İmzaya itiraz dışında kalan diğer bütün itirazlar borca itiraz olarak değerlendirilir. Bu bağlamda, borçlunun borcu olmadığına ilişkin itirazı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanan itirazlar borca itiraz niteliğindedir.” (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004-İstanbul)Borçlu tarafından imzaya itiraz edilmiş ise de, adı geçenin vekilinin 22/04/2015 tarihli duruşmada ayrıca senedin miktar kısmında tahrifat yapıldığı itirazında da bulunduğu görülmektedir....
Sadece borca itiraz eden ve böylece adi senetteki imzayı ikrar etmiş sayılan borçlu, artık icra mahkemesinde imzayı inkar edemez ve icra mahkemesi böyle bir imza inkarı üzerine imza incelemesi yapamaz. Somut olayda, takibe dayanak yapılan senet üzerindeki imzaya, borçlular tarafından açıkça ve ayrıca itiraz edilmediği, adı geçen borçlu şirketin icra mahkemesinde imza inkarında bulunduğu anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğünün 2020/9367 E. sayılı icra dosyasında takibe konu 02/11/2020 tarih 95470 seri nolu 75.000,00 TL bedelli çekin çalındığını ve bu çekin karışmış olduğu hırsızlık olayına dair savcılık soruşturmasının devam ettiğini, müvekkilinin, Halas firmasına vaad edilen iş karşılığı bu çeki verdiğini ve işbu çekin Halas firmasından çalındığını, borca, faize, çek komisyonuna, karşılıksız çek tazminatına, icra takibine ve icra takibine dayanak belge olan çekteki imzaya itiraz ettiklerini, davanın kabulü ile, öncelikle telafisi güç zararların önlenmesi bakımından icra takibinin tedbiren takibin durdurulmasına, takibe dayanak çekteki imzanın müvekkiline ait olmaması, çeklerin çalınmış olması ve arkasında bulunan ciro imzalarının sahte olması sebebi ile imzaya ve diğer itirazları cihetinde davanın kabulü ile takibin durdurulmasına, icra takibine konu ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde icra müdürlüğünün yetkisine ,takibe ve borca , imzaya itirazda bulunulduğu ,ilk derece mahkemesi tarafından imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
Borçlu, itirazında imzaya itiraz ettiğini ayrıca ve açıkça bildirmezse (o icra takibi yönünden) adi senet altındaki imzayı kabul etmiş sayılır (İİK m. 60/3, 62/5). İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Borçlu, ödeme emrine itiraz ederken, borca itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkça bildirmek zorunda değildir. Borçlunun hiç bir sebep göstermeden, yalnız "itiraz ediyorum" şeklinde yaptığı itiraz da geçerlidir ve böyle bir itiraz borca itirazdır. Başka bir deyimle, itiraz sebeplerinin bildirilmesi, itiraz için bir geçerlik (muteberlik) şartı değildir (Kuru, s. 224-226). 15. Borca itiraz hâlinde alacaklı, icra mahkemesinden itirazın kesin kaldırılmasını (İİK m. 68) isteyebilir. Borçlu, itirazında bildirmiş olduğu sebeplerle bağlıdır. İİK’nın 63. maddesine göre itiraz eden borçlu, itirazın kaldırılması duruşmasında alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılanlar dışında itiraz sebeplerini değiştiremez ve genişletemez. 16....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya ve borca itiraz niteliğindedir. 2004 sayılı İİK'nın 170. maddesinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya itiraz düzenlenmiş olup maddenin üçüncü fıkrasına göre icra mahkemesi 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda, inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. Öte yandan, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir. HGK'nın 14/3/2001 tarih, 2001/12- 233 ve 20/6/2001 tarih, 2001/12- 496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır....
İcra inkar tazminatı, aleyhindeki icra takibine itiraz ederek işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. İleri sürülüş şekli bakımından itiraz sebeplerini borca itiraz ve imzaya itiraz şeklinde ikiye ayırmak mümkündür. İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlar borca itirazdır. Borçlu ödeme emrine itiraz ederken borca itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkça bildirmek zorunda değildir. Borçlunun yalnız "itiraz ediyorum" demesi yeterlidir. İcra İflas Kanun'unun 63. maddesi gereğince borçlu itirazında bildirdiği itiraz sebepleri ile bağlı olduğundan borçlunun, senet metninden anlaşılamayan borca itiraz sebeplerini itirazında ayrıca ve açıkça bildirmesi kendi yararınadır. Dava konusu olayda; Davalı borçlu haksız yere aleyhine icra takibi başlatıldığını, mağduriyetine sebebiyet verildiğini bildirerek itiraz etmiştir. Davalı borçlunun bu itirazı borca itiraz olup, itirazı üzerine icra takibi durmuştur....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2022 NUMARASI : 2019/513 ESAS - 2022/1203 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul 6.İcra Müdürlüğünün 2019/29558 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin müvekkilinin yurt dışında olması nedeniyle mahalle muhtarlığına tebliğ edilmiş olduğunu, takibe konu senet altındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, borca ve imzaya itiraz ettiklerini belirterek itirazın kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Bu itibarla senetteki imzanın T1 ait olduğunun Adli Tıp Kurumu Raporu ile de ortaya konulmuş olması, davacının borçlu olmadığını, borcun itfa veya imhal edildiğini İİK'nın 169/a maddesinde sayılan belgelerden biriyle ispat etmemiş olması nedeniyle davacının borca ve imzaya itirazın haksız olduğu kanaatine varılmış, ancak tedbiren takibin durdurulmasına dair talep ve karar olmadığı için davacı borçlu aleyhine para cezası verilmesine yer olmadığı kanaatine varılmış olmakla, borca ve imzaya itiraz mahiyetindeki şikayetin reddine" karar verildiği anlaşılmıştır....
nın 355. maddesine göre istinaf incelemesinin dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceği, davacı borçlu tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde yetki itirazı ile birlikte imzaya ve borca itiraz nedeniyle mahkemeye başvurulduğu, yetki itirazının öncelikle çözümlenmesi gereken itiraz olup yetki itirazının kabulüne karar veren icra mahkemesinin bu kararında alacaklı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedemeyeceği, zira icra mahkemesinin esasa ilişkin bir karar vermediği, borca ve imzaya itirazın yetkili icra müdürlüğünde ödeme emri tebliğinden sonra ileri sürülmesi halinde yetkili icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde değerlendirilebileceği, imzaya ve borca itirazın değerlendirilmesi sonucunda yukarda belirtilen koşulları taşıyorsa davalı alacaklı aleyhine tazminata hükmedilebileceği, icra mahkemesinde takip edilen dava ve duruşmasız işlerde maktu vekalet ücretine hükmedileceği öngörülmüş olup mahkemece takdir edilen vekalet ücreti...