WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici Mahkemesi özel bir mahkeme olup, resmi şekilde düzenlenmeyen devre-mülk sözleşmesine dayalı davanın özel mahkeme durumundaki tüketici mahkemesinde görülemeyeceği oybirliği ile verilen 02.03.2005 gün ve 2005/13-165-120 sayılı kararla Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun da kabulünde olup, uyuşmazlığın çözümünde genel mahkemeler görevlidir. Bu durumda, davaya bakmakla görevli mahkeme, 5. Asliye Ticaret Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/03/2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve ... fotoğraflarının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla çekişmeli 120 ada 24 sayılı parselin tamamı ve 120 ada 26 sayılı parselin krokisinde (F) ile gösterilen bölümünün öncesi itibariyle orman sayılan yerlerden, 120 ada 26 sayılı parselin (E) ile gösterilen bölümünün ise orman içi açıklığı olduğu, belirlenerek davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı Hazinenin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 07/07/2010 günü oybirliği ile karar verildi....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 25/09/2014 NUMARASI : 2014/120-2014/198 Uyuşmazlık TTK'nun 644.maddesine dayalı alacağa ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 11.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 11.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; 6100 sayılı HMK 120. madde uyarınca davacı tarafa eksik olan yargılama gider avansını yatırması amacı ile iki haftalık kesin süre verildiği, ancak yargılama gider avansının eksik yatırıldığı, iki haftalık sürenin kesin süre olarak düzenlenmiş olması sonucunda kanun gereği yeniden süre verilmesinin mümkün olmadığı, yargılama gider avansına ilişkin olarak HMK 114/g maddesinde davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olmasının dava şartı olarak düzenlendiği gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davası 14/07/2011 tarihinde açılmış olup, davacının delil listesinde belirttiği deliller toplandıktan sonra mahkemece 11/10/2011 tarihli duruşmada HMK Gider Avans Tarife Yönetmeliği'nin 4. Maddesinin a ve d fıkralarında yer alan avansları yatırması için davacıya HMK' nın 120/2. maddesi uyarınca iki haftalık kesin süre verilmiştir....

          Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir. İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir....

            nun borcundan dolayı İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi gereğince icra hukuk mahkemesinden aldığı yetkiye dayanarak borçlu davalının paydaşı olduğu 2108 ada 3 parselde kayıtlı, 1, 6, 8, 9 ve 10 No'lu bağımsız bölümlerdeki ortaklığının satış yoluyla giderilmesini istemiştir. Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 2108 ada, 3 parsel sayılı taşınmazda bulunan 1, 6, 8, 9 ve 10 No'lu bağımsız bölümler üzerindeki ortaklığın satış sureti ile giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir. Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra ve İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir....

              Nitekim konuya ilişkin.... 03.04.2004 tarih ve 2004/6-509-568 içtihadında ''...el birliği mülkiyetine tabi bir malda payı bulunan borçludan alacaklı olan kişi, İcra Mahkemesinden alacağı yetkiye dayanarak borçlunun da içinde bulunacağı tüm el birliği ortaklarına karşı dava açıp bu davayı sonuçlandıracağına; buradaki dava açma hakkı hakime ya da başka bir kişiye tanınmadığına; yalnızca mirasçıya ya da İcra Mahkemesinden İİKnın 121. maddesi hükmü uyarınca ortaklığın giderilmesi davasına açma yetkisini alan alacaklıya tanıdığına göre; yasa koyucunun bu davayı sadece atanan kayyımın açacağını kabul ettiğini ileri sürmenin mevcut yasal düzenleme karşısında mümkün olmadığı '' gerekçesiyle ortaklığın giderilmesi davalarında boçluya kayyım atanmasının gerekmediği içtihat edilmiştir. Yargıtay 6. Hukuk Dairesince de bu yoldaki içtihat benimsenmiş ve giderek Yargıtay'ın uygulaması bu şekilde istikrar kazanmıştır....

                Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 03.07.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  nın, davalılar varisleri Nihat Gülerce ve Ebazer Şenseven'e ait işyerinde, 01/10/1993 tarihinden itibaren başlamak üzere;1994 yılı 1. döneminde 120 gün, 1994 yılı 2. döneminde 120 gün, 1994 yılı 3. döneminde 120 gün, 1995 yılı 1. döneminde 120 gün, 1995 yılı 2. döneminde 120 gün, 1995 yılı 3. döneminde 120 gün, 1996 yılı 1. döneminde 120 gün, 1996 yılı 2. döneminde 120 gün, 1996 yılı 3. döneminde 97 gün, 1997 yılı 1. döneminde 120 gün, 1997 yılı 2. döneminde 120 gün, 1997 yılı 3. döneminde 120 gün, 1998 yılı 1. döneminde 120 gün, 1998 yılı 2. döneminde 30 gün, olmak üzere Kuruma bildirilen günler dışında toplam 1.567 gün daha, hizmet sözleşmesine dayalı çalıştığının tespitine karar verilmiştir. Davacının, 01.10.1996-02.11.1996 tarihleri arasında 23 günlük dava dışı işyeri olan Karadeniz Madencilik Şti’nden yapılan bildirim ile ilgili yeterince araştırma yapılmadığı görülmüştür....

                    Ceza Dairesi         2014/120 E.  ,  2014/26687 K....

                      UYAP Entegrasyonu