Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, raporlar arasındaki çelişkinin yöntemince giderilmediğini, senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfetinin senet elinde olup takip başlatan davalı alacaklıya ait olduğunu, bu hususta müvekkilinin şikayeti nedeniyle yürütülmekte olan savcılık soruşturması ve açılan menfi tespit davasının sonucunun beklenmesi gerektiğini, ayrıca davanın sadece imzaya itiraz değil aynı zamanda borca itiraz davası olduğunu, bu konuda deliller toplanmadan eksik inceleme sonucu verilen kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğunu, ancak dava reddedildiği halde müvekkili aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğunu, kararın bu yönden kaldırılarak müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir....

"İçtihat Metni" Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın takibe konu senetteki borca ve imzaya itiraz isteminden kaynaklanmasına, kararın da İcra Hukuk Mahkemesince verilmiş olmasına göre, kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 12.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 01.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169., 169/a. maddeleri uyarınca yetkiye ve borca itiraz, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz ve İİK'nın 170/a. maddesi uyarınca takibe konu senedin düzenleme tarihinde tahrifat yapıldığı iddiasıyla takibin iptali istemine ilişkindir. Senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti senet elinde olup, takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir. Bu durumda, eldeki davanın niteliği itibariyle imzanın borçluya ait olduğunu kanıtlama külfeti davalı alacaklıya aittir....

    Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davalı alacaklı şirket tarafından davacı şirket aleyhine kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacıya örnek no 10 ödem emri ve takip dayanağı belgenin tebliğ edildiği, davacının borca ve imzaya itiraza ilişkin iş bu davayı süresi içerisinde açtığı anlaşılmıştır....

    , borca ve tüm ferilerine itiraz ettiğini şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin 20/05/2018 tarihi olarak kabul edilmesini talep etmiştir....

    para cezası takdir edilmediği belirtilerek DMR giyim, T4 Ahmet Önder, Mehmet Tuncer ve T1 cihetinden şikayetin kabulüne, İstanbul 2 icra dairesinin 2019/47566 Esas sayılı dosyasında meskur davacılar yönünden takibin iptaline, bu davacı borçlular cihetinden imzaya ve borca itiraz davası ve ileri sürülen sair şikayetler yönünden ayrıca inceleme yapılmasına yer olmadığına, davacı T6 ve T5 şirketi cihetinden İstanbul 2 icra dairesinin 2019/47566 nolu dosyasındaki; imzaya itiraz davasının ayrı ayrı reddine, borca itirazın takip öncesi faiz cihetinden kısmen kabulüne, takipteki asıl alacak ve takip öncesi 5.286,18- TL faizi olmak üzere takibin devamına, takipten itibaren asıl alacağa değişen nisbetlerde avans faizi uygulanmasına, bakiye takip öncesi faiz alacağı cihetinden İİK 169/a maddesine göre takibin durdurulmasına, sair şikayet sebepleri reddine, davacıların para cezası ve tazminata mahkum edilmesine ayrı ayrı yer olmadığına karar vermiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/12/2020 NUMARASI : 2019/879 ESAS, 2020/985 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilleri aleyhine İstanbul 32. İcra Müdürlüğü'nün 2019/42198 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğunu ,icra müdürlüğünün yetkili olmadığını, takibe dayanak olarak gösterilen çekteki keşideci imzasının müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını , çek altında yer alan avalin de çekin geçersiz olmasıyla birlikte geçersiz hale geleceğini, ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine ,imzaya ve borca itirazda bulunmuştur....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2021 NUMARASI : 2020/313 ESAS 2021/515KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Bursa 2....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte borca itiraz niteliğindedir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 168/4. maddesinde kambiyo senedindeki imzaya itirazın süresi ve nasıl yapılacağı belirlenmiş olup, söz konusu maddeye göre takibe konu kambiyo senedindeki imzaya itiraz edecek borçlunun bunu açıkça dile getirmesi gerekmekte olup, davacıların dava dilekçelerinde takip konusu senetteki imzaya açık bir itirazları bulunmadığından, davanın imzaya itiraz olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. İİK'nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçlulara aittir....

    Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yapılan imzaya itiraz dosyasına ilişkin olarak imza incelemesi raporu sunulmuş olup, iş bu rapor taraflarınca güvenilir olmadığını, dava dilekçelerinde sadece 80.000,00 TL bedelli çek için imzaya itiraz ettiğini, müvekkili davacı, ısrarla bu imzanın kendisine ait olmadığını bu çeki kendisinin imzalamadığını belirtiğini, alacaklı tarafından icra takibine konu edilen iki adet çekten sadece "Akbank A.Ş Bursa-10/09/2018 tarih Z1019093 seri nolu 80.000,00 TL" bedelli çek üzerindeki imzaya itiraz edildiğini, gerekçeli karar sayfasının 3. sayfasının b) bendinde yer alan hüküm açıklamasında mahkeme sadece masraflara ilişkin hüküm kurulduğunu, davacı lehine avukatlık ücreti verilmesi de gerekirken bu hususun gözden kaçırıldığını ve hükümde yer almadığını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, Bursa 15....

    UYAP Entegrasyonu