Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2018/11369 esas sayılı icra takibine, taraflarınca borca, imzaya, faize ve takip dayanağı senet üzerindeki yazıya itiraz edildiğini, dosya kapsamında yalnızca imza incelemesi yapıldığını, borca ve yazıya ilişkin itirazlarının bilirkişi tarafından değerlendirilmediğini, işbu bilirkişi raporuna süresi içerisinde taraflarınca itiraz edilmiş ancak Yerel Mahkeme tarafından usul ve yasaya aykırı düzenlenen bilirkişi raporuna ilişkin itirazlarının hiçbir şekilde değerlendirilmeksizin itirazlarının reddine karar verildiğini, borca, faize, yazıya itiraz, imzaya itirazdan farklı nedenlere ve sonuçlara dayandığını, bu nedenle, tüm itirazlarının değerlendirilmemesi ve buna ilişkin gerekçeli kararda herhangi bir gerekçe gösterilmemesi eksik incelemeye neden olarak müvekkilinin hak kaybına neden olacağını, bu nedenle Yerel Mahkemenin kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte; davalının icra takibi başlatırken dosyaya sunmuş olduğu ödememe...

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yasal süresi içerisinde söz konusu borca, faize ve imzaya açıkça itiraz ettiklerini, icra takibine konu borçlarının bulunmadığını, davalının, söz konusu senedi sahte olarak düzenlediğini ve müvekkilinin imzalarını taklit ettiğini, davacı müvekkili, borcu kabul etmediği için, böyle bir borç var olmadığı için, davaya konu borcun esasına ilişkin bir bilgisi olmadığını, mahkemenin gerekçesinde belirttiği borcun esasına ilişkin beyanda bulunmadıkları hususunu kabul etmediklerini, taraflar arasında ticari ilişkinin, borç doğurucu hiç bir işin mevcut olmadığını, eksik araştırma ve incelemeye dayalı bilirkişi raporunun hükme esas alındığını ve salt rapor doğrultusunda karar tesis edildiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde imzaya ve borca itiraza ilişkindir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda imzaya itirazının yanında borca, faize ve borcun fer'ilerine itiraz ettiği halde mahkemece anılan itirazlar yönünden inceleme yapılmaması ve olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Aynı Kanun'un 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi gerektiği, aynı maddenin 2. fıkrasında da; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu ifade edilmiştir. Somut olayda, alacaklı tarafından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda, mahkemece incelenip karar verilen imzaya itiraz yanında takipte talep edilen faize, faiz oranına, faiz başlangıç tarihine ve borca da itiraz ettiği görülmektedir....

      Sayılı emsal içtihadında özetle;"Borçlu tarafından ödeme emri tebliğ tarihine göre beş gün içinde icra mahkemesine verilecek itiraz dilekçesiyle takibe konu senetle ilgili imza itirazıyla birlikte, imzaya itirazla çelişmeyen itiraz sebepleri de bildirilebilir (örneğin, zamanaşımı, yetki, derdestlik vb.). Buna karşılık borçlu, imza itirazıyla birlikte borcu ödediğini bildiremez. Çünkü imzaya itirazla ödeme itirazı birbiriyle çelişme halindedir.Somut olayda borçlu, itiraz dilekçesinde borcu kabul ederek ödeme iddiasında bulunduğuna göre artık geçerli bir imza itirazından bahsedilemeyeceğinden ödeme itirazını İİK'nun 169/a maddesinde sayılan belgelerden biri ile ispatlamalıdır." denilmiştir. Somut olayda, borçlular vekili itiraz dilekçesinde hem borcun ödendiğini hem de imzaya itiraz ettiklerini beyan etmiş ise de, anılan emsal içtihat gereğince imzaya yapılan itiraza itibar edilmemiştir....

      Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava dilekçesinde talep edilmediği halde müvekkili aleyhine tazminata ve para cezasına hükmedilmesinin dosya kapsamına aykırı olduğunu, ayrıca müvekkili kurumun resmi bir kurum olduğunu, imzaların sahte olmasının mümkün olmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yeterli ve elverişli olmadığını, takibe konu bononun tanzim tarihinin 2017 olduğunu, mukayese belgelerin ise 1998- 1999 yılına ait olduğunu, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 170. maddesi uyarınca açılmış kambiyo takibinde imzaya itiraz ve İİK' nun 169/a maddesi uyarınca açılmış faize itirazdır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo takibinde, imzaya, borca ve ferilerine itiraza ilişkindir. HMK. 'nun 266/1. Maddesinde, "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir...." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama sonucu faiz ve ferilere itiraz yönünden resen yapılan inceleme ile davacının faize ilişkin itirazların da reddedildiği ancak ulaşılan sonuç hukuki denetime elverişli ve usulüne uygun bir değerlendirme niteliğinde değildir. Dolayısıyla, ilk derece mahkemesince, faiz ve ferilere itiraz bakımından talep edilebilecek tutarın tespitini teminen bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek, HMK 'nun 281....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo takibinde, imzaya, borca ve ferilerine itiraza ilişkindir. HMK. 'nun 266/1. Maddesinde, "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir...." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama sonucu faiz ve ferilere itiraz yönünden resen yapılan inceleme ile davacının faize ilişkin itirazların da reddedildiği ancak ulaşılan sonuç hukuki denetime elverişli ve usulüne uygun bir değerlendirme niteliğinde değildir. Dolayısıyla, ilk derece mahkemesince, faiz ve ferilere itiraz bakımından talep edilebilecek tutarın tespitini teminen bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek, HMK 'nun 281....

      Davalı vekili cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarla birlikte davacı tarafından sadece bir adet senetteki imzaya itiraz edildiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Tüm dosya kapsamına göre; dava dilekçesi incelendiğinde davacı tarafından 07431 numaralı senetteki imzaya itiraz edildiği, sair senetler yönünden borca ve ferilerine itiraz edildiği halde, mahkemece 07431 numaralı senet üzerinde imza incelemesi yapılmasına rağmen takibin tümü yönünden imzaya itirazın kabulü ile İİK 170/3 maddesi gereğince takibin durdurulmasına yönelik verilen karar isabetsizdir....

      Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlunun İcra Mahkemesi'ne başvurusunda;imzaya,borca ve faize itiraz ettiği,ilk derece mahkemesince borçlunun duruşmada imzanın kendisine ait olduğunu beyan ettiği, faize itirazının da yerinde olmadığını belirterek davanın reddi ile imzaya itirazında haksız olan davacının takip konusu alacağın %10'u oranında adli para cezasına mahkumiyetine dair hüküm kurulduğu, borçlu tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine ve Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmaktadır...

        UYAP Entegrasyonu