Blok No. 72 İç Kapı No: 14 Mamak/Ankara" olduğunu, ödeme emrinin ise "Hasandede Köyü Merkez/Kırıkkale" adresinde muhtar aracılığı ile tebliğ edildiğini, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek usulsüz tebligat şikayetinde bulunduğu, mahkemece, tebligatın usule uygun olduğu gerekçesi ile bu yöndeki reddine, davacının imzaya itirazının da süre yönünden reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 168/4- 5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya ve yetkiye itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Davacı borçlunun icra mahkemesine başvurusu, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itiraz niteliğinde olup, takip şekli itibariyle tüm hususların yasal hak düşürücü süre içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı keşideci borçlunun imzaya itiraz ettiği, mahkemece, imzaya itirazın kabulü ile takibin iptaline ve borçlu lehine asıl alacağın %20'si oranında tazminata hükmedildiği anlaşılmaktadır....
İİK'nun 170/4. maddesine göre; imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, icra mahkemesi, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklıyı senede dayanan takip konusu alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın % 10’u oranında para cezasına mahkum eder. Somut olayda, takip dayanağı çekte, muteriz borçlunun, ... ...Pazarlama İnş. Dış Tic. Ve San. Ltd. Şti., alacaklının ise, çeki, imzaya itiraz eden ... ...Pazarlama İnş. Dış Tic. Ve San. Ltd. Şti.’den ciro yolu ile alan Türkiye Finans Katılım Bankası A.Ş. olduğu görülmekte olup, ...nın imzaya itirazı üzerine yapılan inceleme sonunda, imzanın borçluya ait olmadığı tespit edilmiştir. Bu durumda, takip alacaklısı, muteriz ... ile doğrudan ilişki içinde olduğundan, imzanın itiraz eden borçluya ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır....
İİK'nun 170. maddesinde imzaya itirazın hangi usul ve esaslar dahilinde inceleneceği belirtilmiştir. Buna göre imzaya itirazın kabulü halinde İİK'nun 170. maddesi yollaması ile aynı kanunun 68/a maddesi uyarınca yapılan inceleme neticesinde tazminata hükmedileceği belirtilmiştir. Somut olayda İİK'nun 170 ve 68/a maddeleri uyarınca imza incelemesi yapılmadığı ve yukarıda belirtildiği üzere itiraza konu imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olmadığı iddiasının alacaklı vekili tarafından kabul edildiği gerekçesi ile imzaya itirazın kabul edildiği görülmektedir. O halde mahkemece, itirazın kabulüne karar verilmesi doğru olmakla beraber alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesi isabetsiz olup, açıklanan nedenlerle kararın bozulmasına karar vermek gerekir ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün tazminata ilişkin kısmı çıkartılıp düzelterek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile .......
ya ait olmadığı yönündeki imzaya itirazı süresinde olup, imzaya itirazın esasının incelenmesi gerekmektedir. O halde mahkemece imzaya itirazın esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile borçlunun bu konudaki talebinin de reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : HOPA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/11/2014 NUMARASI : 2014/271-2014/452 Taraflar arasında görülen davada Hopa Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/11/2014 tarih ve 2014/271-2014/452 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında 05.02.1999 tarihinde Tarımsal Kredilere Mahsus İkraz Sözleşmesi imzalandığını, süresinde ödenmeyen kredi alacağının tahsili için davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalı tarafça takipte borca, yetkiye, imzaya itiraz edildiğini, imza incelemesi ile sözleşmedeki imzanın borçluya ait olup olmadığının tespiti gerektiğini ileri sürerek, 4.335,00TL'nin dava tarihinden itibaren...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, davacı borçlu tarafından açılan imzaya itiraz davasına ilişkindir....
Öğretide de kabul edildiği üzere icra mahkemesi daha önce takibin geçici olarak durdurulmasına karar vermiş olsa bile, imzaya itirazın reddi kararı üzerine alacaklı hemen takibe devam edilmesini isteyebilir (Kuru, B: İcra Ve İflas Hukuku El Kitabı İstanbul 2013 s. 806)....
Açılan davanın usulsüz tebligat şikayeti ile icra dairesinin yetkisine ve imzaya dair olup mahkemece tebligatın usulsüzlüğü ve yetkiye dair inceleme ve kararının doğru olduğu ancak, senet borçlusu davalının imzaya itirazı üzerine davacının kendisi dışında vekilin imza atmadığı veya vekile ait bulunmadığı nedenle imzaya itirazın reddine dair gerekçe ve kararın doğru olmadığı, mahkemece imzaya açıkça itiraz edilmekle ıspat külfeti davalı alacaklıda olmak üzere takip konusu senedin tanzim tarihi itibariyle davacının ve yetki kapsamında ise yetki verilen kişinin imza örneklerinin alınması bunun mümkün bulunmaması halinde davacı ve vekile ait samimi imza örneklerinin davalının gösterdiği yerlerden toplanmak suretiyle getirtilerek takibe konu senetteki imzanın davacının veya vekilinin elinden çıkıp çıkmadığı konusunda rapor almak suretiyle bir hüküm kurulması gerekirken reddi yerinde görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, muteriz borçlunun yasal süresi içinde imzaya, yetkiye ve borca itiraz etmesinden sonra, alacaklı vekilinin icra takibinden feragat etmesi üzerine icra müdürlüğünce dosyanın işlemden kaldırıldığı, mahkemece davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir....