Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Süre tutum dilekçesinde herhangi bir istinaf sebep ve gerekçesi gösterilmediğinden karar yalnızca kamu düzenine aykırılık yönünden incelenecektir. Kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, davacı/borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının imzaya ve borca itirazlarının reddedildiğini, bu durumda imzaya itiraz için %20, borca itiraz için % 20 oranında ayrı ayrı tazminata karar verilmesi gerekirken müvekkili lehine tazminata hükmedilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve lehlerine tazminata hükmedilmesini talep etmiş ise de İİK'nın 168, 169 ve 170. maddelerine dayalı açılan imzaya ve borca itiraz davalarında borçlu aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için, davanın esas yönünden reddi yanında takibin borçlunun isteği üzerine icra mahkemesince durdurulmuş olması zorunludur....

bu senedin altındaki imza ile halihazırdaki yargılama konusu senetteki imzaların açık ve net bir şekilde tutarlı olduğu ve davacıya ait olduğunun anlaşılacağını, müvekkilinin böyle bir borcu kabul etmediğini, böyle bir borcunun olmadığını beyan ettiğini, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize ve diğer tüm fer'ilere açıkça itiraz ettiğini, davacının, borçlu olmadığını belirtmekle birlikte bunu ispatlayacak herhangi bir belge, delil sunamadığını, icra takibinin dayanağı senedin, kambiyo senedi olup borçlunun işbu bonunun altındaki imzayı "ayrıca ve açıkça" reddetmediği için bu takip yönünden senetteki imzasını kabul etmiş sayılacağını, bu durumda davacının İİK.nun 68/1. maddesinde sayılan ve kendisine takibin iptali olanağını sağlayan belgelerle borçlu olmadığını ispatlaması gerektiğini, aksi takdirde takip dayanağının altındaki imzaya "ayrıca ve açıkça'' itiraz edilmediği için aleyhlerine kesin delil olarak değerlendirilip davanın reddine karar verilmesi...

Hanife Sayar'a ait olmadığını, müvekkillerinin takip alacaklısına da herhangi bir borcu olmadığını, bu sebeple başlatılmış olan takipte borca, imzaya, faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz ettiklerini belirterek; takibin iptali ile kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve alacağın %10'u oranında para cezasına mahkum edilmesini istemiştir....

Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu tarafından; kira sözleşmesi olarak sunulan sözleşme fotokopi sayfasında herhangi bir imza olmadığı, fotokopi belgede kiranın 20.000 TL olduğu diğer sayfalarda ise imza olmasına rağmen kira bedeline ilişkin hiçbir hüküm olmadığı, şayet alacaklı, sözleşmeyi bu haliyle takibe dayanak yapmış ise takipte asıl kira alacağını 31.600 TL olarak hesaplanmasının hatalı olduğu, kira bedeli tespitine ilişkin derdest davanın mevcut olduğu, bu nedenle borca faize ve ferilerine itiraz ettiklerini belirtilerek takibe süresi içinde itiraz edilmiştir. Davalı, kira sözleşmesinin ilk sayfasında imza olmadığını belirtmiş sonraki sayfalardaki imzaya itiraz etmemiş olduğundan, takibe konu kira bedeline ve kiracılık ilişkisine açıkça itiraz etmediğinden takipteki kiracılık ilişkisi kesinleşmiştir. Sözleşmenin 6. maddesinde kira bedellerinin artırılacağının belirtildiği ve artışların bu maddeye uygun olarak yapıldığı görülmektedir....

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/765 KARAR NO : 2021/1911 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/03/2021 NUMARASI : 2020/515 ESAS, 2021/165 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından Elazığ 3. İcra Müdürlüğünün 2017/6304 esas sayılı dosyası ile hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, takibe dayanak yapılan senetteki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek borca, takibe, imzaya ve faize itirazının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Alacaklı lehdar tarafından, keşideci Nihal Modaevi ve Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şirketinin tek imza ile keşide ettiği çeke dayalı olarak, TTK'nın 678. maddesi uyarınca keşide tarihinde keşideci şirketin müşterek imza ile temsil edildiği halde, tek imza ile çek düzenlediğinden imzasından şahsen sorumlu olduğunu belirterek şirket yetkilisi gerçek kişi hakkında başlattığı takibe, borçlunun imzaya ve borca itirazı üzerine dosyada imzaya itiraza yönelik bilirkişi incelemesi yapıldığı ve imzanın davacının eli ürünü olmadığı tespit edilmekle birlikte, ilk derece mahkemesince takibin şirkete yönelik olduğu yanılgısına düşülmek suretiyle itiraz şirketin borca itirazı olarak değerlendirilmek suretiyle davanın kabulü cihetine gidilmiştir. Oysa, takip şirkete yönelik olmayıp, borçlu şirket yetkilisinin şahsına karşı başlatılmıştır....

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, müvekkillerine murisin ölümü üzerine ödeme emri gönderildiği, ödeme emrinde beş gün içinde imza ve borca itirazda bulunulabileceği belirtildiği için imzaya itirazda bulundukları, deliller toplanmadan karar verildiği, ayrıca müvekkilleri aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin de yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip kesinleştikten sonra ölen borçlunun mirasçıları tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Somut olayda alacaklı vekilinin, takipten sonra ölen borçlunun mirasçılarına takibi yönelttiği anlaşılmış olup, İİK'nın 53. maddesi gereğince mirasçılar hakkındaki takip, ilk takibin devamından ibaret bulunduğu için mirasçılara ödeme emri çıkarılmasına gerek yoktur....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2022/116 ESAS 2022/648 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının müvekkili hakkında Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün 2022/10807 Esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, ödeme emrinin müvekkiline 25/02/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir ticaretten ya da iptali gereken takibe konu kambiyo evrakından kaynaklı herhangi bir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin böyle bir evraka imza atmadığını, takip konusu çekteki imza ile kaşenin kesinlikle müvekkiline ait olmadığını, müvekkiline ait olmayan imza ve kaşe ile takip alacaklısı gözüken şahıs hakkında ve buna sebebiyet...

İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, imzaya itirazın, yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Borçlunun iddiası, İİK'nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olup, yasal süresi içerisindeki itirazında takip konusu çekteki imzasına açıkça itirazda bulunmamıştır. Yargılama sırasında 26.04.2016 tarihli celsede ileri sürdüğü imza itirazı ise İİK'nun 168/4. maddesi uyarınca yasada öngörülen beş günlük süreden sonra yapıldığından imza itirazı geçerli değildir. O halde, mahkemece, borçlunun borca itirazı incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken, imzaya itirazı incelenerek alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm tesisi isabetsizdir....

    direkt olarak muhtara tebliğ edildiğini, bu tebligattan müvekkilinin 03/07/2020 tarihinde haberdar olduğunu, söz konusu tebligatın usul ve yasaya aykırı olduğunu, takibin 2 adet senede dayalı olarak yapıldığını, bu senetlerden 15/12/2019 vade tarihli olan senetteki imza ve yazıların müvekkiline ait olmaması nedeniyle borca, imzaya ve ferilerine itiraz ettiklerini, 01/01/2020 vade tarihli olan senedin ise bedel kısmında ''DEPO-NAKTEN'' ahzolunmuştur ibaresi yer aldığından kambiyo senedi vasfına haiz olmadığını, teminat amacıyla düzenlendiğini belirterek takibin durdurulmasına, haciz konulmuş ise kaldırılmasına, takibin ve ödeme emrinin iptaline, davalıdan %20 tazminat alınmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    UYAP Entegrasyonu