Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davacının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi davadan açıkça feragat etmedikçe anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak boşanma davasının çekişmeli boşanma davası olarak sürdürülüp gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 25.06.2018 (Pzt.)...
Davalı erkek vekili; davanın çekişmeli boşanma davasına dönüştürülmesi gerektiğine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava anlaşmalı boşanma istemine ilişkindir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, eşlerin bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir. Böyle bir durumda, davaya “çekişmeli boşanma” (TMK md.166/1,2) olarak devam edilmesi, buna bağlı olarak da mahkemece, taraflara iddia ve savunmalarının dayanağı bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini içeren beyan ile iddia ve savunmanın dayanağı olarak ileri sürülen her bir vakıanın ispatını sağlayacak delillerini sunmak ve dilekçelerin karşılıklı verilmesini sağlamak üzere süre verilip ön inceleme yapılarak tahkikata geçildikten sonra usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekmektedir....
Bu halde davacı kadının boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Açıklanan sebeple usulüne uygun şekilde gösterilen deliller toplanarak boşanma davasının çekişmeli boşanma davası olarak sürdürülüp gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....
Taraflar hakim tarafından bizzat dinlenmemişler, mahkemece 01.04.2015 tarihli ön inceleme duruşmasında, davacı vekilinin "dava dilekçesini tekrar ettiğine" ilişkin beyanı, davalının da celse arasında gönderdiği dilekçesindeki "davayı kabul ettiğine" ilişkin açıklaması yeterli görülerek, aynı oturumda boşanma kararı verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi şartlarının gerçekleşmemesi halinde davaya çekişmeli boşanma davası olarak (TMK m. 166/1) devam edilerek dilekçe teatilerinin yapılarak ön inceleme duruşması ile çekişmeli vakıalar belirlenip, gösterdikleri takdirde taraf delilleri toplanmadan eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İşbu davanın anlaşmalı boşanma davası olarak açıldığı, ancak davacının 11/05/2022 tarihli celsede davalı ile anlaşma sağlayamadığını beyanla çekişmeli boşanma davası açacağını söylediği, bu durumda davacıya davasını şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olarak sürdürmek hususunda açıklayıcı beyanda bulunmak üzere süre verilmesi, dilekçe sunulmadığı taktirde davanın reddine karar verilmesi gerekirken anlaşmalı boşanma şartları gerçekleşmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi hatalı olmakla, davacının istinafının kabulü ile davalının sair istinaf sebepleri incelenmeksizin davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edilmek üzere davacıya imkan ve süre verildikten sonra sonucuna göre işlem yapılması gerektiğinden, HMK'nın 353/1- a-6 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ, davalının sair...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : İşbu davanın anlaşmalı boşanma davası olarak açıldığı, ancak davacının 11/05/2022 tarihli celsede davalı ile anlaşma sağlayamadığını beyanla çekişmeli boşanma davası açacağını söylediği, bu durumda davacıya davasını şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olarak sürdürmek hususunda açıklayıcı beyanda bulunmak üzere süre verilmesi, dilekçe sunulmadığı taktirde davanın reddine karar verilmesi gerekirken anlaşmalı boşanma şartları gerçekleşmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi hatalı olmakla, davacının istinafının kabulü ile davalının sair istinaf sebepleri incelenmeksizin davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edilmek üzere davacıya imkan ve süre verildikten sonra sonucuna göre işlem yapılması gerektiğinden, HMK'nın 353/1- a-6 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ, davalının sair...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Gemlik Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :04.09.2013 NUMARASI :Esas no:2012/858 Karar no:2013/832 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (koca) tarafından; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve velayete ilişkin düzenleme yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle anlaşmalı boşanma talebiyle açılmış olan davanın, çekişmeli boşanmaya dönüşmesi ve davanın çekişmeli boşanma olarak görülebilmesi için ıslaha lüzum bulunmamakta olup, mahkemenin hükmün gerekçesinde davacının boşanma talebini çekişmeli boşanmaya dönüştürmesinin ıslah olarak kabul edilmesi doğru değil ise de, bu hususun sonuca etkili bulunmamasına göre davalının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi usul...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına dayalı olarak açılan anlaşmalı boşanma davasının çekişmeli boşanma davasına döndüğü, davacının kendisine verilen kesin sürede, çekişmeli boşanma dilekçesi vermediği, sadece evlilik birliği içinde edinilen mallara ilişkin soyut bir talepte bulunduğu, davacı, kendisine verilen sürede boşanma talebine esas dayandığı vakıaları bildirmediği, dayanılmayan vakıalar yönünden davalı tarafa kusur yüklenerek karar verilmesi mümkün olmadığı, bu durumda ispatlanamayan davanın esastan reddine karar verilmesi gerekirken davanın, davacının dava dilekçesinde boşanmaya sebep gösterdiği olayları bildirmediği , bu şekilde dava şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi gereğince...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı ile evli oldukları dönemde davalının boşanma kararı aldığını, çekişmeli 2 numaralı bağımsız bölümdeki ½ payını devretmesi halinde, evliliğin devam edeceğini söylemesi üzerine anılan payı bedelsiz olarak davalıya devrettiğini, bu sırada taşınmazın 3.kişiye devredilmemesini kararlaştırdıklarını, ne var ki temlikten sonra davalının boşanma davası açtığını ve taşınmazdaki payını da devretmek istediğini belirterek kendisini tehdit ettiğini, davalının bağışlama hükümlerine aykırı hareket ettiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı, temlikin bağış yolu ile yapılmadığını, davacı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, anlaşma protkolüne göre davacının çekişmeli taşınmazdaki tüm hak ve hisselerinden feragat ettiğini ve iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Savunma hakkı ihlal edilmiştir. 4-Dilekçeler teatisi yapılmamıştır. 5-Çekişmeli boşanma davasına uygun olarak ön inceleme yapılarak tarafların anlaşıp anlaşamadıkları hususlar belirlenmemiştir (HMK.m.140/1). 6-Tahkikata geçildiği açıklanıp tahkikat için duruşma günü verilmemiştir. Sonuç olarak; Yerel mahkeme tahkikat işlemini ön inceleme sonucunda belirleyeceği çekişmeli vakılara göre yürütecektir. Bırakının "çekişmeli vakılar" belirlemeyi "hangi vakıaya" dahi dayandığını bile açıklamayan davacının boşanma davasını tahkikata geçerek sürdürme olanağı var mıdır? Yoktur. Ön inceleme kurallarını YOK SAYAN yerel mahkeme görüşüne katılabilmeme Hukuk Muhakemeleri Kanununun 33. madde hükmü izin vermemektedir....