Keşidecinin takip edilebilmesi için ise protesto şartı öngörülmemektedir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “Borçlunun Kambiyo Hukuku Bakımından Şikayeti” başlıklı 170/a-2 maddesinde; “İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir.” hükmü bulunmaktadır. Bu hükme göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2022/14079 Esas sayılı takip dosyasında, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emri ve dayanak belgelerin borçluya tebliğ edildiği, davacı borçlu tarafından süresi içerisinde imzaya ve borca itiraz ederek işbu davayı açtığı anlaşılmıştır. Mahkemece davacı borçlunun senedin düzenleme tarihi öncesine ve sonrasına ait imza örnekleri ilgili kurumlardan getirtilerek imzaya ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi Dr. Hakan Beyaz'ın 24/06/2022 tarihli raporunda "Özgür Yıldız'ın elinden çıktığı kanaatine varılmıştır" şeklinde kanaat bildirmiştir. Bilirkişi raporunun davacı borçlu vekiline tebliğ edildiği, davacı vekilince yeniden bilirkişi incelemesi yapılması talebinin bulunmadığı, mahkemece aldırılan raporda, imzanın davacı borçlunun el ürünü olduğuna ilişkin kesin kanaat bildirildiği, söz konusu raporun Yargıtay 12....
Buna göre, itiraz dilekçesinde öne sürülen taleplerin ve dava nedenlerinin her birinin ayrı ayrı tartışılarak bunlar hakkında hangi sonuca ulaşıldığı ve verilen kararın ne olduğu hükümde birer birer açıklanıp gösterilmelidir. Somut olayda, borçlu diğer itirazlarının yanı sıra, Bakırköy İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürerek icra dairesinin yetkisine de itirazda bulunduğu, mahkemece bu konuda herhangi bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. Bu hususta mahkemece bir değerlendirme yapılmamış olması HMK'nun 297/2. maddesine aykırı olmakla birlikte, bu konuda temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır. 2-2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 168/4. maddesinde kambiyo senedindeki imzaya itirazın süresi ve nasıl yapılacağı belirlenmiş olup, söz konusu maddeye göre takibe konu kambiyo senedindeki imzaya itiraz edecek borçlunun bunu açıkça dile getirmesi gerekmektedir....
Ayrıca borçlu vekilinin ileri sürdüğü imzaya itiraz ile kambiyo senedine dair olmadığına yönelik iddialar 5 günlük yasal süreden sonra yapıldığından şikayet ve itirazlarında süre aşımından reddine karar verildiği" şeklindeki gerekçe ile " Usulsüz tebliğ şikayetinin süre aşımından reddine, Sair şikayet ve itirazların süre aşımından reddine, Yasal şartlar bulunmadığından davalı lehine tazminat ve para cezası takdirine yer olmadığına," karar verilmiştir....
Bu hükme göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını resen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nun 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca ya da imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nun 170/a-2. maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....
, çekte ciro silsilesinin kopuk olduğunu, takibe dayanak çek üzerindeki imzanın da müvekkiline ait olmadığını, ayrıca dosya işlemsiz bırakılmakla çekteki zamanaşımı süresinin de dolduğunu ileri sürerek usulsüz tebliğ şikayeti ile yetkiye, borca, imzaya, feriler ile zamanaşımına itirazlarının kabulüne, tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı vekili ise söz konusu takibe süresinde itiraz ettiği , takibe konu senet üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığından bahisle takibin iptalini istemiştir. Yapılan incelemede davacı borçlu adına gönderilen ödeme emrinin 07/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, usulsüz tebliğ itirazı olmadığı gibi tebliğ tarihinin de mezkur tarih olarak beyan edildiği; fakat 5 günlük kanuni müddet geçtikten sonra şikayet ve itiraz vaki olduğu anlaşılmakla aşagıdaki şekilde karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davacının imzaya itiraz ve kambiyo hukuka cihetinden şikayet müddeti geçmekle davanın ve şikayetin ayrı ayrı reddine" karar verildiği görülmüştür....
Temyiz Sebepleri 1-Davacı borçlu şirket vekilinin temyiz dilekçesinde; istinaf başvuru dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür ve mahkeme kararının somut ve açık şekilde gerekçelendirilmesi gerektiği ileri sürülmüştür. 2-Davalı alacaklı şirket vekilinin temyiz dilekçesinde; lehtarın bulunmadığından bahisle iptaline karar verilen senette lehtar hanesinin dolu olduğu, davacı borçlu tarafın kötü niyetli olup alacaklı lehine tazminata hükmedilmemesinin hatalı olduğu ileri sürülmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte usulsüz tebligat şikayeti, kambiyo vasfı şikayeti ve imzaya itiraz ile tazminat talebi istemine ilişkindir. 2....
CEVAP : Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle, davacı/borçlu vekilinin: anlamsız, tutarsız, karmakarışık ve gerçek dışı beyanlarından oluşan dava dilekçesinden anlaşılabildiği kadarıyla, davacı; öncelikle icra takibine dayanak kambiyo senedindeki imzaya itiraz ettiğini, imzanın kendisine ait olmaması nedeniyle de borçlu olmadıklarını iddia ettiğini belirtiğini, bu hususta öncelikle; davacının, ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi' nin 2018/706 E. Sayılı dosyasında imzaya itirazında bulunduğunu, bu itiraz nedeniyle ilgili Mahkeme' de yargılamanın devam etmekte olduğunu beyan ettiklerini, ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi 2018/706 E....
Aksi takdirde dayanak belge kambiyo senedi vasfını taşımaz. Bonoda vadenin 6102 sayılı TTK'nun 703 ve 704. maddelerine aykırı olarak düzenlenmesi ve vade tarihinin tanzim tarihinden önceki bir tarihi taşıması halinde senet, bono vasfını yitirir. Somut olayda, takip dayanağı senedin tanzim tarihinin 20.12.2012, vade tarihinin 05.06.2012 olduğu, bu haliyle kambiyo senedi vasfında olmadığı görülmektedir. Bu itibarla, borçlu hakkında bu belgeye dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapılamaz. İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesi, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verebilir....