İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, hacizlerin hem dosyanın takipsiz kalması hem de satış avansı yattıktan sonra 3,5 yıldır hiç işlem yapılmaması nedeniyle düştüğünü, mahkemenin kararının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca yeni malikin İİK'nın 106- 110. maddeleri uyarınca haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin memur işlemini şikayettir. İzmir 21....
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Alınması gerekli 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazine'ye irad kaydına, 3- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf eden davacı üzerinde bırakılmasına, 4- İstinaf incelemesi aşamasında celse açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5- HMK'nın 333. maddesi gereğince kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine, 6- HMK'nın 27. maddesi gereğince tarafların hukuki dinlenilme hakkı nedeniyle ve 04/08/2017 tarihinde yürürlüğe giren 7035 sayılı Yasa'nın 27. maddesi ile HMK'nın 302. maddesine eklenen 5. fıkrası uyarınca hükmün İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine, Dair, İİK'nın 363/1, HMK'nın 346 ve 352. maddeleri uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, İİK'nın 365/3 maddesi gereğince KESİN olmak üzere...
İİK’nun 36. maddesi gereğince, icranın tehiri için taşınmaz teminat olarak gösterilebilir ise de, taşınmazın (taşınmazların) satışı halinde, satış bedelinin, dosya borcunu ferileri ile birlikte karşılayıp karşılamayacağı belli olmadığı ayrıca icranın geri bırakılması yönünde karar getirilmek üzere borçluya mühlet verilmesi halinde ise icra takibi olduğu yerde duracağı bu tarihten önce konulan hacizlerin geçerliliğini etkilemez ve hacizlerin kaldırılması sonucunu doğurmayacağı anlaşılmakla usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
aşkın hale geldiğini ve borçluya örnek 4-5 icra emri gönderilmeden haciz işlemlerine devam edilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek hacizlerin kaldırılması ve borçluya örnek 4-5 icra emri gönderilmesine ilişkin talebinin icra müdürlüğünün 04/04/2016 ve 06/04/2016 tarihli kararlarıyla reddedildiğinden bahisle söz konusu müdürlük kararlarının iptalini talep ettiği, mahkemece; itirazın iptali davasında hükmedilen alacak kalemlerinin borçluya örnek 4-5 icra emri gönderilmeden talep edilmesi ve bu alacak yönünden borçlunun mallarına haciz konulmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulü ile 06/04/2016 tarihli müdürlük kararının iptaline karar verildiği, kararın dairemizin 06/11/2017 tarihli 2016/22120 Esas - 2017/13655 Karar sayılı kararı ile 6100 sayılı kanunun 297/2 maddesi uyarınca, taleplerin her biri hakkında karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak şikayete konu 06/04/2016 ve 04/04/2016 tarihli müdürlük işlemlerinin iptaline...
ın temyiz itirazlarının REDDİNE; 2-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; Alacaklı tarafından genel haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlu ..., ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediğini ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesi, hacizlerin kaldırılması istemi ve ayrıca meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurmuştur. Mahkemece, usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına, diğer hacizlerin kaldırılması talebinin ise reddine karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi üzerine üzerine, Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda, özetle; ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğu, buna göre de bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığı, dolayısıyla borçlunun meskenine, maaşına ve taşınmazlarına yönelik olarak gerçekleştirilen hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği ve bu aşamada meskeniyet şikayetinin esasının incelenmesinin de doğru olmadığı gerekçesiyle, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Davanın arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davacı arsa sahibi tarafından mülkiyeti yükleniciye devredilen taşınmaz üzerine yüklenicinin borcu nedeniyle konulan hacizlerin aktin geriye etkili olarak feshi nedeniyle hacizlerin yolsuz ve dayanaksız kaldığı iddiasına dayalı olarak kaldırılması istenildiğinden ve uyuşmazlıkta arsa sahibi ile yüklenici arasındaki eser sözleşmesinin değerlendirilmesi gerektiğinden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 23....
Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; belediyeye ait bir çok taşınmaz olduğunu ve değerli olduğunu, fazla miktarda uygulanan hacizlerin kaldırılması gerektiğini, hacizlerin harçsız olarak kaldırılması şikayeti yönünden verilen kararın da usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça istinafa karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. GEREKÇE: Uyuşmazlık, borçlu belediye tarafından bildirilen taşınmazlar dışındaki taşınmazlara haciz işlemi uygulanıp uygulanamayacağı, hacizlerin taşkın haciz olup olmadığı ve alacaklının muvafakati üzerine bu taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılması aşamasında tahsil harcı alınıp alınmayacağı hususlarında toplanmaktadır....
Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde ve istinaf başvurusunda, haciz tarihinden itibaren İİK'nun 106 ve 110. maddeleri uyarınca yasal sürede satış istenmediğinden hacizlerin düştüğünü de ileri sürmüştür. Davacı vekilinin İİK'nun 106- 110. maddeleri uyarınca süresinde satış istenip istenmediğine yönelik şikayeti üzerine verilen karar, İİK'nun 363. maddesinde sayılan kesin nitelikte kararlardan olduğundan, HMK'nun 352. maddesi uyarınca niteliği itibariyle kesin hükme yönelik istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca usulsüz tebligat şikayeti ve ilamsız icra takibinde yetki itirazı ile hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir. Bodrum 1....
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 25.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....