Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 18.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 21,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 3,15 TL'nin temyiz edenden alınmasına, 29.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 0,90 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 28.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının açıklanan nedenle kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 20.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          DAVA KONUSU : İlama Aykırılık Şikayeti KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklılar tarafından Giresun İcra Müdürlüğünün 2021/4923 Esas sayılı dosyası üzerinden ilamlı icra takibi başlatıldığını, takibin dayanak ilama aykırı olduğunu, zira dayanak ilamda hükmedilen tazminat bedeline dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına yönelik karar verildiğini, buna karşın alacaklı vekilince takip talebinde 6183 sayılı kanun uyarınca gecikme faizi talebinde bulunulmasının ilama aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalılar cevap dilekçesi sunmamış, davalılar vekili duruşmalardaki beyanında özetle davanın reddini istemiştir....

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ödeme emri tebliğ usulsüzlüğü şikayeti ile ilama aykırılık ve ilamın bölünmezliği ilkesi gereğince aynı ilama dayalı olarak birden fazla takip yapılamayacağı şikayetlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16. maddesi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile sair yasal mevzuat 3....

            Borçlunun şikayet nedenleri arasında haciz konulan 297 ada 31 nolu parselin fiilen belediye hizmet binası olduğundan 5393 sayılı Kanun'un 15/son maddesi gereğince haczedilemeyeceği şikayeti de bulunmakta olup Mahkemece bu şikayet sebebi değerlendirilerek şikayetin kabulüne karar verilmiştir....

              Dava, haczedilmezlik şikayeti ile istihkak davasına ilişkindir. 1-İstihkak davasının reddine ilişkin temyiz itirazları yönünden; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2-Haczedilmezlik şikayetine ilişkin temyiz itirazları yönünden ise; Davacı borçlu vekilinin İcra Mahkemesine başvurusu esnasında istihkak iddiasının yanısıra haczedilmezlik şikayetinde de bulunulmasına rağmen, Mahkemece, dava istihkak davası olarak nitelenerek ve bu nitelemeye uygun gerekçe oluşturularak, sadece istihkak davasının reddine karar verilmiş, haczedilmezlik talebi yönünden olumlu-olumsuz hüküm kurulmamıştır. Mahkemece anılan hususlar üzerinde durularak haczedilmezlik şikayeti usulüne uygun şekilde değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması için hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29,20 TL peşin harcın temyiz edene iadesine, 01.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Bilirkişi kısmi ödemenin alacaklının faiz hakkının doğumu tarihinden sonra yapıldığı nedeniyle, Borçlar Kanununun 84. maddesi gereğince, ödemeyi öncelikle faizden mahsup ederek, bakiye asıl alacağı ve faizi hesap etmiş, mahkemece, bu rapor esas alınarak sonuca gidilmiş, ancak borçlunun ilama aykırı olarak yargı gideri ve harç istendiği yolundaki şikayeti hakkında herhangi bir inceleme yapılmadan istemin tümden reddine karar verildiği görülmüştür. Borçlu vekili mahkeme kararının, icra emrinde ilama aykırı yargı gideri ve harç talebinin bulunduğu yönündeki şikayetlerinin reddine ilişkin kısmını temyiz etmiş ve lehlerine icra inkar tazminatı, vekalet ücreti ile yargı giderine hükmedilmemesi yönünden kararın bozulmasını istemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu