Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca;Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetine ve itiraza ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. Maddesinde; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyle her yerde tebligat yapılması caizdir... şeklinde, Aynı kanunun 16. Maddesinde ise; "(Değişik madde: 19/03/2003- 4829 S.K./2. md.) Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır." şeklinde düzenleme bulunmaktadır....

Başvuru; ilamsız icra takibinde ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayetine ilişkindir. Ankara 29. İcra müdürlüğünün 2018/11480 esas sayılı takip dosyasında, alacaklı tarafından borçlu T1 aleyhine ilamsız takip yapıldığı, borçluya gönderilen ödeme emri tebliğinin iade edilmesi üzerine iade edilen adres ile mernis adresinin aynı olması nedeniyle TK 21/2 maddesine göre davacının Tınaztepe mahallesindeki adres kayıt sistemindeki adresine 17.10.2018 tarihinde tebligatın yapıldığı anlaşılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine eklenen ikinci fıkrasında, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. Muhatabın adresi, takip alacaklısı tarafından bildirilecek ve normal tebligat çıkarılacaktır. Bildirilen adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, tebligat, muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre çıkarılacaktır....

İcra Hukuk Mahkemesi'nce ise, kural olarak usulsüz tebligata ilişkin şikayetin, İİK’nın 16/1. maddesi uyarınca borçlunun tebligatın usulsüzlüğünden haberdar olduğu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde işlemi yapan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesine bildirilmesi gerektiği, esas icra dairesinin Gaziantep İcra Müdürlüğü’nün 2020/18344 Esas sayılı dosyası olduğu ve kıymet takdiri tebligatının da bu dosya üzerinden çıkarıldığı, dolayısıyla işlemi yapan icra müdürlüğü Gaziantep İcra Müdürlüğü olduğundan usulsüz tebligat şikayeti yönünden de davanın Gaziantep İcra Mahkemelerinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İcra İflas Kanunu’nun 128/a. maddesi gereğince kıymet takdirinin tebliğ edildiği ilgililer, raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde raporu düzenleten icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesinde şikayette bulunabilirler. Somut olayda; kıymet takdirinin, Mersin 3....

    , yine gönderilen ödeme emrinde İcra Müdürlüğünün mührüne de İcra Müdürünün imzasına da yer verilmediğini, ödeme emrinin iptali gerektiğini beyanla, şikayetlerinin ve gecikmiş itirazlarının kabulü ile icra takibinin durdurulmasına, usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emrinin tebliğ tarihinin 18.06.2020 olarak düzeltilmesine, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      Bu hükme göre, usulsüz bir tebligat, mutlaka geçersiz olmayıp, usulsüz tebligatı, muhatabının öğrenmesi halinde, bu öğrenme tarihi itibarı ile hüküm doğurur. Anılan maddeden kaynaklanan usulsüz tebligat şikayetinde bulunma hakkı ise, tebligatın muhatabına aittir. Tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususu, yalnızca ilgilisinin icra mahkemesi nezdinde İİK'nun 16/1. maddesi kapsamında yapacağı şikayet üzerine mahkemece incelenebilir. İcra mahkemesi, açıkça ileri sürülmedikçe tebligat usulsüzlüğünü re'sen nazara alamayacağı gibi, icra dairesi de, tebligatın usulsüz olduğunu belgeleyen icra mahkemesi tarafından verilmiş bir karar getirilmediği sürece, tebligatın usulsüz olduğunu kendiliğinden dikkate alamaz. Hal böyle olunca, icra dairesince; ödeme emri tebliğinin usulsüz yapıldığından bahisle, borçlunun takipten itiraz tarihinde haberdar olduğu kabul edilerek, takibin durdurulması yönünde işlem tesis edilmesi doğru değildir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1493 KARAR NO : 2021/796 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2019 NUMARASI : 2019/874 ESAS, 2019/1278 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİGAT ŞİKAYETİ KARAR : Bodrum 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/874 Esas, 2019/1278 Karar sayılı dosyasında verilen davanın reddi kararına karşı, davacı ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle, Bodrum 2. İcra Müdürlüğü'nün 2019/7466 Esas sayılı icra takip dosyasından gönderilen ödeme emrinin alacaklı olan eski eşi ile birlikte ikamet ettiği adrese gönderildiğini, alacaklı ile İzmir 9....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/12/2021 NUMARASI : 2021/563 ESAS - 2021/695 KARAR DAVA KONUSU : İlamsız İcra Takibinde Usulsüz Tebligat Şikayeti ve Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı T3 tarafından Karşıyaka 3....

        İcra Hukuk Mahkemesinin 15.11.2019 tarih ve 2019/954 esas 2019/1025 karar sayılı kararı ile davacının tebligat usulsüzlüğü şikayetinin kabulü ile tebliğ tarihinin 23.09.2019 olarak düzeltilmesine karar verildiği,davacı borçlunun aynı tarihte icra müdürlüğüne yapılmış borca itirazının bulunduğu yine mahkemenin 2019/954 sayılı takip dosyasında verilen ara karar gereğince 25.09.2019 tarihinde dosyaya teminat olarak 35.905 tl yatırıldığı görülmüştür. Yine 15.10.2019 tarihinde dosyaya 112.766.18 TL gelmiştir. Somut olayda haciz, şikayete konu ödeme emrinin tebliğ tarihine göre takibin kesinleşmesinden sonrasına ilişkindir. Ancak, usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle haczin geçerli olup olmayacağı, tebligat usulsüzlüğü şikayeti üzerine verilen kararın kesinleşmiş olmasına bağlıdır. Bu durumda tebligat usulsüzlüğüne ilişkin karar kesinleşmeden dosyaya yatan paranın iadesi istenemez....

        Usulüne uygun tebligat bulunmaması halinde, HMK'nun 33. maddesi gereği, hukuki tavsif hakime ait olacağından, borçlunun dilekçesinde gecikmiş itiraz isteminde bulunması ile bağlı kalınmaksızın, tebligatın usulsüzlüğü ve Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği, tebliğ tarihinin belirlenmesi yoluna gidilmelidir (HGK 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258E.-1991/344 K). Somut olayda, şikayetçi borçluya gönderilen ödeme emrinin yukarıda açıklanan sebeple usulsüz tebliğ edildiği, Orhan Mahallesi muhtarının düzenlediği "tebligat tutanağı" başlıklı tutanak içeriğine göre şikayetçi borçlunun usulsüz tebligatı 19/06/2018 tarihinde öğrendiği anlaşıldığından, mahkemece, davanın usulsüz tebligat şikayeti olarak nitelendirilmesi ve ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi isabetli olmuştur. Dairemizce yapılan yargılama neticesinde; şikayetçi borçlu vekilinin bildirdiği istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararda kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından Yargıtay 12....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''borçluya çıkartılan ödeme emri tebligatında muhatabın adresten ayrılmasının geçici mi olduğu, tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmediği hususlarının araştırılmamış olması nedeniyle ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle icra takip dosyasında borçluya 15/02/2021 tarihinden önce yapılmış usulüne uygun bir tebligat bulunmaması, Tebligat Kanunu'nun 32. Maddesinde muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edileceğinin düzenlenmesi karşısında borçluya yapılan ödeme emri tebliğ tarihinin 15/02/2021 olarak düzeltilmesine karar vermek gerekmiştir. İcra İflas Kanunu'nun 62. Maddesi gereğince ilamsız icra takibinde itiraz icra dairesine yapılır. İcra dairesi yerine Mahkememize yapılan itirazın Mahkememizce incelenmesi mümkün olmadığından davacının takibin iptaline dair talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

        UYAP Entegrasyonu