Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

itiraz ederek takibin durdurulmasını sağlayarak ödeme yapmaktan kaçındığını, bu hususlar göz önüne alındığında davacı borçlu T1 ile oğlu Hakan Tokdemir arasında TBK'nun 504. maddesi bakımından Hakan Tokdemir'in kambiyo taahhüdünde bulunabilmesini sağlayabilecek özel bir vekalet ilişkisi bulunduğunu, ilk derece mahkemesinin imzaya itirazın kabulüne ilişkin kararının kaldırılarak, imzaya itirazın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

Davacıların murisleri olan Ali Murat Ateş'in borçlu olarak yer aldığı senet altındaki imzaya itiraz etmeleri üzerine Ali Murat Ateş'in imzasının bulunduğu belge asılları celp edildikten sonra rapor aldırtıldığı, alınan rapora göre imzanın davacıların murisi olan Ali Murat Ateş'in eli ürünü olduğu tespit edildiği, raporun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, kesin kanaat içerdiği görülmekle, bu rapor gözetilerek ilk derece mahkemesince davacıların imzaya itirazlarının reddine karar verilmesinde ve takibe dayanak senedin vade tarihine göre 3 yıllık zamanaşımı süresi dolmadan takibe başlanıldığı görülmekle, zamanaşımı itirazının da reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

İcra Müdürlüğünün 2019/3275 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Aldırılan bilirkişi raporuna göre takip dayanağı senetteki imzanın davacı borçlu eli ürünü olmadığı anlaşıldığından, davacının imzaya itirazının kabulü ile davacı yönünden takibin durdurulmasına, asıl alacağın %20'si oranında kötü niyet tazminatına ve %10'u oranında para cezasına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından, davacının eşi olan Cengiz'in kefil olarak imza atıp senedi müvekkiline verdiği, suç duyurusunda bulunduklarını bu nedenle soruşturma sonucunun bekletici mesele yapılması gerektiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlu tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....

Dava İİK'nun 170. maddesi uyarınca açılmış imzaya itiraz davasıdır. Davacı tarafça imzaya itiraz edildiğinden mahkemece davacıların imza örnekleri temin edilmiş, dosya bilirkişi incelemesi yaptırılmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, uzman bilirkişi tarafından düzenlenen 05/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda inceleme konusu senetlerde davacı T1 adına atfen atılı bulunan imzaların davacı T1'ün eli ürünü olduğu, davacı T2 adına atılı imzaların T2 eli ürünü olmadığı, taklit edilmek suretiyle atıldığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

nin aynı zamanda ortağı ve şirket yetkilisi olduğunu, davacının şirket yetkilisi olarak çekin ön yüzünde yer alan imzaya yönelik herhangi bir itirazı olmadığını, müvekkilinin çekin yetkili hamil olduğunu, davacının haksız ve kötüniyetli olarak işbu davayı açtıklarını belirterek davanın reddini talep etmiştir. DELİLLER: Konya 6. İcra Dairesinin 2021/1725 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Aldırılan bilirkişi raporuna göre ciranta imzasının borçlu T2 eli ürünü olduğu anlaşıldığından, davacıların imzaya ve borca itirazlarının reddine, takip geçici olarak durdurulmadığından tazminata ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

İlk derece mahkemesince bu esaslara uygun şekilde imza asıllarını içeren belgeler getirtilmiş, davacının imza örnekleri huzurda alınmış ve bilirkişi incelemesi sonucunda alınan bilirkişi raporu gerekçeli, kapsamlı ve hükme esas alınmaya elverişli olup, süresi içerisinde imzaya itirazda bulunulması sonrasında imza itirazı geri alınmadıkça icra dosya borcunun ödenmesi itirazı ve davayı konusuz kılmadığında imzaya itirazın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

Hukuk Dairesi'nin 2015/9239 Esas 2015/10112 Karar sayılı ilamı), çekte imzaya ve isme de itiraz edilmiş ise de, yine çekteki imzaya itiraz ihtiyati hacze yönelik sayılı itiraz sebeplerinden olmadığından ihtiyati haczin kaldırılmasını gerektirecek durumlardan olmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı itiraz eden borçlu vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİ:İtiraz eden vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; talebe konu çek hakkında çek iptali kararı verildiğini, iptal edilen çeke dayalı olarak ihtiyati haciz verilemeyeceğini, çekteki imzaya da itiraz edildiğini belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir. GEREKÇE: Talep, çeke dayalı ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, ihtiyati haciz talep eden alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak istenilen ihtiyati haciz isteminin kabulüne karar verilmiştir....

    Davacının imzaya itirazları hususunda inceleme yapılmak üzere davacının imza örneklerinin bulunduğu belge asılları getirtilerek dosyanın bilirkişi Okan Büzkaya'ya tevdi edildiği, bilirkişi tarafından hazırlanan 15.05.2020 havale tarihli raporda sonuç olarak; "Tetkike konu , borçlusu Şerife Bulem Yıldırım, kefili T1 TC: ve alacaklısı Halis Halıcılık Mef.Mob. Day. Tük olarak düzenlenmiş 22.10.2017 düzenlenme ve 15.04.2018 ödeme tarihli 31.500 TL'lık senet üzerindeki T1 adına atılı bulunan kefil imzalarının Tuğba (SERT-TC: ) Özçelik elinden çıktığının kabulü gerektiği" yönünde rapor verilmesi karşısında davacının imzaya itirazlarının reddine, davalı tarafın şartları oluşmadığından tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmiş" şeklindeki gerekçe ile "1- Davacı tarafın imzaya itirazlarının reddine, 2- Şartları oluşmadığından davalı tarafın tazminat taleplerinin reddine" karar verilmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine bono alacağından dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, davacının takibe konu senette keşideci, davalının ise ciranta olduğu, davacı tarafın imzaya ve borca itiraz ettiği, imzaya itirazla ilgili alınan kapsam ve sonucuna itibar edilen hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporlarına göre senetteki keşideci imzasının davacının eli ürünü olduğu, borca yönelik itirazla ilgili davacı tarafından İİK 169/a maddesi kapsamında kesin delil ibraz edilmediği, bu nedenle davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    UYAP Entegrasyonu