Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... arasındaki davadan dolayı ....Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 18.07.2007 gün ve 289-224 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, İİKnın 277 vd. maddelerine göre açılan tasarrufun iptâline ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 29.01.2007 gün ve 1 sayılı kararı uyarınca İcra İflas ve 6183 sayılı Kanunlardan kaynaklanan tasarrufun iptâli kararlarının temyiz incelemesinin 01.02.2007 tarihinden itibaren 17.Hukuk Dairesi'nce yapılmasına karar verildiğinden dosyanın Yargıtay Yüksek 17.Hukuk Dairesine gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 17.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece, vazgeçme sebebiyle şikayetin reddine dair verilen karar yukarıda belirtilen yasal düzenleme karşısında nitelik itibariyle kesin olduğundan bu sebeplerle kararı temyiz eden şikâyet olunan vekilinin temyiz istemi İİKnın değişik 365/son madde hükmü gereğince reddedilmelidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle şikayet olunan vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi...

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/673 Esas - 2005/24 karar sayılı dosyası üzerinden İİKnın 28. maddesi uyarınca şerh konulduğunu, tedbir niteliğinde olmayan şerh sebebiyle ... Tapu Müdürlüğünce adına tescil yapılmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazdaki 60/100 payın adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı, tapu sicili müdürlüğüne husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ...i 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin ihtiyati tedbir kararı karşısında ihalenin kesinleştiğinin kabul edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, bilindiği üzere, tapu iptali ve tescil davaları kayıt malikine karşı açılır....

        Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile takibe konu alacağın 8.308,35 TL lik kısmına vaki itirazın iptali ile bu kısım için takibin devamına, alacağın saptanması yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, iş bu karar davacı ve davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Alacak likit ve muayyen olup davacı lehine İİKnın 67. maddesi gereğince asıl alacak üzerinden %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken alacak miktarının 2011/18744 2012/2592 tespitinin yargılamayı gerektirir mahiyette olduğundan bahisle davacı lehine davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup davacının temyiz itirazları bu yönden haklı görülmekle hükmün bozulması nedenidir....

          SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün İİKnın 366. ve 6100 sayılı HMKnun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMKnın 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMKnın 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 07.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Bu konuda bir karar verilmesi için mahkeme kararının bozulması yoluna gidilmiştir SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın icra inkar tazminatına hasren İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİKnın 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 05.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin 1. bentte yazılı nedenlerden dolayı temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenler ile temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMKya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMKnun 428 ve İİKnın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 25.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Somut olayda, borçlu T3 devlet tüzel kişiliği bünyesinde yer alan kamu idaresi olup, İİKnın 82/1- 1.maddesi gereğince, devlet malı olduğundan hiçbir mal, hak ve alacaklarının haczi mümkün değildir. Bu durumda, icra müdürlüğünce, kamu mallarının haczedilemeyeceği konusunda İİK.nın 82/son maddesi hükmüne dayalı takdir yetkisi kullanılarak işlem yapıldığından sözkonusu işlemde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından şikayetin reddine " karar verilmiştir....

                ın, davacı müvekkili ve davalı şirket aleyhine işçi alacakları için açmış olduğu dava üzerine verilen karar gereğince 31.538,65 TL. rücuen alacağın, davalıdan tahsili amacıyla davalı aleyhine, başlatmış oldukları ilamsız icra takibine yönelik, davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20'den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirkete dava dilekçesi ekli meşruhatlı davetiyenin tebliğine rağmen, davaya cevap vermediği gibi temsilcisi de duruşmalara katılmamıştır....

                  temsil ve idareye yetkili müdürlerinin, sorumlu oldukları şirketlerin ticareti terk etmeleri halinde; İcra İflas Kanunu'nun 44. maddesindeki yükümlülükleri yerine getirmeyeceklerine ilişkin bir istisnaya yer verilmediğine göre, tıpkı gerçek kişi tacirler gibi aynı Kanun'un 337/a maddesi uyarınca cezalandırılmalarına bir engel bulunmadığı" yönündeki ulaşılan sonucun zaman içerisinde yerleşik uygulamaya dönüşmüş olması, ticareti terk eden tacir açısından; muhatapların haklarını korumaya yönelik olarak İİK'nın 44.maddesi ile, ticareti terk eden bir tacire; 15 gün içerisinde keyfiyeti kayıtlı bulunduğu ticaret siciline bildirme ve bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini gösteren bir mal beyanında bulunma, Ticaret Sicili Memurluğunca ticaret sicili ilanlarının yayınlandığı gazete'de ve alacaklıların bulunduğu yerlerde de mutat ve münasip vasıtalarla ilan etme ve ilan masraflarını da ödeme yükümlülükleri yüklenmiş, bu yükümlülüklere aykırı davranmanın yaptırımı ise İİKnın...

                    UYAP Entegrasyonu