"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, Kurumun asgari işçilik alacağı olarak 20.556,77 TL prim aslı, 7.315,00 TL faizden oluşan 27.571,77 TL'yi itirazi kayıt ileri sürerek kuruma ödeyen davacının açmış olduğu alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 18/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacı İİK'nun 170.maddesine dayalı olarak açılmış imzaya itiraza ilişkindir. İmzaya itirazda ispat külfeti davalı-alacaklı da olup, imzaya itirazın incelenmesi bakımından yapılacak olarak bilirkişi incelemesinde bilirkişi ücretinin davalı tarafından yatırılması gerekmektedir....
Hukuk Dairesi 2013/287 esas ve 2013/6266 karar sayılı kararında ilk derece mahkemesinin süreden dolayı davanın reddine ilişkin kararını usulden bozmayarak esas yönünden inceleme yapmıştır" gerekçesiyle " imzaya itirazın usulden reddine " şeklinde karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle imzaya itirazlarının süresinde olduğunu ifade ederek kararın kaldırılması istemi ile istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava; imzaya itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirkete çıkartılan tebligatın bila döndüğünü, henüz davacı şirkete gönderilmiş bir tebligat bulunmadığını, diğer davacının mernis adresine TK 21/2.maddeye göre usulüne uygun tebligat yapıldığını, davacı Halil İbrahim Deniz yönünden takibin kesinleştiğini, imzaya itiraz hakkının bulunmadığını, ayrıca imzaya yönelik itirazın haksız olduğunu söyleyerek davanın reddine, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince;"Davacı borçlu Halil İbrahim Deniz in usulsüz tebligat şikayetinin REDDİNE, Davacı Halil İbrahim Denizin borca ve imzaya itirazının süresinde olmadığından REDDİNE, Davacı T1 T1 Tic. Ltd. Şti.'nin borca itirazının subut bulmadığından REDDİNE , Davalının tazminat talebinin şartları oluşmadığından REDDİNE , karar verildiği görülmüştür....
Her ne kadar İİK'nun 170/4. maddesine göre imzaya itirazın kabulü halinde alacaklı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesi için talep şartı aranmaz ise de; İİK'nun 168/4. maddesi gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibinde imzaya itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda örnek (10) numaralı ödeme emrinin borçluya 26.02.2014 tarihinde tebliğ edildiği, yapılan bu tebligata karşı itiraz dilekçesinde tebligat usulsüzlüğünün ileri sürülmediği, borçlunun 07.03.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği, böylece İİK'nun 168/4. maddesi gereğince itirazın yasal 5 günlük sürede yapılmadığı görülmektedir....
İmzaya ve borca itiraz bakımından hükmün verildiği tarihte yürürlükte olan 31.12.2014 tarih ve 29222 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 2015 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 11/3. maddesinde; Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünün üçüncü sıra numarasındaki miktar nazara alınarak maktu avukatlık ücretine hükmedileceği öngörülmüştür. Öte yandan, icra mahkemesinin imzaya ve borca itiraza ilişkin kararlarında 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun Yargı Harçlarına ilişkin (1) Sayılı Tarifesi'nin, "Karar ve İlam harcı" başlıklı (III) numaralı bölümünün maktu harçlarla ilgili 2/a maddesi uyarınca maktu harç alınması gerekmektedir. İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 170. maddesinin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2019/2978 E sayılı dosyasında ödeme emrinin usulsüzlüğü nedeni ile öğrenme tarihinin TK 32 mad gereği 12/03/2019 olarak düzeltilmesine, her ne kadar bilirkişi ve Adli Tıp Kurumundan alınan raporlar çelişkili ise de imzaya itiraz davasının basit yargılamaya tabi olup 21/05/2019 tarihli duruşmada mazeretsiz olarak duruşmaya katılmadığından imzaya itiraz yönünden dosyanın işlemden kaldırıldığı, davacının dosyayı 11/06/2019 tarihinde yenilediği, yeni verilen 08/10/2019 tarihli duruşma günü davacıya tebliğ edildiği halde 08/10/2019 tarihli duruşmaya mazeretsiz katılmadığından imzaya itiraz davası yönünden davasının HMK 320/son mad gereği açılmamış sayılmasına” dair karar verildiği anlaşılmaktadır....
GEREKÇE:Unsurları tam bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden borçlu vekili , imzaya, borca, ferilerine ,faize itiraz ederek senedin davacı müvekkili tarafından ödendiğini beyan etmiş olup ilk derece mahkemesince imzaya itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına, alacaklının tazminat ve para cezasına mahkumiyetine karar verilmesi üzerine alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. "Borçlu beş gün içinde icra mahkemesine vereceği itiraz dilekçesinde, imzaya itiraz ile birlikte , imzaya itiraz ile çelişme halinde olmayana itiraz sebeplerini de bildirebilir. Meselâ, borçlu, imzaya itiraz ile birlikte borcun zamanaşımına uğramış olduğunu, alacaklının aynı alacak(kambiyo senedi) için daha önce takip yaptığını ve bu takibin devam etmekte olduğunu veya icra dairesinin yetkisiz olduğunu bildirebilir; yani, imzaya itirazla birlikte zamanaşımı, derdestlik veya yetki itirazında da bulunabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, örnek 10 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ve takipten 28.08.2014 tarihinde haberdar olunduğunu ileri sürerek usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itiraz ettiği, mahkemece, imzaya itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca imzaya itirazının yasal 5 günlük süre içerisinde yapılması gerekir....
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nun 168/3-4-5. maddeleri gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 11.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal beş günlük süreden sonra 18.09.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak bono altındaki imzanın oğluna ait olmadığını ileri sürerek imzaya itirazda bulunduğu, mahkemece, süreye ilişkin bir inceleme yapılmaksızın imzaya itirazın esasının incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. O halde, mahkemece, imzaya itirazın süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....