Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....
Temyiz Sebepleri 1-Davacı borçlu şirket vekilinin temyiz dilekçesinde; istinaf başvuru dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür ve mahkeme kararının somut ve açık şekilde gerekçelendirilmesi gerektiği ileri sürülmüştür. 2-Davalı alacaklı şirket vekilinin temyiz dilekçesinde; lehtarın bulunmadığından bahisle iptaline karar verilen senette lehtar hanesinin dolu olduğu, davacı borçlu tarafın kötü niyetli olup alacaklı lehine tazminata hükmedilmemesinin hatalı olduğu ileri sürülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte usulsüz tebligat şikayeti, kambiyo vasfı şikayeti ve imzaya itiraz ile tazminat talebi istemine ilişkindir. 2....
Hukuk Dairesinin 2020/2269 E. 2021/2310 Kararında "davacının e tebligat adresinin olup olmadığının araştırılması ve bu araştırma sonucunda karar verilmesi gerektiğinden" dosyayı tekrar yerel mahkemeye gönderdiğini, yerel mahkemenin 2022/2 E sayılı dosyasında yapılan yargılamada davacı şirketin e-tebligat adresinin 15.03.2021 tarihinde aktif hale geldiğinin belirtildiğini, bu durumda davacının takibin başlatıldığı 2019 yılında e-tebligat adresinin olmadığını gösterdiğini, böylece davacı tarafa fiziki tebligat gönderilmesinin usule uygun olduğunu, takibin usulüne göre kesinleştiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla başlatılan takipte usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte yetkiye, borca ve imzaya itiraza ilişkindir....
DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine üç adet bonoya dayanılarak İzmir 11....
T6 - [16945- 49989- 10142] UETS ASIL DAVA : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ - İMZAYA İTİRAZ BİRLEŞEN DAVA : İMZAYA İTİRAZ KARAR TARİHİ : 23/05/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 24/05/2023 İzmir 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/850 Esas, 2022/516 Karar sayılı dosyasında verilen imzaya ve borca itirazın reddi kararına karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; keşidecisi Talat Bedeş, alacaklısı Fatih Murat Kara olan 05/07/2018 tanzim, 05/09/2018 vade tarihli 600.000,00 Euro meblağlı senedin Fatih Murat Kara tarafından Mesut Şahin'e ciro edildiğini ve İzmir 6....
Davacı Şenay Yılmaz'a ödeme emri 28/12/2019 tarihinde, davacı Oğuz Yılmaz'a ödeme emri 27/12/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacılar mahkememizde usulsüz tebliğ şikayeti ile borca itiraz davalarını 09/08/2020 tarihinde açmıştır. İİK 168/4. Maddesi gereğince borca ve imzaya itiraz etmek isteyen borçlu yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine başvurarak borca itirazını bildirmek durumundadır. Davacı takip borçlusu Şenay Yılmaz'a ödeme emri 28/12/2019 tarihinde bizzat tebliğ edilmiş olup, mahkememizde borca itiraz davasını 09/08/2020 tarihinde açtığından süresinde olmayan borca itirazın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı Oğuz Yılmaz'ın usulsüz tebliğ şikayeti olup, AKS sisteminde kayıtlı olan "Merkez Mah. Güldemet Sok. No:2 İç kapı no:1 Gaziosmanpaşa İstanbul" adresine gönderilen tebligatın iade olması nedeniyle aynı adrese TK 21/2 maddesi şerhli olarak tebligat çıkarıldığı anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği şikayeti ile birlikte, takibe dayanak yapılan senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, çekin kambiyo vasfının bulunmadığını ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, usulsüz tebligat şikayeti incelenmeksizin icra takibinin itiraz eden borçlu açısından iptaline karar verildiği görülmektedir....
Borçlu, alacaklı tarafından hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, yasal süre içerisinde imzaya itiraz etmiş olup, mahkemece alınan bilirkişi raporunun davaya konu talep yönünden hüküm vermeye elverişli olduğu, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu doğrultusunda imzaya itirazın kabulü ile takibin davacı yönünden durdurulmasına karar verilmesi, ayrıca çekin çalındığı iddiasının ispat edilmemesi nedeniyle bu yöndeki talebin reddine dair ilk derece mahkemesi kararı yerindedir....
Bu durumda mahkemece; HMK'nın 297. maddesi uyarınca öncelikle davacının ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti bakımından değerlendirme yapılıp bir karar verilmesi, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü halinde kambiyo takibine yönelik itiraz ve şikayetlerin de yasal 5 günlük süresinde olduğunun anlaşılması durumunda inceleme sırası gözetilerek (öncelikle varsa icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz, ardından senet vasfına ve takip hakkına yönelik ve İİK'nın 170/a maddesindeki şikayet konuları, bu şikayetlerin kabul edilmemesi halinde, varsa imzaya itiraz ve kabul edilmemesi halinde ise varsa borca, faize ve diğer fer'ilere yönelik itirazlar değerlendirilmelidir.) herbiri hakkında hüküm yerinde olumlu olumsuz bir karar verilip gerekçede değerlendirilmesi gerekirken, davacının usulsüz tebliğ şikayeti bakımından hiçbir değerlendirme yapılmadan, olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden doğduran imzaya itiraz bakımından bir karar verilmesi yerinde olmadığı gibi, imzaya itirazın...
İflas yolu ile takipte, itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK'nun 172. maddesi uyarınca, ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur.Bu durumda, takibin şekline göre uygulanması gerekli olan İİK'nun 172. maddesi uyarınca, borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayetini ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük süre içerisinde icra dairesine bildirmesi gerekmekle icra mahkemesine yapılan başvuru fuzuli bir işlem olup hukuki sonuç doğurmaz.O halde mahkemece, şikayetin açıklanan nedenle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir.SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...