İcra Müdürlüğünün 2019/15204 E. sayılı icra takibinin dayanağı olan toplam altı adet senet altında yer alan kaşe üzerinde imza yer almaması nedeniyle bahse konu senetteki borçtan müvekkili sadır olmayacağından dolayı borca, ferilerine ve imzaya itirazın kabulüne, takibin tedbiren durdurulmasına, kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata, alacağın %10'u oranında para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Turgutlu İcra Müdürlüğünün 2019/3750 E. sayılı dosyasında borçlu aleyhine başlatılan icra takibine karşı borçlu tarafından imzaya, borca, ferilerine ve yetkiye itirazın yapıldığını, Turgutlu İcra Mahkemesinin 2019/199 Esas 2019/206 Karar sayılı kararı ile yetki itirazının kabulüne karar verilerek, bu kararın kesinleştiğini, davacı aleyhine İzmir 27....
Her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 2011/12-177 E. - 2011/300 K. sayılı ve 11.05.2011 tarihli kararı). Somut olayda borçlunun imzaya itiraz ettiği tarihte verilmiş bir çek iptali kararı mevcut olmayıp imzaya itirazın esasının incelenmesi zorunludur. Öte yandan .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/1-856 sayılı dosyasındaki dava hasımsız görülerek sonuçlandırılmış olup, alacaklı, bu davada taraf olmadığından verilen karar kendisini bağlamaz. O halde mahkemece, borçlunun imzaya itirazının esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Somut olayda, takip borçlularından Davut'a 10 örnek ödeme emri Düzce adresinde tebliğ olunmuş, adı geçen borçlunun yetki itirazında bulunduğuna dair herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığına göre, Düzce İcra Dairesi'nin yetkisi kesinleşmiştir. Bu durumda yetki itirazının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne dair hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Temyiz Eden: Davalı/alacaklı vekili Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava; borca, imzaya, İcra Dairesi'nin yetkisine itiraz ile takibin iptali istemine ilişkindir....
DAVA KONUSU : İMZAYA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu adına geçici vasi vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 3. SHM'nin 2020/406 E....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetk,i itirazının yerinde olmadığını, davacının tacir olduğunu, Yalova adresinde faaliyet gösterdiğini, ayrıca para alacağına ilişkin alacak nedeni ile müvekkilinin adresinin Tuzla İstanbul olması nedeni ile yetki itirazının geçersiz olduğunu, İstanbul Anadolu ve Yalova İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak tetkik edildiğinde; davacı borçlu, aleyhine başlatılan icra takibinde icra müdürlüğünün yetkisine, takibe konu senetlerdeki imzaya ve borca itiraz etmiş ise de; usule ilişkin itiraz olması nedeniyle mahkememizce ilk olarak borçlunun yetkiye itirazı değerlendirilmiştir. Davacı, İstanbul Anadolu icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ederek yetkili olduğunu ileri sürdüğü Karamürsel İcra Müdürlüğüne dosyanın gönderilmesi talebinde bulunmuştur....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; söz konusu karar verilirken borçluların ikamet adreslerine bakılmış ve buna göre karar verildiğini, ancak duruşmanın yapıldığı tarihte ikamet adreslerinin Tuzla olması, senedin düzenlendiği ya da takibin yapıldığı tarihte ikamet adreslerinin Tuzla olduğunu göstermediğini, nüfus müdürlüğüne yazı yazılarak söz konusu tarihte borçluların ikametinin neresi olduğunun sorulması ve ona göre karar verilmesi gerekirken, duruşmanın atılı olduğu tarihte ikamet adresine bakılarak karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek, mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü icra takibinde, yetkiye, imzaya ve borca itiraz istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK 114....
Borçlular tarafından Antalya ...İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı takip dosyasına verilen ... tarihli itiraz dilekçesinde; imzaya, borca itiraz ediyoruz, şeklinde beyanda bulunulduğu, ancak mahkememiz dosyasına verilen ... tarihli cevap dilekçesinde ise imzaya itiraz edilmediği, görülmüştür. Yargıtay 19.Hukuk Dairesi'nin 30/01/2012 tarih 2011/6440 Esas 2012/1146 Karar sayılı emsal içtihatında ; "...Davalı borçlu takibe itirazında borcun aslına ve ferilerine itiraz ettiğini bildirmiştir. İtiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında davalı davaya cevap vermemiş ve duruşmalara gelmemiştir. Mahkemece re’sen imza incelemesi yaptırılarak davanın reddine karar verilmiştir. Takibe itirazındaki itiraz sebepleri ile bağlı olmayan davalı davaya cevap vermediğinden iddiayı inkar etmiş sayılırsa da, cevap vermemek takip konusu belgedeki imzaya itiraz anlamına gelmez....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/06/2020 NUMARASI : 2018/242 ESAS, 2020/303 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle , İstanbul 36....
İİK'nun 168. maddesinin 1. fıkrasının 4. bendine dayalı olarak imzaya itiraz edilmesi halinde, itiraz hakkında İİK'nun 170. maddesinin uygulanması gerekmekte olup, anılan maddenin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece, borçlunun imzaya itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca (itiraz eden borçlu yönünden) takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, takibin kaldırılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan, İİK'nun 170/4. maddesinde, icra mahkemesince imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, senedi takibe koymada kötüniyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, alacaklının takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminatla sorumlu tutulacağı ve alacağın yüzde onu oranında para cezasına mahkum edileceği düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, alacaklının, takip dayanağı bonoda, lehtarın cirosu ile yetkili hamil sıfatını kazandığı görülmektedir....
Takip dosyasından düzenlenen örnek 7 ödeme emrinin alacaklı yanın şikayeti üzerine iptal edildiği de iddia ve ispat edilmediğinden davacı yanın imzaya itirazları hususunda artık dikkate alınması gereken örnek 7 ödeme emridir. İlamsız takip yolunda da borca, yetkiye ve imzaya dair itirazların İİK 62. Maddesi gereğince icra müdürlüğüne yapılması gerektiği açıktır. Davacı borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ zarfı üzerinde örnek 10 ödeme emri ekli olduğunun yazılması takip dosyasından düzenlenen örnek 10 ödeme emri bulunmaması karşısında sonuca etkili değildir. Bu durumda davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin örnek 7 ödeme emri olması karşısında mahkemece imzaya itirazların incelenmesi isabetli olmamıştır. Diğer taraftan davacı borçlu açtığı davada ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğünü iddia etmiştir....