Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde mahkemece borçlulardan ...’nın imzaya itirazının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan borçlu şirket, yapılan takibe karşı imzaya itiraz edip müşterek çift imza ile temsil edildiğinin ve senetlerdeki imzaların şirket temsilcilerinden ...’ya ait olduğunun anlaşılması karşısında itirazının İİK 169/a-5 maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olduğunun kabulünün gerektiği, kabulü göre de, itirazın kabulü halinde İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; takibin iptali yönünde hüküm tesisi de doğru görülmemiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacının borca itirazı bakımından; Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlu, borcu olmadığı veya borcun itfa veya imhal edildiğini yalnız resmi veya imzası (alacaklı tarafından) ikrar edilmiş bir belge ile ispat edebilir (İİK m.169/a,I,c.2). Somut olayda, davacı tarafça, borcun olmadığı veya itfa edildiğine dair İİK'nun 169/a-1. maddesinde yer alan nitelikte bir belge dosyaya sunulmamıştır. Dolayısıyla davacı tarafın, borca itirazları da yerinde görülmemiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Davacının imzaya itiraz davasının reddine, Davacının Tazminat Talebinin reddine, Davacının borca itiraz davasının reddine karar verilmiştir....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte imzaya ve borca itirazın icra mahkemesine ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 5 gün içinde yapılması gerektiği, imzaya ve borca itiraz eden borçluya ödeme emrinin 17/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği görülmekle 5 günlük yasal itiraz süresinin araya hafta sonu girmesi nedeniyle 23/12/2019 tarihinde dolduğu, borçlu tarafından mahkemeye 24/12/2019 tarihinde harç yatırılmak suretiyle dava açıldığı, 5 günlük yasal itiraz süresi geçtikten sonra itiraz edildiği görülmekle yapmış olduğu itirazın süre yönünden reddine karar verilmiştir....

    İlk Derece Mahkemesince yapılan incelemede, davacıya icra ödeme emrinin 22/06/2020 tarihinde tebliğ olunduğu, davacının 5 günlük itiraz süresi içerisinde, 5. Gün Cumartesi gününe denk geldiğinden takip eden Pazartesi günü 29/06/2020 tarihinde icra takibine, borca ve imzaya itiraz davasını açtığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verildiği, işbu karara karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 168/5. maddesine göre borca itirazın beş günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre en geç ödeme emrinin, itiraz edene tebliğinden itibaren başlar ve hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir....

    Borçlunun başvurusu, bu hali ile İİK'nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğindedir. Somut olayda, takibe konu senedin, keşideci borçlu şirket adına Baysal Hilmi Saygılı tarafından imzalandığı hususu her iki tarafın da kabulünde olup Ticaret Sicil Müdürlüğü cevabına göre davacı şirketin 17.12.2018 tarihinden 07.10.2019 tarihine kadar T2, 25.09.2019 tarihinden itibaren Duran Belhan tarafından atılacak münferit imza ile temsil edildiği, Baysal Hilmi Saygılı'nın 21/12/2018 tarihi itibariyle yetkisinin sona erdiği, senedin keşide tarihi olan 18/08/2019 tarihinde yetkili olmayan temsilci tarafından imzalandığı anlaşılmakla borca itirazın kabulüne karar verilmesi gerekmektedir. İtirazın borca itiraz olarak kabulüne karar verilmesi gerekirken imzaya itiraz olarak kabul edilmesi gerekçede hatadır. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 07/06/2016 tarih 2016/2105 esas 2016/16101 karar) Söz konusu bono şirket yetkilisi tarafından imzalanmadığından borçlu şirketi bağlamaz....

    Somut olayda; istinafa konu kararın kambiyo senetlerine özgü takipte borca ve imzaya itiraza ilişkin olup tahrifat iddiasının da içerdiği yapılan yargılamada borca itirazın davacı tarafça İİK'nun 169/a maddesi gereğince ispatlanamadığı farklı zamanlarda doldurulduğu iddasının da yazılı bir belge ile aksinin ispatlanamadığı senette tahrifat iddiasının jandarma kriminal raporu ile karşılanıp senette silinti kazıntı olmadığını bildirildiği. İmzaya itirazın da itiraz hususunda aldırılan raporda da bilirkişinin imzanın davacıya ait olduğu konusunda kesin kanaat içeren rapor sunduğu bu hale göre kararın doğru olup, senette tahrifat yapıldığı ve zamanaşımına uğradığı yönündeki iddiaların yerinde olmadığı anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddi hakkında aşağıdaki hüküm kuruldu. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Dosya kapsamı, delil durumu ve takip dosyası içeriğine göre, GAZİANTEP 5....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine ve yasal şartları oluşmadığından davalı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu ve davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki imzaya ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine ve yasal şartları oluşmadığından davalı vekilinin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu ve davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        Dairemizce yapılan değerlendirmede; davalı alacaklı T3 tarafından davacı borçlu T1 aleyhine Niğde İcra Müdürlüğü'nün 2019/13611 Esas sayılı takip dosyası ile kambiyo senetlerini dayalı takip başlatıldığı, davacı borçluya ödeme emrinin 03/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu imzaya itiraz davasının yasal süresi içerisinde 08/01/2020 tarihinde açıldığı, mahkemece yapılan yargılama neticesinde davacının davasının reddine karar verildiği, gerekçeli kararda talep dışına çıkılarak davacının borca itirazı da olduğu kabul edilerek borca itiraza yönelik de gerekçe oluşturulduğu anlaşılmış ise de; istinafa gelen davacı tarafın istinaf dilekçesinde borca itiraz taleplerinin bulunmadığına dair sebep belirtilmediğinden bu husus eleştirilmekle yetinilmiş olup, Yapılan incelemede: takibe dayanak çekin kambiyo vasfı özelliği taşıdığı, Niğde Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2020/430 soruşturma sayılı dosyası üzerinden keşidecinin senedin tanzim tarihi ve sonrasına ait imza örnekleri ilgili yerlerden...

        , aslında bu imzanın adı geçen T10'ın imzası da olabileceğini, bu nedenle imzaya açıkça itiraz ettiklerini ve yine ayrıca müvekkil şirket kayıtlarına göre davacının borcunun dahi olmadığından borca da itiraz ettiklerini, bu çerçevede takibin iptaline, ödeme emrinin iptaline, davalı aleyhine tazminata hükmolunmasını talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu