Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, davalının borca yönelik itirazının kesin olarak kaldırılması istemine ilişkindir. İİK'nun 68/1. maddesi gereğince, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar ve noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Ancak, borçlu, borç doğuran ilişkiyi kabul etmişse, alacaklının artık İİK'nun 68/1. maddesinde belirtilen belgelere dayanmasına gerek yoktur....

İcra mahkemesi imzaya itirazın kabulüne karar verirse, artık borca itirazın (misalde takas itirazının) incelenmesine gerek kalmaz.”(Prof. Dr. Baki Kuru, İcra İflas Hukuku El Kitabı- ikinci baskı, syf 807) Somut davada da davacı borca itiraz etmiş ise de imzaya itiraz yönünden kabul kararı verildiğinden açıklandığı üzere ayrıca borca itiraz yönünden bir inceleme yapılmamıştır. Davacının imzaya itirazının kabulüne; İİK m.170/3 gereğince, Harran İcra Dairesi'nin 2020/183 Esas sayılı takip dosyasında davacı-borçlu yönünden takibin durdurulmasına, karar verildiği görülmüştür....

Borçlunun icra mahkemesine yaptığı itiraz, borçlunun borcu olup olmadığının ilamsız icra prosedürü içinde tespit edilmesine yarayan bir yoldur. İmzaya itiraz dışındaki bütün itirazlara borca itiraz denir; borcun mevcut olmadığı, ödendiği, ertelendiği, zamanaşımına uğradığı, takas, faiz oranına itiraz, yetki itirazı gibi (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2. Baskı, Ankara 2013, s. 778, 783). Borca itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz (İİK m. 169). İcra mahkemesi hâkimi, borçlunun itiraz dilekçesine ekli olarak ibraz ettiği belgelerden borcun itfa veya imhal edildiği veya senet metninden zamanaşımına uğradığı veya borçlunun borçlu olmadığı yahut icra dairesinin yetkili olmadığı kanaatine varırsa, daha evvel itirazın esası hakkındaki kararına kadar icra takibinin muvakkaten durdurulmasına karar verebilir (İİK m. 169/a-2). 18....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesine özetle; müvekkili tarafından davalı hakkında sözleşmeye dayalı olarak ilamsız icra takibine başlandığını, davalı borçlu tarafından 28.01.2021 tarihinde takibe itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre takibe dayanak yapılan ve kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren belgenin altındaki imzaya itiraz edilmemiş olması halinde, bu belgenin İİK'nun 68/1. maddesine yer alan ve alacaklıya itirazın kaldırılması olanağını tanıyan mücerret borç ikrarını içeren belge niteliğinde olduğunu, müvekkili ile davalı borçlu arasında akdedilen ve davalı şirkete vekaleten Mehmet Kankan imzası bulunan 07.05.2020 tarihli sözleşmeden görüleceği üzere davalı tarafın 1.410.000,00- TL borç ikrarında bulunulduğunu, borçlunun itiraz dilekçesinde imzaya itiraz etmediğini, ayrıca taraflar arasında aynı sebepten ve tahsilatta mükerrer olmamak kaydı ile tahsil talepli 2021/78 esas sayılı takip dosyasındaki haciz sırasında borçlu şirket...

    Davacı 10/12/2018 tarihinde yetkiye, imzaya ve borca itiraz davası açmış, mahkemece yapılan yargılama sırasında davacı tarafından takipsiz bırakıldığından HMK'nın 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, bu karara karşı davacı borçlu istinaf yoluna başvurmuştur. Somut olayda, başvuru yetkiye, imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece İİK'nun 169/a maddesi gereğince mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması gerekir. Ancak yetki itirazının incelenmesinde anılan madde hükümleri uygulanmayıp, taraflar gelmese bile mahkemece re'sen gereken kararın verilmesi zorunludur....

    ın yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda; borca ve imzaya itiraz ederek takibin durdurulması ve iptalini talep ettiği mahkemece borca itiraz nedenleri incelenerek davanın reddine karar verildiği görülmektedir.Borçlunun yasal süresi içinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda borca itirazlarının yanında ayrıca imzayada itiraz ettiği anlaşıldığından mahkemece imza itirazına ilişkin değerlendirme yapılmadan karar verilmesi doğru değildir.O halde mahkemece imza itirazının da esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ:Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      ve fer'ilerine itiraz dilekçesi sunduğunu, bu itiraz dilekçesinde imzaya itiraz bulunmadığını, bu nedenle imzayı kabul etmiş sayılacaklarını, bu itiraz dilekçesi üzerine davalılar aleyhine İstanbul 29.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/269 esas sayılı dosyası ile itirazın kesin kaldırılması davası açtıklarını, Mahkemece hatalı olarak davanın reddine karar verildiğini, bu kararı borçlu Hafsa yönünden istinaf edeceklerini, fakat bu davanın yargılaması sürerken icra dosyasına yalnızca davalı Şirket adına Av.Ahmet Saffet Usta tarafından 24.01.2019 tarihli itiraz dilekçesi sunulduğunu ve bu itiraz dilekçesi ile imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz edildiğini, davalı Şirketin imzaya itirazı üzerine bu davayı açarak itirazın geçici kaldırılmasını talep etmek zorunda kaldıklarını, davalı Şirket vekili tarafından sunulan ikinci itiraz dilekçesinin kötü niyetli olduğunu, ikinci itiraz dilekçesinin UYAP'ta kayıtlı olmadığını, takibe konu protokolün avukatlar huzurunda imzalandığını, borçlu vekilinin protokolde...

      Bölge Adliye Mahkemesi 1 Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte; borçluların, icra mahkemesine başvurusunda, bono üzerindeki imzanın kendilerine ait olmadığını ileri sürülerek imzaya ve borca itiraz ettikleri, İlk derece mahkemesi’nce, borçlulardan ... yönünden imzaya itiraz kabul edilirken, ... yönünden imzaya itirazın reddine karar verildiği, borçlu ... tarafından ... bu karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmüştür....

        İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus yolla hakkında yapılan icra takibine itiraz eden borçlu şirket vekili takip dayanağı bononun şirket yetkilisi tarafından düzenlenmediğini ve şirketin borç nedeniyle sorumlu tutulamayacağını ileri sürmüştür. Bu hali ile, itiraz İİK.nun 168/5 maddesine göre borca itiraz niteliğindedir. İİK.nun 169/a-6.maddesi; borçlunun itirazının İcra Mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde, kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükmünü içermektedir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/10/2021 NUMARASI : 2019/64 ESAS, 2021/728 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu 7. İcra dairesinin 2019/2130 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu takibe konu çek üzerindeki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....

          UYAP Entegrasyonu