Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine yaptığı başvuruda; mahkemece, ikinci kez takipsiz bırakıldığından bahisle HMK'nun 150/6. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğinde olup, HMK anlamında bir dava değildir. Şikayette yargılama usulü ise İİK'nun 18. maddesindeki hükümlere tâbidir....
Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın şirketteki hissesinin haczine dair gönderilen haciz müzekkeresine karşı haczedilmezlik şikayeti ile mahkemeye başvurduğu, mahkemece haczedilmezlik şikayetinin takip borçlusuna tanınmış bir hak olduğundan bahisle aktif husumet yokluğu nedeniyle şikayetin usulden reddine karar verildiği, 3. kişi şirketin istinaf yoluna başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddedildiği anlaşılmaktadır....
Mahkemece; haczedilmezlik şikayeti bakımından kanunda öngörülen 7 günlük süre geçirildikten sonra başvuruda bulunulduğu gerekçesiyle, şikayetin süre yönünden reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı üçüncü kişi şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme ise Hakime aittir (HMK.m.33). Üçüncü kişi vekilinin başvurusunun, dava dilekçesindeki açıklamalara göre, 07.12.2012 tarihinde haczedilen ve haciz tutanağının 1. ve 2. sırasında belirtilen makineler yönünden haczedilmezlik şikayeti olarak kabulünde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, üçüncü kişi vekilince şikayet başvurusu süresi içerisinde 11.12.2012 tarihinde eldeki başvurunun . İcra Mahkemesi kanalıyla (2012/98 muhabere no) yapıldığı ve aynı tarihte harcın yatırıldığı sabittir. Bu kapsamda, yazılı gerekçeyle başvurunun süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur....
Madde ve ilgili mevzuat gereğince haciz tatbik edilen Sarıyer Mal Müdürlüğü ve Beşiktaş Mal Müdürlüğündeki hesaplarına konulan hacizlerin caiz olmadığını, bu nedenlerle haczedilmezlik şikayetlerinin kabulüne, müvekkili şirketin Sarıyer ve Beşiktaş Mal Müdürlükleri nezdindeki alacaklarına konulan hacizlerin kaldırılmasına, karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, "Tüm dosya kapsamından; 28/08/2020 tarihinde Tk.nun 35. Maddesine göre ödeme emrinin davacı/borçluya tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği, davacının dava dilekçesinde açıkça bir usulsüz tebliğ işlemi şikayetinin de olmadığı, davacının usulsüz tebliğ işlemini şikayeti ile açmış olduğu davanın İstanbul Anadolu 3....
Ayrıca 5779 sayılı İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun'un 7. maddesine göre, bu Kanun'da il özel idareleri ve belediyelere, genel bütçe vergi gelirleri tahsilatından ayrılacak paylar ile diğer kanunlarda bu idarelere verilmesi öngörülen paylar vergi hükmünde olup, bu paraların da haczi caiz değildir. Bu maddeye göre haczedilmezlik şikayetinin kabul edilmesi için, mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılması gerekli olup, kamuya tahsis kararı alınmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır. Öte yandan borçlu Belediye'ce haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paraların aynı hesapta toplanması ve birbirine karıştırılmasının tespiti halinde bu durum haczedilmezlik hakkından feragat olarak kabul edilmelidir. Somut olayda, Mahkemece, şikayete konu hesabın haczedilemez nitelikte olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi raporunda anılan hesapta sadece.......
Vekili tarafından borçlu T1 aleyhine, toplam 19.532,17 TL asıl alacak ve ferilerinin tahsili amacıyla genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 03/09/2019 tarihinde tebliğ edilerek takibin kesinleştiği, alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlu belediyenin bir kısım banka hesaplarına haciz uygulandığı, davacı tarafından haczedilmezlik iddiası ile dava açıldığı anlaşılmıştır. 5393 sayılı Kanun'un 15.maddesi uyarınca ileri sürülecek haczedilmezlik şikayeti, bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili olup İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca borçlu belediye tarafından süresiz olarak yapılabilir. (Benzer yönde Yargıtay 12.HD.nin 2016/25287 esas, 2017/15878 karar sayılı ilamı) 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinde açıkça haczedilmezlik için vergi, resim, harç geliri olma ya da "fiilen kamu hizmetinde kullanılma" koşullarının kabul edilmesi karşısında, belediyeye ait bir paranın haczedilmezliği ancak fiili durumun tespiti ile belirlenmelidir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, haczedilmezlik şikayeti ve memur muamelesini şikayete ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı tarafından haczedilmezlik şikayeti ile birlikte, memur muamelesini şikayet talebinde de bulunulmuş, ancak mahkemece, davacının memur muamelesini şikayet istemi ile ilgili herhangi bir hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve olumlu ya da olumsuz hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....
Maddesine göre süre ve kesinlik bakımından mümkündür. Eldeki yargılamada istinaf başvurusu süresinde olduğundan ve kararın istinafı kabil olduğundan ilk derece mahkemesinin istinaf başvurusunun reddine dair kararının kaldırılmasına oy birliği ile karar verilerek asıl hüküm bakımından incelemeye geçilmiştir. 2- Asıl hüküm bakımından yapılan incelemede; Y.12.HD.nin 2021/6186 E. 2021/8256 K. Sayılı emsal içtihadında özetle;"Şikayetçi borçlu Hasan Murat Diler’in icra mahkemesinde başvurusunda; meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, İlk Derece Mahkemesi’nce şikayetin kabulü ile taşınmazın 135.000,00 TL’den aşağı olmamak üzere satılmasına karar verildiği, kararın borçlunun mirasçısı Oya Diler tarafından temyiz edildiği görülmektedir. İİK'nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince; borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez. Bu maddeye dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacağın müvekkili şirkete temlik edildiğini, ödeme emrinin tebliğ edilmesi üzerine borçlu tarafından yasal süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulmadığından takibin kesinleştiğini, dosyanın hiçbir aşamasında borçlu tarafından itirazda bulunulmadığını, takibe, ödeme emrine, borca ve faize itiraz ile takibin durdurulmasına yönelik taleplerinin reddi gerektiğini, İİK md 82/12'e dayalı haczedilmezlik şikayetinin İİK md 16/1 gereği 7 günlük süreye tabi olduğunu, davanın süre yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir....
konutu şerhi verilen kişi olup takip dosyasında borçlu sıfatı bulunmadığından yukarıda anılan yasa maddesi gereğince meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı bulunmadığı gerekçesiyle davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermiş, kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine Dairemizin 2021/2409 Esas, 2021/3685 Karar sayılı ve 31.12.2021 tarihli kararı ile HMK'nın 297/1. maddesine aykırı olarak meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayeti dışında kalan şikayetlerin incelenmediği gerekçesiyle davacının tüm talepleri incelenip yeniden karar verilmek üzere ilk derece mahkemesi kararının HMK'nın 353/1- a-6. bendi gereğince kaldırılmasına karar verilmiştir....