Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payının takdir edilen karşılığının artırılması ve ipotek şerhinin terkini istemine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 5.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 20.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Davanın KABULÜ ile; Mersin ili, Yenişehir ilçesi, Çiftlik mah, 8775 ada, 7 parsel sayılı taşınmaz üzerine konulan İPOTEĞİN KALDIRILMASINA, talep halinde 33.020,00 TL ipotek bedelinin hisseleri oranında davalılara ödenmesine, yönelik karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Mülkiyet Hakkına Dayalı İmar İpoteğinin Kaldırılması istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 4....

    -ETL bedelli kanuni ipotek bedelinin 49.955,40.-TL'ye yükseltilmesine, bu miktarın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacılara İzmir 6. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 21/08/2019 gün, 2019/1051- 1110 Esas ve Karar sayılı mirasçılık belgesindeki payları oranında ödenmesine, belirlenen ipotek bedeli ödendiğinde, tapu kaydındaki ipoteğin fekkine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacağın zamanaşımına uğradığını, davada 10 yıllık genel zaman aşımı süresi yıllar önce dolduğunu, dava konusu taşınmaza fahiş bedel belirlendiğini, emsalin uygun olmadığını ileri sürmüştür. GEREKÇE: Davalı vekilinin istinaf itirazları ve HMK’nın 355. maddesi doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda; Dava, 2981 sayılı Yasa uyarınca yapılan imar-ıslah uygulaması sırasında ipoteğe dönüşen pay karşılığının artırılması istemine ilişkindir....

    GEREKÇE VE DEĞERLENDİRME: Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri, istinaf sebepleriyle bağlılık ve kamu düzeni ilkesi de dikkate alındığında; Arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak suretiyle tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınıp dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılmasına karar verilmesinde usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüşen davacı payına takdir edilen bedelin artırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesinin 5. Hukuk Dairesince istinaf isteminin kabulü ile HMK'nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kaldırılmak suretiyle esas hakkında yeniden karar verilmesine dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R - Dava, imar uygulaması sırasında bedele dönüşen davacı payına takdir edilen bedelin artırılması istemine ilişkindir.İlk derece mahkemesince feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı vekilince yapılan istinaf başvuru talebinin ...Bölge Adliye Mahkemesi 5....

      Davalı ..., imar uygulaması sonucu konulan ipoteğin bedelinin ödendiğinde kaldırılmasına itirazının bulunmadığını söylemiş, diğer davalılar savunma yapmamışlardır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılar temyiz etmiştir. Dava, ipotek şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. Somut olayda, davacıya ait 115 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydından “(B), ipotek: 06.11.1991 tarihli, birinci dereceden, 9YKrş. bedelli faizsiz ve (C), ipotek: 06.11.1991 tarihli, birinci dereceden, 76,50 YKrş. bedelli faizsiz davalılar yararına” kanuni ipotek şerhi bulunduğu anlaşılmaktadır. İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2013/5109 e sayılı dosyasıyla talepte bulunulduğunu ve ipotek bedelinin faiziyle birlikte dosyaya depo edildiğini, davalı tarafça icra dosyasında ipotek bedelinin güncellenerek ödenmesi talep edilmiş ise de bu talebin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalı ipotek alacaklısı Darülaceze Başkanlığı bir kamu kurumu olup herhangi bir kamu kurumunun kendisi hakkında yapılan bir işlemden haberdar olmamasının düşünülemeyeceğini, davanın kaynağının 2981 sayılı Yasaya göre yapılan imar uygulamasından aldığını, imar uygulamasından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlar da dahil olmak üzere her türlü alacak veya bedel ipotek veya uygulama tarihinden kanuni faiz uygulanmak suretiyle güncelenerek ödeneceğini, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile Gaziosmanpaşa 5....

          Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza imar uygulamasının tapuya tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi kabul edilerek emsal karşılaştırması yapılmak sureti ile tespit edilen ipotek bedelinin Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihine güncellenerek ipotek bedelinin artırılması usul ve kanuna uygun olduğu gibi, işbu davada uzlaşma dava şartının bulunmadığı, 07.09.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) eklenen gecici 12 nci maddesi ile yapılan değişiklik ve Anayasa Mahkemesinin 16.11.2017 tarihli ve 2016/195 Esas, 2017/158 Karar sayılı kararı gereğince maktu vekâlet ücretine hükmedilmesinde ve faizin dava tarihinden itibaren işletilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine...

            İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 153 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemece verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: İpotek borçlusu tarafından kendi taşınmazı üzerine konulan ipotek bedelinin icra dosyasına yatırdığını konulan ipoteğin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ipotek bedelinin yatırıldığında alacaklı namına hıfsına, ipoteğin kaldırılmasına karar verilmîştir. İpotek alacaklısı temyiz dilekçesinde, söz konusu ipoteğin İmar Kanunu uyarınca konulduğunu, ipotek bedeli arttırımı davası açtığını ileri sürmüş, ipotek borçlusu vekilinin 11.04.2005 tarihli İcra Müdürlüğüne hitaben verdiği dilekçesinde, ipoteğin İmar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca konulduğunu belirttiği görülmüştür....

              ipoteğinden kaynaklandığını, doğrudan dava konusu taşınmazda mevcut imar ipoteği şerhinin verdiği imkan dahilinde işbu davanın açıldığını, üstelik müvekkillerinin alacağının, tamamen dava konusu taşınmazın esası ile ilgili olduğunu, taraflar arasında ticari bir alışverişten kaynaklanan ilişkinin olmadığını, taraflardan birinin diğerinden borç almadığını ve taraflar arasındaki hukuki ihtilafın merkezinde dava konusu taşınmazdaki imar ipoteği şerhinin bulunduğunun yadsınamaz bir gerçek olduğunu, zira, dava sonucunda müvekkillerine rayiç ipotek bedelinin faiziyle birlikte ödenmesini takiben, imar ipoteğinin kaldırılmasının gerekeceğini, mahkemenin istinaf ettikleri ara kararındaki düşünceye göre; müvekkillerine imar ipotek bedelinin davalı tarafça ödenmesine rağmen imar ipoteğinin kaldırılmasına da gerek olmaması gerektiğini, halbuki dava dilekçesine ek olarak sundukları kesinleşmiş mahkeme kararlarından görüleceği üzere, güncel imar ipotek bedellerinin ödenmesi halinde imar ipoteğinin de...

              UYAP Entegrasyonu