Davalı üçüncü kişi vekili, duruşmada ki beyanında tarafların tacir olmadığını İİK 44. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre: vergi levhası ekranında borçlu adresinin sorgulanmasında aynı adreste 3. kişinin de aynı tarihlerde faaliyette bulunduğunun görüldüğü, Mahkemenin 2011/873 Esas sayılı dosyasının 16.04.2013 tarihli celsesinde 3. kişinin hazır olup borçludan işyerini devraldığını beyan ettiği, aile şirketleri şeklinde mağazaların sürekli el değiştirmesi, birbirini takip eden tarihler ve evraklar nazara alındığında alacaklıdan mal kaçırılmaya çalışıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile istihkak iddiasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK’nun 99. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak iddiasının reddi” davası niteliğindedir....
Mahkemece; İİK'nin 99.madde uyarınca dava açmak için alacaklıya süre verilmesine ilişkin İcra Müdürlüğü işlemine ilişkin şikayet talebinin reddine, borçlu ve üçüncü kişinin baba oğul olması nedeniyle istihkak iddiasının reddine, karar verilmiş, hüküm davalı borçlu tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi talebi ile şikayet başvurusuna ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz....
Mahkemece, davalı tarafından istihkak iddiasının ispatı için herhangi bir delil sunulmamış olması sebebi ile davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK'nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz....
Mahkemece, evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda borçlunun da ev adresinde daha önce yapılan hacizde borçlunun da hazır bulunduğu, kardeş olan borçlu ile 3.kişinin alacaklıdan mal kaçırma amacıyla hareket ettikleri haczin İİK.nun 97.maddesine göre yapılması gerektiği gerekçesiyle davalının işyerinde yapılan haczin İİK.nun 99.maddesine göre yapılmış sayılmasına ilişkin icra müdürlüğü işleminin iptali ile haczin İİK.nun 97.maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, alacaklının İİK.nun 99.maddesine dayalı olarak 3.kişinin mahcuzlara yönelik istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Her ne kadar dava dilekçesinde icra memuru işleminin de iptalini istemişse de dilekçedeki açıklamalar dikkate alındığında davacı vekilinin talebinin istihkak iddiasının reddi istemine, uyuşmazlığında istihkak davasına ilişkin olduğu açıktır. Olayların hukuksal açıdan değerlendirilmesi ve nitelendirilmesi hakime aittir....
Mahkemece, evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda borçlunun da ev adresinde daha önce yapılan hacizde borçlunun da hazır bulunduğu, kardeş olan borçlu ile 3.kişinin alacaklıdan mal kaçırma amacıyla hareket ettikleri haczin İİK.nun 97.maddesine göre yapılması gerektiği gerekçesiyle davalının işyerinde yapılan haczin İİK.nun 99.maddesine göre yapılmış sayılmasına ilişkin icra müdürlüğü işleminin iptali ile haczin İİK.nun 97.maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, alacaklının İİK.nun 99.maddesine dayalı olarak 3.kişinin mahcuzlara yönelik istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Her ne kadar dava dilekçesinde icra memuru işleminin de iptalini istemişse de dilekçedeki açıklamalar dikkate alındığında davacı vekilinin talebinin istihkak iddiasının reddi istemine, uyuşmazlığında istihkak davasına ilişkin olduğu açıktır. Olayların hukuksal açıdan değerlendirilmesi ve nitelendirilmesi hakime aittir....
Dava dilekçesinin konu, sonuç ve diğer bölümlerindeki açıklamalardan davanın, alacaklının İİK’nun 99.maddesine dayalı olarak açtığı 3.kişinin istihkak iddiasının reddi davasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Olayların hukuksal açıdan değerlendirilmesi ve nitelendirilmesi hakime aittir. Bir uyuşmazlıkta maddi olayın taraflarca yanlış nitelendirilmesi kendilerini ve hakimi bağlamaz hakim tarafların ileri sürdükleri maddi olay ve netice talepleri ile bağlı olup onların hukuki nitelendirmesi ile bağlı değildir....
Geçerli bir istihkak iddiasının bulunup bulunmadığı istihkak iddiasının reddi davasında da incelenebilmektedir. Nitekim Y.12.HD.nin 2021/10118 E. 2022/5942 K. Sayılı emsal içtihadında özetle;"...Dava, alacaklının İİK’nın 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir....... dava konusu haciz sırasında üçüncü kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunan şantiye şefinin üçüncü kişi şirketin ortağı ya da yetkili temsilcisi olmadığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır....
K A R A R Davacı alacaklı vekili, 16.09.2014 tarihli haciz esnasında borçluya ait malların haczedildiğini, davalı üçüncü kişinin borçlunun eşi olup istihkak iddiasının alacaklılardan mal kaçırmak kastı ile muvazaalı olarak öne sürüldüğünü belirterek, davanın kabulü ile istihkak iddiasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı üçüncü kişi vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; haciz adresi işyerinin üçüncü kişiye ait olup borçlu ile ilgisinin olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, kararı davacı alacaklı vekili temyiz etmiştir. Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. 1....
Dava ise, alacaklının açtığı, üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi taleplidir. Şikayetin ve davanın süresi içerisinde ikame edildiği görülmüştür. Usule uygun istihkak iddiasının var olduğu belirlenmiştir. Haczin İİK'nın 96,97 maddesine göre yapılması gerektiğine dair şikayet ile istihkak iddiasının reddi talepli davanın birlikte açılması ve görülmesi mümkün değildir. Zira şikayet yargılaması ile dava yargılaması aynı usul kurallarına tabi değildir. Bu durumda mahkemece şikayet tefrik edilerek öncelikle sonuçlandırılmalı, akabinde istihkak iddiasının reddi talepli davada da şikayet üzerine verilen kararın kesinleşmesi bekletici mesele yapılmalıdır....
Mahkemece, haciz tarihinin 04.06.2012, dava tarihinin ise 20.06.2012 olduğu, davacı alacaklıya İİK'nin 99. maddeye göre dava açması için verilen sürede dava açılmadığı gerekçesi ile davanın süre yönünden reddine karar verilmiş, karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nin 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. İİK’nin 99. maddesinde: “Haczedilen şey, borçlunun elinde olmayıp da üzerinde mülkiyet veya diğer bir ayni hak iddia eden üçüncü kişi nezdinde bulunursa, …icra müdürü, üçüncü kişi aleyhine icra mahkemesinde istihkak davası açması için alacaklıya yedi gün süre verir. Bu süre içinde icra mahkemesine istihkak davası açılmaz ise üçüncü kişinin iddiası kabul edilmiş sayılır…” düzenlemesi yer almaktadır....