WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra mahkemelerinin dar yetkili mahkeme olması ve borca itiraz halinde ancak İİK m.169/a kapsamında inceleme yapabileceği nedeniyle davacının borca itirazının reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar verildiği görülmüştür....

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz ve İİK'nın 169/a. maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir. Menemen İcra Müdürlüğünün 2020/909 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu ve dava dışı borçlu Sinan Öztürk aleyhine 60.000,00 TL asıl alacağın tahsili amacıyla kambiyo senetlerine özgü yolla icra takibine geçildiği, takibin konusunu borçlu davacı tarafından Sinan Öztürk ismine düzenlenen 03/12/2018 tanzim 03/02/2019 ödeme tarihli senedin oluşturduğu, senedin Sinan Öztürk tarafından T3 cirolandığı, 10 örnek ödeme emrinin 28/08/2020 tarihinde borçlu davacıya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın, yasal beş günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece kendiliğinden gözetilmelidir....

No:81/12 Bağcılar/İstanbul adresinde ikamet ettiğini, takibin başlatılmış olduğu icra dairesinin yetikisine itiraz ettiklerini ayrıca yetkiye itiraz ile birlikte imzaya, borca, faize ve tüm fer'ilerine itiraz ettiklerini belirterek itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının dilekçesinin yetkiye itiraz, imzaya itiraz ve borca itiraz olarak düzenlendiğini, dilekçe incelendiğinde sadece yetki itirazında bulunduğunun açık olduğunu, dava konusunu taleple bağlılık ilkesi gereği yetki itirazı şikayetinin dışına çıkmadan değerlendirilmesi gerektiğini, senette ihtilaf halinde Kayseri İcra Dairelerinin ve mahkemelerinin yetkili kılındığını, davanın adresinin neresi olduğunun hiç öneminin olmadığını, bu nedenle davanın reddine, %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir....

İcra Hukuk Mahkemesi’nde de 2007/1517 Esas sayı ile imzaya ve borca itiraz davalarının devam ettiği anlaşılmaktadır. İstihkak davasının sonucunu doğrudan etkileyecek mahiyette olduğundan, menfi tespit ve borca itiraz davalarının sonucu beklenmeden yazılı biçimde karar verilmesi isabetli olmamıştır. 2.Bozma neden ve şekline göre diğer temyiz itirazları bu aşamada incelenmemiştir. S O N U Ç :Davacı (üçüncü kişi) vekilinin yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma neden şekline göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 28.4.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Sadece borca itiraz eden ve böylece adi senetteki imzayı ikrar etmiş sayılan borçlu, artık icra mahkemesinde imzayı inkar edemez ve icra mahkemesi böyle bir imza inkarı üzerine imza incelemesi yapamaz. Somut olayda, takibe dayanak yapılan senet üzerindeki imzaya, borçlular tarafından açıkça ve ayrıca itiraz edilmediği, adı geçen borçlu şirketin icra mahkemesinde imza inkarında bulunduğu anlaşılmaktadır....

    Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 11/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, imzaya itirazın ise icra mahkemesine yukarıdaki maddede belirtilen yasal beş günlük süre içinde (yani 13/03/2015 tarihinde) yapıldığı görülmektedir. Her nekadar borçlu, kendisine ödeme emri tebliğ edilmeden önce icra dosyasına 28.01.2015 tarihli beyan dilekçesi sunmuş ise de, İİK.nun 168/4.maddesinde, itiraz süresinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlayacağının düzenlendiği gözetildiğinde, itiraz süresinin başlamasında, ödeme emri tebliğ edilmeden borçlu tarafından icra dosyasına sunulan beyan dilekçesi tarihi esas alınamaz....

      Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlu tarafın ileri sürdüğü belgelerdeki imzalar ile takibe konu bonodaki imzaların çıplak gözle dahi karşılaştırıldığından takibe ve itiraza konu bonodaki imzaların borçluya ait olduğunun çok açık ve net olarak görüldüğünü, borçlu tarafın itiraz dilekçesinin 3. bendinde hiçbir sebep göstermeden borca itiraz ettiğini, itiraza konu senetteki imzanın borçlu tarafından müvekkilinin yanında atıldığını, İİK'nun 169/a maddesi gereğince borca ve imzaya itirazın tarafların duruşmaya çağrılıp değerlendirildikten sonra reddine, borçlu takibi sürüncemede bırakmak maksadıyla ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğinden alacağın %100'den aşağı olmamak üzere tazminata, yargılama gideri ve vekalet ücretinin borçluya tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir....

      İİK'nun 170/a maddesi gereğince icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK.nun 168.maddesinde yazılı yasal beş günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....

        Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; çek bankaya ibraz edildikten sonra, aranacak borç niteliğini kaybedip, götürülecek borca dönüştürüldüğünü, bu itibarla Bursa İcra Müdürlüğünün de yetkili olduğunu, ilk derece mahkemesinin borçlunun itirazlarını duruşmalı olarak inceleyip karar verilmesi gerekmekte iken dava dilekçesi dahi taraflarına tebliğ edilmeden, duruşma açılmadan, dosya üzerinde karar verilerek hukuki dinlenilme haklarının kısıtlandığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, çeke dayalı kambiyo takibinde, yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir. 2004 sayılı İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/04/2022 NUMARASI : 2020/22 2022/128 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....

        UYAP Entegrasyonu