WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında, davacıya ait taşınmazdan yasal oranın üzerinde imar düzenleme ortaklık payı kesildiği ve davacıya eksik hisse verildiği iddiası ile açılan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve davacıya ait yapı ve ağaçların imar uygulaması sırasında başkası adına tapulu taşınmaz üzerinde kalması nedeniyle bedellerinin tahsili davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 26.02.2013 gün ve 2012/19382 Esas - 2013/3097 Karar sayılı ilama karşı davalılardan ... vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup gereği görüşülüp düşünüldü: -K A R A R- Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay kararında yazılı gerekçelere göre karar düzeltme isteği HUMK'nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden...

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında fazla kesilen dop payı nedeniyle tazminat davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 22/11/2016 günü taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, imar uygulaması sırasında fazla kesilen dop payı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre davanın husumetten reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 04/12/2013 NUMARASI : 2013/93-2013/602 Taraflar arasındaki imar uygulaması nedeniyle yerinde korunamayan bina bedelinin tahsili ve manevi tazminat davasının reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 13.11.2014 gün ve 2014/9298 Esas - 2014/26020 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: -K A R A R- Dava, imar uygulaması nedeniyle yerinde korunamayan bina bedelinin tahsili ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davaya bakmanın idari yargının görevi dahilinde bulunduğundan bahisle dava dilekçesini reddine dair verilen hüküm, Dairemizce bozulmuş, bu karara karşı davalı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....

        Ancak eldeki dava terditli olarak açılmış ve davacı tapu iptal ve tescil olmazsa satış dışı kalan bölüm yönünden tazminat isteğinde de bulunmuştur. Hâl böyle olunca, davacının tazminat istemi yönünden davanın değerlendirilmesi gerekirse (ana parselin imar uygulamasına tabi tutulması nedeniyle artık kamulaştırılamayacağı da gözetilerek) tarafların ana parseldeki hakları ile, oluşan imar durumuna göre haklarının ne olacağının oranlama yolu ile hesaplanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin ise kabulü ile 140.725,00 TL’nin davalıdan alınmasına karar verilmiştir....

          SAVUNMA: Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat istemi olmadığını, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebinin 16/05/1956 tarihli 1/6 sayılı YİBK'na dayandığını, bu YİBK kararı ile tazminat karşılığında el atılan kısım karşılığı taşınmazın müvekkili idare lehine tescilinin kabul edildiğini, davanın hatalı yargı yolunda açıldığını, aynı zamanda davanın husumet yokluğu nedeniyle de reddi gerektiğini, davacıya imar uygulamasına esas alınan payın mı yoksa tapu kaydında belirtilen payın mı doğru olduğunun anlaşılması için gerçek payının tespiti gerektiğini, davacının iddia ettiği zararın tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklandığı dikkate alınarak işbu davada öncelikle Karşıyaka Tapu Sicil Müdürlüğünün davaya dahil edilmesi gerektiğini belirterek öncelikle işbu davanın mahkemenin 2016/481 Esas sayılı dava ile birleştirilmesine ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

          Y A R G I T A Y K A R A R I Dava konusu 682, 683 ve 1983 parsel sayılı taşınmazların 3194 sayılı İmar Kanunu 18.madde uygulaması yapılarak yeni parseller oluşturulduğu anlaşıldığından söz konusu taşınmazların bulundukları imar adası itibarıyla İmar Kanunu 18. madde uygulaması sırasında yüzde kaç oranında düzenleme ortaklık payı kesilmesine karar verildiği, dava konusu taşınmazların bulundukları imar adaları dikkate alınarak her imar adasına ilişkin adada yer alan tüm taşınmazlardan aynı oranda düzenleme ortaklık payı kesilip kesilmediği, taşınmazların bulunduğu her imar adasında yer alan tüm parsellere ait imar uygulama evrakı ve şuyulandırma cetvellerinin ada bazında toplu olarak bildirilmesi hususları ilgili belediye başkanlığından sorularak alınacak cevap yazılarının ve belgelerinin dosyaya konulmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Ç.. 1/2 oranında paydaş iken payının 07.02.1990 tarihinde yapılan imar uygulaması ile 5578 ada 1 ve 5561 ada 1 parsellere gittiği, A.. Ç..'in her iki imar parselindeki payını 15.02.1996 tarihinde ... Belediyesi'ne bağış yoluyla temlik ettiği ve 20.9.2006 tarihinde ölen A.. Ç..'in, eşi F.. ve çocukları M.., M.. ve A..'yi mirasçı olarak bıraktığı, davalı Şirketin ise 21.12.1990 tarihinde A.. Ç.. ve B.. Ç.. tarafından kurulduğu, bu arada taşınmazların 15.12.1998 tarihinde ikinci kez imar uygulaması görerek 12731 ada 1 ve 12732 ada 1 parsellere gittiği, davacı H.. H.. P.. mirasçıları ve davalı ......

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, davacının kayden malik olduğu taşınmazlarda davalı ... tarafından yapılan imar uygulaması sonucu dağıtım cetvellerine göre; iki adet taşınmazının, 9 adet imar parseline hisseli olarak dağıtıldığının görüldüğünü ve böylece davacının zarara uğratıldığını ileri sürerek, davacıya aynı yerinden müstakil imar parseli verilmesi, imar uygulaması kesinleşmişse, terditli olarak tazminata hükmedilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, ön inceleme aşamasında “davaya bakma görevinin idari yargıya ait olup, yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle dava şartı noksanlığının bulunduğu” gerekçesiyle “davanın usulden reddine” karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Yukarıda açıklanan ayrıcalıklar ile bir kimse kendi taşınmazı üzerine mütemmim cüz (ayrılmaz parça) niteliğinde yapı inşa etmiş, imar uygulaması sonucu bu yer üçüncü kişiye ait imar parseli içerisinde kalmış ise, imar parseli malikine karşı bedelinin ödenmesi kaydı ile yapı sahibini koruma zorunluluğu duyulmuştur.Somut olayda; davacıya ait taşınmazın bir bölümünün imar uygulaması sonrasında davalıya ait 7653 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinde kaldığı ve davalı tarafından davacıya yapı bedeli ödenmeksizin taşınmazın yıkıldığı sabittir. Yukarıda açıklanan 3194 sayılı İmar Kanununun 18/9. maddesine göre, bir yapının birden fazla imar parseli içinde bırakılması durumunda yapı sahibinin, yapı bedeli kendisine ödenene kadar yapıyı kullanmak hakkı bulunmakla beraber, kiralamak hakkı bulunmamaktadır. Mahkemece, davalı tarafından yıkılan binanın kaim değeri dışında kira kaybına da hükmedilmesi doğru değildir....

                  Hukuk Dairesince yapılan incelemede ise; her ne kadar davacı tarafça imar uygulamasından önce kök taşınmaza davalı idarece kamulaştırmasız el atıldığından bahisle uğranılan zararların tazmini için iş bu dava açılmışsa da, diğer hissedarlar tarafından aynı talep ile açılan davada verilen hükmün tapu kütüğüne tescil edilmediği, taşınmazdan yola terk işlemi yapılmadığı, taşınmazın ilk tesis edildiği yüzölçümü ile imar uygulamasına girdiği ve sadece imar uygulaması nedeniyle taşınmazdan DOP kesildiği, diğer hissedarlar tarafından açılan davada verilen tazminat hükmünün buna rağmen icra edilmiş olması halinde terk işlemi gerçekleşmediğinden dava dışı hissedarların da ilgili idare aleyhine sebepsiz zenginleşecekleri, taşınmazın ilk tesis edildiği alan itibarıyla imar uygulamasına girmesi nedeniyle davacının kamulaştırmasız el atma hükümlerine göre tazminat talep edemeyeceği anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin hükmünün gerekçe bölümü düzeltilerek ,sonucu itibariyle...

                    UYAP Entegrasyonu