Asıl karara yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde de, davacı borçlu vekili dava dilekçesinde, 3. kişi adına istihkak iddiası ile birlikte 1 adet çift kişilik tek kanepe ile 6 adet sandalye hakkında İİK'nın 82. maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetinde bulunmuş, ilk derece mahkemesince istihkak iddiası değerlendirilerek reddine karar verildiği, ancak haczedilmezlik şikayeti hakkında bir değerlendirme yapılmadığı ve hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır. T.C. Anayasasının 141/3. maddesi uyarınca, bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılmak zorundadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı vekili, borçlu belediyenin Halk Bankası hesaplarına haciz konulması için 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, haciz ihbarnamesinde, “ kamuya tahsisli olduğu hususunda mahkeme kararı olanlar hariç olmak üzere borçlunun kamuya tahsisli olan hesaplarının da haczine karar verildiğinin” belirtildiğini, ancak borçlu belediyece haczedilmezlik şikayeti dahi yapılmadan, borçlunun talebi üzerine, icra müdürlüğünce, önceki kararı ile çelişen şekilde, hesap kamuya tahsisli ise haczin kaldırılmasına karar verildiğini, haczedilmezlik şikayeti ve bu yönde mahkemece fiili tespit yapılmadan...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Bodrum 1. İcra Müdürlüğünün 2018/5778 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip olduğu, davacıya ait Amasya İli, Gökmedrese Mahallesi, 1598 ada 1 parsel B Blok, 1 nolu bağımsız bölüme 28/11/2018 tarihinde haciz konulduğu, 103 davetiyesinin davacı borçluya 04/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Şikayet süresi, kamu düzenine ilişkin olup, Mahkemece kendiliğinden gözetilecektir....
Davacının asıl karara ilişkin istinaf talebinin değerlendirmede, Kural olarak, dosya borcunun ihtirazi kayıt konulmaksızın ödenmesi halinde haczin kaldırılması gerekeceğinden haczedilmezlik şikayeti konusuz kalır. Ancak ödeme şikayete konu hacizler nedeniyle dosyaya gelen para ile yapılmış ise borçlunun haczedilmezlik şikayeti incelenip sonuçlandırılmalıdır. Somut olayda, borçlunun rızaen ödeme yaptığı, alacaklı tarafından 24/03/2021, 22/04/2021 ve 25/05/2021 tarihli dilekçeler ile haricen tahsil yapıldığının beyan edildiği, tahsil harcının yatırıldığı, 24/03/2021 tarihinde haczin kalktığı, 25/05/2021 tarihinde dosyanın infazen kapatıldığı, ödemelerin her hangi bir ihtirazi kayıt düşülmeksizin iradi olarak yapıldığından haczedilmezlik şikayeti konusuz kalmıştır. (Benzer karar Yargıtay 8....
Maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. Haczedilmezlik şikayetinin haczin öğrenildiği tarihten itibaren İİK. 'nun 16. Maddesi uyarınca 7 günlük yasal süre içerisinde yapılması gerekir. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup, resen nazara alınır. Somut olayda, ilk derece mahkemesince, davanın 7 günlük yasal süre geçtikten sonra açıldığı belirtilerek süre aşımından reddine karar verilmiş ise de; bahsi geçen Bandırma İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/445 esas (yeni esas 2018/67) sayılı dosyasının uyap sisteminden yapılan incelemesinde; davacının (aynı takibe ilişkin) taşınmaz hacizleri ile ilgili meskeniyet ve haczedilmezlik şikayeti mahiyetinde olduğu, davacının 12/12/2016 havale tarihli dava dilekçesinde, taşınmaz hacizlerine ilişkin 103 tebligatının usulüne uygun yapılmadığını ve (taşınmaz) hacizler ile kıymet takdiri işlemlerinden, alacaklı vekilinin kendini ofisine çağırıp evrakları gösterdiğinde (09/12/2016 tarihinde) haberdar olduğunu belirttiği anlaşılmaktadır....
İİK'nın 82. maddesinin birinci fıkrasının 4. bendi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbidir. Şikayet konusu haciz işlemi, şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise süre tebliğ tarihinden, eğer haciz işlemi tebliğ edilmemişse haciz işleminin öğrenilmesinden itibaren başlar. Bu tarihin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Somut olayda, şikayete konu traktör hacziyle ilgili 103 davetiyesinin davacı borçluya 07/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetin 7 günlük yasal süre içinde yapılmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4 ve 12. bentleri uyarınca meskeniyet ve maişet iddialarına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Sarıgöl İcra Müdürlüğünün 2018/415 E. sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından davacı borçlu ve dava dışı borçlular hakkında başlatılan kambiyo takibi olduğu, ödeme emrinin davacıya 04/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacıya ait taşınmazlara 16/09/2019 tarihinde haciz konulduğu, 103 davetiyesinin de 26/06/2020 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 82. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Buna göre süre, şikayete konu hacze ilişkin olarak borçluya tebligat yapılmışsa, tebliğ tarihinden, aksi halde haczi öğrenme tarihinden başlayacaktır....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/360 Esas sayılı dosyası ile açılan haczedilmezlik şikayeti davasının derdest olduğunu, davanın usulden reddi gerektiğini, ayrıca dava konusu taşınmazın haline münasip mesken niteliğinde olmadığını, üzerinde birden çok haciz bulunduğunu, alacağın tahsilini geciktirmek amacıyla iş bu davanın açıldığını ileri sürerek davanın usul ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Aydın 1....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İİK 362/a maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti ve bu doğrultuda 07.06.2021 tarihli haciz işleminin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 16. maddesi, İİK'nın 362/a maddesi 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayet eden üçüncü kişi vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
DAVA Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin tarla vasfındaki tarım arazisine haciz konulmasının İKK'nın 82/4. maddesine aykırı olduğunu, müvekkilin çiftçi olduğunu ve geçimini çiftçilik ile sağladığı, aynı icra dosyasından konulan 2008 tarihli haczin haczedilmezlik şikayetlerinin kabulüyle kaldırıldığını ve kararın kesinleştiğini, bu karara rağmen alacaklının talebiyle taşınmaza 09.03.2015 ve 19.03.2019 tarihlerinde tekrar haciz konulduğunu iddia ederek taşınmazın kaydındaki haczin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; Borçlunun haczedilemezlik şikayeti hususunda daha önce Kapatılan İncirliova İcra Hukuk Mahkemesinin 25.08.2010 tarihli, 2009/60 Esas, 2010/85 Karar sayılı ilamı ile karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, borçlunun bu kararı dosyaya sunarak haczin kaldırılmasını sağlayabileceğini, bu davanın konusuz kaldığını iddia ederek davanın reddini talep etmiştir. III....