WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-TL asıl alacak ve işlemiş faizinin talep edildiğini, takibe dayanak olarak taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin gösterildiğini, karşı taraf itiraz dilekçesinde tehdit, ikrah v.b. hiçbir sebep ileri sürmediği, sadece borçlu olmadığını belirtmekle yetindiğini, bir yıllık hak düşümü süresi içinde sözleşmelerin iptali için herhangi bir dava açılmadığını, itiraz dilekçesinde ileri sürülmeyen hususların itirazın iptali davasında dile getirilmesinin mümkün olmadığını, taraflar arasında bir değil 2 adet sözleşme düzenlendiğini, 08.05.2017 tarihinde davanın tarafları ve tanık Mustafa ÖRGÜ arasında ek sözleşme imza edildiğini, mahkeme kararında bu sözleşmeye hiç yer verilmediğini, bu ek sözleşme savcılık şikayetine de konu edilmediği gibi ikrah yoluyla alındığına dair hiç bir iddianın dahi olmadığını, 08.05.2017 tarihli ek sözleşmede; “ … taraflar arasında hiçbir hak ve alacak yoktur....

İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 1- İlk derece mahkemesince ; dava korkutma ve muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil istemi olarak kabul edilerek, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, maddi vakıayı bildimek taraflara hukuki nitelendirme yaparak, olay çözümlemek hakime aittir. İddianın içeriğinden ve ileri sürülüş biçiminden davanın, ehliyetsizlik, korkutma ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil istemi olduğu açıktır. A-Bilindiği üzere, davranışlarının, eylem ve işlemlerinin sebep ve sonuçlarını anlayabilme, değerlendirebilme ve ayırt edebilme gücü bulunmayan bir kimsenin kendi iradesi ile hak kurabilme, borç altına girebilme ehliyetinden söz edilemez....

in hiçbir zaman İzmir'de ikamet etmediğini ve orada faaliyette bulunmadığını, davacı tarafından davalının ikametgah adresinin İzmir olarak gösterilmesinin davalının iyiniyetli üçüncü kişi olması sıfatının bertaraf edilmeye çalışıldığını gösterdiğini, dava dilekçesinin tebliğinin usulsüz olduğunu, davalı ...'in diğer davalılarla hiçbir nam altında ilişkisinin bulunmadığını, davalı ...'in emniyet ve savcılıktaki gerçeği yansıtmayan ifadelerine bağlı kalınarak, başkaca araştırma yapılmaksızın davalı ...'in yolsuz tescili bilen veya bilebilecek konumda olduğu sonucuna varıldığını, ceza yargılamasının sonucunun beklenmediğini, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, korkutma (ikrah) hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6098 s....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle tapu iptali ve tescil ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 506 ncı maddesi 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....

      ait olup hazinenin hiçbir hakkı olmadığını, taşınmazın müvekkilinin tasarrufu altında olduğunu, 137 ada 4, 8, 12 ve 18 parselde keşifte gösterecekleri kısmın tapu kaydının iptali ile yol olarak tesciline, 137 ada 4 ve 5 parselde zeminde gösterecekleri kısmın müvekkiline ait 7 parsele ilave edilmesine, 134 ada 12 parsel, 120 ada 120 ve 156 parsel sayılı taşınmazların ise müvekkili adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Dava, maruz kalınan ikrah ve korkutma nedenine dayalı iki ayrı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkindir. Davacı, gerek oğluna vekalet vermesinde, gerekse oğlunun vekaleten yaptığı sözleşmelerde ikraha maruz kalındığını ileri sürmektedir. Mahkemece, yalnızca bu maddi vaka üzerinden ikraha kimin maruz kaldığı dikkate alınarak husumet yokluğu kanaatine varılmıştır. Ne var ki dava konusu husus sözleşmelerin feshi istemine dair olup, öncelikle sözleşmenin tarafları irdelenmelidir. İptali istenen 13.02.2007 ve 22/02/2007 tarihli Gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerinde satmayı vaadeden davacı asil ..., almayı vaadeden ise davalı ...’dır. Dava dışı ... yalnızca davacı babası adına vekaleten hareket etmiştir. İptali istenen sözleşmelerin tarafının davacı olduğu sabit olduğuna göre artık işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, davanın aktif husumet ehliyeti yokluğundan reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir....

          Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, hile, ikrah ve ehliyetsizlik hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı sonrasında davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacının, maliki olduğu 25192 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 2238/2400 payını 5.2.2007 tarihli akitle satış suretiyle davalıya temlik ettiği, 20.04.2007 tarihinde eldeki davayı açarak, kayden maliki olduğu 25192 ada 2 parsel sayılı taşınmazı ehliyetsiz olduğu dönemde satış suretiyle davalıya temlik ettiğini, devrin tehdit edi1mesi ve kandırılması sonucu gerçekleştiğini, kendisine zorla senet düzenlettirildiğini ve aleyhinde icra takibi yapıldığını, bu sebeplerle Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu ileri sürdüğü anlaşılmaktadır....

            Terditli davada davacının ilk istemi tapu iptali ve tescil olup uyuşmazlığın taşınmazın aynına yönelik olduğu kuşkusuzdur. Tapu iptali ve tescil istemli taşınmazın aynına ilişkin davalarda dava değeri dava konusu taşınmazın dava değerindeki gerçek değeridir. Davalı vekilince yasal süre içerisinde ek karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Her ne kadar ilk derece mahkemesi tarafından davacı tarafından gösterilen dava değeri nedeni ile karın kesin nitelikte olduğu değerlendirilmiş ise de davanın tapu iptal ve tescil davası olduğu, yani taşınmazın aynına ilişkin bulunduğu, taşınmazın aynına ilişkin işbu davada dava değerinin taşınmazın dava tarihi itibariyle tescile konu miktarının değeri olacağı, yargılama sırasında mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporunda tescile konu taşınmazın değeri belirlenmiş olmasına rağmen bu miktar üzerinden harcın tamamlanmasına karar verilmediği anlaşılmıştır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Dava, icra kefilliğinin ikrah nedeniyle iptali istemine ilişkindir. Davanın bu niteliği ile hükmü temyizen inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, dosyanın görevsizlik kararı üzerine Dairemize gönderildiği anlaşıldığından görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 29/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/09/2013 NUMARASI : 2012/243-2013/315 Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 02.06.2015 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat M..A..C.. ile temyiz edilen vekili Avukat E..B..Ö.. geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir....

                UYAP Entegrasyonu