Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2020/4235 Esas sayılı takip dosyası İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Yargılama sırasında aldırılan bilirkişi raporuna göre senetteki imzanın davacının eli ürünü olmadığının anlaşıldığı, ispat külfeti kendisinde olan davalı alacaklının rapora itiraz etmediğinden imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına, tazminat ve para cezasına yer olmadığına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından, tazminat ve para cezasına hükmedilmesi gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, davacı borçlu tarafından açılan imzaya itiraz davasının kabulüne karar verilmesine rağmen davalı alacaklının tazminata ve para cezasına mahkum edilmemesine ilişkindir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2022 NUMARASI : 2021/816 ESAS 2022/185 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, imzaya itiraz ettiklerini, dayanak çekteki keşide yerinin Tekirdağ olduğunu, müvekkilinin Finike'de ikamet ettiğini, Finike adliyesinin yetkili olduğunu, ancak Kumluca icra müdürlüğünde takip başlatıldığını, yetkiye, imzaya ve borca itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

Davalı taraf itirazında takip konusu senedin davacının eşi Kudret Pilaslı tarafından müvekkile getirildiğini beyanla, Kudret Pilaslı'nın da imza örneklerinin alınmasını talep etmiş ise de, imzaya itirazı olmayan kişiye ilişkin imza örneklerinin alınmasının mümkün olmadığı, T1 tarafından imzaya itiraz edilmiş olup, bu şahsa ilişkin imza örnekleri alınarak bilirkişi incelemesi yapıldığı, ATK tarafından düzenlenen raporda da imzanın davacıya ait olmadığının belirtildiği anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince imzaya itirazın kabulüne yönelik olarak verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı-alacaklının istinaf talebinin HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca esastan reddine dairemizce oy birliği ile karar verilmiştir....

Dava, kambiyo senetlerine mahsus takipte imzaya ve borca itiraza ilişkindir. İmzaya itirazın niteliği itibariyle, imzanın borçluya ait olduğunu kanıtlama külfeti alacaklıya aittir. Zira, takibe başlayan ve icra dosyasına sunduğu senetteki imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklı olup; bu iddianın ispat yükü de alacaklıya düşer (Hukuk Genel Kurulu'nun 26/04/2006 tarih, 2006/12- 259 esas ve 2006/231 karar sayılı ilamı)....

Ödeme emrinin tebliğ tarihine göre, davacı tarafından imzaya ve borca itiraz yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülmediğinden mahkemece davacının imzaya ve borca itirazının süre yönünden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamakta olup, davacının istinaf sebep ve gerekçesi yerinde değildir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde zamanaşımı itirazının süresinde olmadığını ileri sürmüştür. İİK'nın 168 ila 170. maddeleri arasında düzenlenen imzaya ve borca itiraz 5 günlük süreye tabi ise de, İİK'nın 71/2. ve 33/a maddelerine dayalı zamanaşımı iddiasının incelenmesi, bu istemin belli bir sürede ileri sürülmesi koşuluna bağlı değildir. Önemli olan ödeme emrinin tebliğinden sonra yasal düzenlemelerde belirlenen süre kadar zamanaşımını kesen veya durduran hallerin meydana gelmemesi ve takibin işlemsiz bırakılmasıdır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlunun açtığı imzaya itiraz davasına ilişkindir....

Şti." tarafından imzaya ve borca itiraz edilmiştir. İmzaya ve borca itiraz eden şirket, ticaret sicil ünvanlarının başında... harflerinin olmadığını, ancak takibin sehven ... Ltd. Şti. olarak yapıldığını, buna bir itirazlarının olmadığını, bir amblem gibi bu harfleri şirket kaşesinde ve basılı evraklarında kullandıklarını, takipte isim yanlış belirtilmiş olmakla birlikte kastedilenin kendi şirketleri olduğunun açıkça anlaşıldığını beyan etmiştir. Ticaret Sicil Memurluğu'nun 02.08.2011 tarihli yazı cevabında da, ... Ltd. Şti.'nin kaydı bulunmadığı bildirildiğine göre, takip talebinde ve ödeme emrinde borçlu olarak gösterilen şirketin, itiraz eden şirket olduğu, anılan yanlışlığın kaşedeki sembolik harflerden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. O halde mahkemece borçlunun imzaya ve borca itirazlarının esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde istemin husumetten reddi isabetsizdir....

    Mahkemece yapılan yargılamaya göre, davanın takip konusu çekteki imzaya itiraz olduğu, imzaya itiraz davalarına bakmakla görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 72. maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davası olup davacı taraf, takip ve davaya konu edilen çekteki imzaya itiraz etmiştir. Bu durumda davacının imza inkarına dayalı iddiası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken somut olayda uygulama yeri bulunmayan İİK'nun 170. maddesi uygulanarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 04/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      İcra Dairesi'nin 2018/32970 esas sayılı dosyası üzerinden davacı hakkında çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus yolu ile takip işlemlerine geçildiğini, ancak başlatılan takip akabinde davacı tarafından yetkiye, imzaya, borca, ferilerine itiraz edildiğini, yetkili icra dairelerinin Gebze İcra Dairesi olduğunu, davacının imzaya itirazının haksız olduğunu, çünkü diğer takip borçlusu ile aralarında ticari bir ilişki olduğunu, davacının söz konusu çek üzerindeki imzayı kendisinin imzalayıp müvekkiline verdiğini, bu nedenlerle davacı tarafından yapılan 03/05/2018 tarihli borca ve imzaya itirazın reddine, icra takibinin kaldığı yerden devamına, itiraz edilen tutar üzerinden %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve takip konusu alacağın %10’u oranında para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Gebze 4. İcra Müdürlüğü 2018/32970 esas sayılı dosyası....

      Mahkemece, imza itirazında ispat yükünün alacaklıda olduğu gözetilerek, HMK'nun 324. maddesi kapsamında delil avansının alacaklı tarafından yatırılması için yapılan işlem gereğince sonuca gidilerek imzaya itirazın kabulüne dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu ve yine mahkemece bilirkişi incelemesi yapılmadan imzaya itirazın kabulüne karar verilmiş olup, bu durumda alacaklı aleyhine tazminata hükmedilemeyeceğinden ilk derece mahkemesince alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmemesine dair verilen karar isabetlidir....

      UYAP Entegrasyonu