Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dairemizin 30/12/2021 tarih, 2021/2781 esas ve 2021/3568 karar sayılı kararı ile; davacı/borçlu vekilinin dava dilekçesinde bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya, borca, işlemiş faize ve faiz oranına itiraz ettiği, mahkemece öncelikle imzaya itiraz yönünden inceleme yapılıp bilirkişi raporlarına göre imzaya itirazın reddine, tazminata ve para cezasına karar verildiği, HMK'nun 297/2. maddesi uyarınca taleplerin her biri hakkında bir karar verilmesi, hükmün sonuç kısmında her bir talep için verdiği kararı açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği, mahkemece öncelikle davacının imzaya itirazının incelenmesi yerinde ise de; imzaya itirazın reddine karar verilmesi durumunda davacının borca, faize, faiz oranına yönelik itirazları incelenerek ve takipte yabancı para alacağı talep edildiği de gözetilerek, takip dayanağı bononun vade tarihi olan 26/08/2019 ve takip tarihi olan 12/09/2019 tarihlerinde kamu bankaları olan...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/12/2021 NUMARASI : 2021/651 ESAS - 2021/906 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA : Davacı alacaklı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 25 İcra Müdürlüğü'nün 2021/9587 esas sayılı dosyasında tahliye taahhüdüne dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından borca itiraz edildiğini, ancak bunun bir ödeme emri değil tahliye emri olduğunu ve örnek 14 takipte borca itiraz edilemeyeceğini, kira sözleşmesi ve tahliye taahhüdündeki imzaya açıkça itiraz edilmediğini, kira sözleşmesinin uzatıldığına ve yenilendiğine ilişkin bir itirazın da bulunmadığını belirterek davanın kabulü ile borçlunun itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir....

Dairemizin 17/12/2021 tarih, 2021/1002 esas ve 2021/3085 karar sayılı kararı ile; HMK'nun 297/2. maddesi uyarınca hakim taleplerin her biri hakkında bir karar vermek ve hükmün sonuç kısmında her bir talep için verdiği kararı açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermek zorunda olduğu, somut olayda; davacının süresinde açtığı davada yetkiye, imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ettiği, Mahkemece HMK'nın 297/2. maddesine aykırı olarak yalnızca davacının yetkiye ve imzaya itirazı değerlendirilerek davanın reddine karar verildiği, davacının borca ve fer'ilerine itirazı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- a-6 maddesi gereğince kabulüne, eksik inceleme ile verilen Mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....

Davaya konu icra doyası celp edilerek incelenmiştir. ----- icra dosyası incelendiğinde, --------- ihtarname masrafı olmak üzere toplam ---- alacak üzerinden takip başlatıldığı; ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiği, borçlulardan---- tarihinde borca, faize, ferilerine, ayrıca imzaya itiraz ettiği; ------ borca, faize, ferilere ve ayrıca yetkiye itiraz ettiği görülmüştür. Banka vekilinin talebi üzerine dosya----- icra dairelerine gönderilmiş;---- sayılı takip dosyasında ödeme emri ---- tarihinde, ------tarihinde tebliğ edilmiştir. Her üç borçlunun da ----- tarihinde borca, faize, ferilerine itiraz ettiği,------ ayrıca imzaya itiraz ettiği görülmüştür. ----icra müdürlüklerinin kapatılması ile takibe ------ sayılı dosya üzerinden devam edilmiştir. Taraf teşkili sağlanmış; esasa geçilmiştir....

    Davalı borçlu icra takibinde dayanılan kira sözleşmesi altındaki imzaya açıkça itiraz etmemiştir. Davalı kira sözleşmesi altındaki imzaya karşı çıkmadığı ve kiracılığı kabul ettiğine göre kira ilişkisinin varlığı kesinleşmiştir. İtiraz dilekçesi ile imzaya itiraz hakkının saklı tutulması imzaya itiraz edildiği anlamına gelmeyeceği gibi, imzaya itiraz hakkının saklı tutulduğuna dair ibarenin itiraz dilekçesine sonradan eklendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda takipte dayanılan 20.01.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesi hükümlerine göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken mahkemece, davacının dayandığı kira sözleşmesinin taraflar arasında ihtilaflı olduğu, uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.'...

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilinin süresi içerisinde senetlerdeki imzaya, borca, faize ve ferilerine itiraz ettiğini, imzaların müvekkiline ait olmadığını, İlk Derece Mahkemesine bilirkişi tarafından sunulan raporun hatalı olduğunu, senetlerdeki imzaların kendisine ait olmadığını ve bu nedenle dosyanın ATK' ya gönderilmesini talep ettiğini, ancak İlk Derece Mahkemesinin müvekkilinin bu itirazlarını değerlendirmeden sadece faiz incelemesi için dosyayı ek rapor aldırılmak üzere dosyayı bilirkişiye gönderdiğini, 12. 07.2021 tarihli bilirkişi raporunda sadece faize yönelik hesaplama yapılmış olup müvekkilinin asıl itirazı olan imzaya itiraz hususunun değerlendirilmediğini, İlk Derece Mahkemesince bilirkişi raporuna yönelik itirazlarının değerlendirilmediğini, müvekkilinin abisinin söz konusu icra takibine itiraz ettiğini ve İstanbul 18....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/07/2023 NUMARASI : 2022/531 ESAS 2023/335 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı dava dilekçesinde; Konya 5. İcra Müdürlüğünün 2022/9167 Esas sayılı dosyası ile aleyhine başlatılan senetli icra takibinde imza kendisine ait olmadığını, tebligatı 13/10/2022 tarihinde tebellüğ ettiğini, takibe, borca, imzaya, faize ve tüm ferilerine açıkça itiraz ettiğini belirtmiştir....

      İcra Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Borca İtiraz Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emri tebliği üzerine adı geçenin yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, Ümraniye İcra Dairelerinin yetkili olduğunu belirterek İstanbul İcra Dairesinin yetkisine, imzaya ve faize itiraz ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda Mahkemece öncelikle borçlunun icra dairesinin yetkisine itirazı hakkında bir karar verilmesi, yetki itirazının yerinde görülmemesi halinde diğer itiraz nedenleri değerlendirilmesi gerekirken, yetki itirazı konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmeksizin yargılamanın sürdürülerek, sonuçlandırılması ve yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, İnegöl İcra Dairesinin 2019/3673 esas sayılı dosyasında alacaklının yetkili hamil olmadığına ve dayanak belge eklenmediğine ilişkin şikayet ile yetkiye, imzaya, borca ve faize itiraza ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Davacı tarafça,alacaklının yetkili hamil olmadığına ilişkin şikayet ile yetkiye, imzaya, borca ve ferilerine itiraz edildiği halde halde mahkemece, her bir talep ile ilgili olarak değerlendirme yapılarak olumlu ya da olumsuz hüküm kurulmamıştır....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo takibinde, imzaya, borca ve ferilerine itiraza ilişkindir. HMK. 'nun 266/1. Maddesinde, "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir...." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama sonucu faiz ve ferilere itiraz yönünden resen yapılan inceleme ile davacının faize ilişkin itirazların da reddedildiği ancak ulaşılan sonuç hukuki denetime elverişli ve usulüne uygun bir değerlendirme niteliğinde değildir. Dolayısıyla, ilk derece mahkemesince, faiz ve ferilere itiraz bakımından talep edilebilecek tutarın tespitini teminen bilirkişi incelemesi yaptırılması, bilirkişi raporunun taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek, HMK 'nun 281....

        UYAP Entegrasyonu