981 esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, yetkili icra müdürlüğünün Bursa İcra Müdürlüğü olduğunu, imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ettiklerini, ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ve soruşturma açıldığını beyanla itirazlarının kabulüne ile takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının reddine karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

      Dava İİK'nun 169. ve 170. maddeleri uyarınca açılmış imzaya ve borca itiraz davasıdır....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/366 E. sayılı dosyasından alınan, 03.01.2011 tanzim ve 04.03.2011 ödeme günlü, alacaklısı ... ve borçlusu ... olan 50.000,00 TL bedelli imza itirazına konu bono üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen Adli Tıp Kurumu’nun 18.06.2015 tarihli ve 27695533-101.02-2015/46921/4938 sayılı raporuna dayanılarak imzaya itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. Bu durumda, İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca, icra mahkemesince bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın imzaya itirazın reddine karar verilmiş olmasına rağmen, borçlu aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesi isabetsiz olup kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

        UYAP Entegrasyonu