WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 168/4-5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya ve yetkiye itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusu, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte yetkiye, imzaya ve borca itiraz niteliğinde olup, takip şekli itibariyle tüm hususların yasal hak düşürücü süre içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürülmesi gerekmektedir. Somut olayda borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının incelenmesinde; "muhatabın çarşıda olması nedeniyle aynı adreste sürekli çalışan ... imzasına tebliğ edildiği" şerhi mevcuttur....

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 16.06.2014 tarih ve 2014/635 E.- 2014/691 K. sayılı kararının, itiraz tarihinden sonra borcun ödenmiş olduğunun bildirilmesinin, borçlunun usulsüz tebligata ilişkin şikayetini ve borca itirazını konusuz bırakmayacağı gerekçesiyle bozulduğu, icra mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, ödeme emrinin, borçlu şirkete, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 13. maddesi hükmüne uygun olarak tebliğ edildiği gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği görülmektedir. Somut olayda, alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçlu şirkete 29.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu şirketin ise, yasal süresi içerisinde 02.06.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. Bu haliyle, borçlunun usulsüz tebligata ilişkin şikayetinin incelenmesinin sonuca etkisi bulunmadığı anlaşılmaktadır....

      Borçlu vekilinin tebligat usulsüzlüğü şikayeti dışındaki diğer talepleri borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İİK' nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. İcra dairesi yerine, icra mahkemesine yapılan itiraz sonuç doğurmaz. O halde mahkemece borçlunun talebinin tebligat usulsüzlüğü yönünden kısmen kabulü gerekirken borca itiraz niteliğindeki diğer talepleri de kapsar şekilde tümden kabulü isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle , Küçükçekmece 2.İcra Müdürlüğü'nün 2020/9381 Esas sayılı icra takip dosyası başlatılan icra takibinde borçlulardan Mert Süleyman Kaan'a gönderilen ödeme emrinin, tebliğ mazbatasında adres olarak müvekkili şirketin adresinin yazılarak müvekkili şirketin adresine gönderildiğini, gelen ödeme emrinin müvekkili şirketteki bir çalışan tarafından sehven tebellüğ edildiğini, Mert Süleyman Kaan'ın adresinin tebligat yapılan adres olmadığını, tebliğin usulsüz olduğunu , ileri sürerek ödeme emrinin ve takibin iptaline, mahkeme aksi kanaatte ise usulsüz tebliği şikayetinin kabulü ile ödeme emrinin tebliğ tarihinin takip dosyasından haberdar oldukları tarih olan 25/09/2020 tarihi olarak düzeltilmesine, Küçükçekmece 2.İcra Müdürlüğü'nün 2020/9381 esas sayılı dosyasına süresinde borca, takibe, ödeme emrine, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği hususunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

        doğru olmadığını, takibe işletilen faiz türü, faiz hesabı ve oranının da fahiş olduğunu, işlemiş faize KDV ve ÖTV istenmesinin haksız olduğunu, ayrıca gecikme faizi, temerrüt faizi, kat öncesi işlemiş faiz türlerine ve faiz başlangıçları ve faiz oranlarına da ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, icra takibinde işletilen faizi kabul etmediklerini, icra takibi açılmadan müvekkilini temerrüde düşürecek hiçbir hukuki işlem olmadığını beyanla, davanın kabulüne, borca ve faize itiraz taleplerinin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

        İlk derece mahkemesi tarafından ''İcra dosyası kapsamından ve Posta ve Telgraf Teşkilatı A.Ş.nin 21.09.2020 tarihli cevabı yazısından davacılar T1 T5 ve T3 adına çıkartılan ödeme emri ekli tebligatların 13.02.2017 tarihinde bila tebliğ iade olduğu, dosya kapsamında bu borçlulara sonrasında çıkartılan ve tebliğ edilen herhangi bir ödeme emri tebligatı bulunmadığı görülmüştür. Bu durumda bu davacı borçlulara yapılmış herhangi bir ödeme emri tebligatı bulunmadığından ve haklarındaki takip kesinleşmediğinden usulsüz tebligat şikayeti bakımından hukuki yararları bulunmadığından şikayetin reddine karar vermek gerekmiştir....

        Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte usulsüz tebligat ve borca itiraz şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile; ... İcra Dairesi'nin 2021/77897 Esas sayılı dosyasında davacıya ödeme emri tebliğ işleminin iptali ile ödeme emri tebliğ tarihinin 06.12.2021 tarihi olarak tarihi olduğunun tespitine, davacının kambiyo senetlerine mahsus takibe ilişkin itiraz ve şikayetlerinin reddine karar verilmiştir. Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

          HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/3391 KARAR NO : 2022/2205 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NAZİLLİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/10/2021 NUMARASI : 2021/237 ESAS - 2021/306 KARAR DAVA KONUSU : İlamsız İcra Takibinde Usulsüz Tebligat Şikayeti Ve KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkili aleyhine Nazilli İcra Müdürlüğü'nün 2021/4931 Esas sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatının 24/08/2021 tarihinde usulsüz olarak tebliğ edildiğini, müvekkilinin icra takibinden ve ödeme emrinden 02/09/2021 tarihinde haberdar olabildiğinden bu tarihte icra takibine itiraz edildiğini ancak icra müdürlüğünce itiraz süresi dolmadan müvekkilinin taşınmazına, banka hesaplarına haciz işlemi...

          Borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazları ile birlikte usulsüz tebliğ şikayeti mevcut ise, usulsüz tebliğ şikayeti Mahkemece ön mesele olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olup olmadığı, şikayetin İİK'nın 16 ve TK'nın 32. maddeleri kapsamına göre süresinde yapılıp yapılmadığı tespit edildikten ve bu hususa gerekçede yer verildikten sonra borçlunun yetki, imza ve borca itirazlarının öğrenme tarihine göre yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülüp sürülmediği belirlenerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, davacıların ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dava dilekçesi özetinde, gerekçede ve hükümde yer verilmediği, usulsüz tebliğ şikayeti herhangi bir inceleme ve değerlendirmeye tabi tutulmaksızın doğrudan davacıların tüm itirazlarının süre yönünden reddi yönünde eksik inceleme ile isabetsiz şekilde yazılı şekilde hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır....

          Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti sebebiyle ve takip dayanağı senedin bono vasfında olmadığı iddiasına dayalı borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulsüz tebligat şikayeti bakımından kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü'nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun ve davacının ödeme emrine 13.08.2019 tarihinde muttali olduğunun tespitine, kambiyo vasfına yönelik şikayet bakımından davanın kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü''nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu