Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İdare Mahkemesinin 03/08/2022 tarih ve E:2022/1587, K:2022/1622 sayılı kararı ile Ordu İdare Mahkemesinin 29/09/2022 tarihli ve E:2022/782, K:2022/1259 sayılı kararı üzerine çıkan yetki uyuşmazlığına ilişkin dosya, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 43. maddesinin birinci fıkrasının (b) uyarınca incelenerek gereği görüşüldü: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun, "Kamu görevlileri ile ilgili davalarda yetki" başlıklı 33. maddesinin ikinci fıkrasında, "Kamu görevlilerinin görevlerine son verilmesi, emekli edilmeleri veya görevden uzaklaştırılmaları ile ilgili davalarda yetkili mahkeme, kamu görevlisinin son görev yaptığı yer idare mahkemesidir." hükmü öngörülmüştür. Dosyanın incelenmesinden; Ankara ili, ......

    in diğer davalı arsa sahibi ... ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, aralarındaki sözleşme gereği davalı ...’in yüklenici olarak inşaat yaptığını ve yaptığı işin seviyesine göre tapu almaya hak kazandığını İcra Müdürlüğünden İİK'nın 94. maddesine istinaden yetki aldıklarını ileri sürerek 18 ve 23 no.lu bağımsız bölümlerin davalı arsa ... adına kayıtlı tapu kaydının iptali ile davalı borçlu ... adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılardan ... vekili, yüklenici borçlu ...’in inşaatı süresinde tamamlayamadığını, ruhsata aykırı yapım nedeniyle inşaatın ilgili idarece durdurulduğunu, müvekkilinin dava tarihine kadar yükleniciye 15 adet bağımsız bölümün tapusunu verdiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Davalılardan ..., davaya cevap vermemiştir....

      Vergi Dairesi Müdürlüğü, Devlet tahvili ve Hazine bonolarının vadesinden önce elden çıkarılmasından sağlanan kazançların, Kurumlar Vergisi Kanununun 8/17. maddesi uyarınca kurumlar vergisinden müstesna tutulması ve müstesna tutulan bu kazançların Gelir Vergisi Kanununun 94/8.maddesine göre tevkifata tabi olması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Uyuşmazlık, Kurumlar Vergisinden istisna edilen Devlet tahvili, Hazine bonosu ve gelir ortaklığı senetlerinin elden çıkarılmasından sağlanan ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94/8.maddesine göre gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması gereken kazanç üzerinden şirketin zararlı olması halinde vergi tevkifatı yapılıp, yapılmıyacağı hususunun saptanmasına ilişkindir....

        Borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İ.İ.K.nun 121.maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan İcra Müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip, icra hakiminden yetki belgesi almak üzere önel verilmelidir. Bu şekilde açılacak davada borçlu ortak dahil tüm ortakların davaya dahil edilmeleri zorunludur. Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davada birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek miktarda taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddedilmesi gerekir. Olayımıza gelince; davacı icra hakimliğinden İ.İ.K.'...

          Yetki tespiti ve yetki itirazı konusu 6356 sayılı Kanun'un, “Toplu İş Sözleşmesinin Yapılması” başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenmiştir. Yukarıda belirtilen kanuni düzenleme karşısında, yetki tespitinin iptaline ilişkin açılacak davaların görevli makamın bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-ç maddesine göre de, yetkinin kesin olduğu hallerde, mahkemenin yetkili bulunması hususu dava şartlarındandır. Yine 6100 sayılı Kanun'un 115/2. maddesine göre de, dava şartı yokluğu durumunda mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir. İnceleme konusu davada, ... Bakanlığının 27.04.2015 tarih ve 8391 sayılı yetki tespitine göre,...işveren sıfatıyla faaliyet gösteren...adığı gerekli çoğunluğu tespit edilmiş, bunun üzerine işveren tarafından, olumlu yetki tespitinin iptali talep olunmuştur. Somut olayda, yetki tespitine konu alt işverene ait işyeri ...'da bulunduğundan, dava konusu işyeri,... Müdürlüğüne bağlı bulunmaktadır....

            Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir. Olayımızda; dava konusu ve satışına karar verilen taşınmazların paydaşlarından İsmail Avcı davada taraf değildir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nun 27. maddesi hükmüne göre davanın tarafları, müdahiller kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Mahkemece duruşma gününden haberdar edilmek suretiyle bu hakkın ilgililere tanınması gerekir. Yargılamada asıl olan tarafların huzuru ile yargılamanın yürütülmesidir....

              Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; ... 17. İcra Müdürlüğü'nün 2006/2405 sayılı dosyasında haczin 07.04.2006 tarihinde konduğu, 04.04.2008 tarihinde alacaklı vekilince diğer işlemlerin masraflarının yanında ayrıca 1.800,00 TL satış avansı yatırılarak yasal süre içinde satış talebinde bulunulduğu, alacaklı vekilinin talebi doğrultusunda, İcra Müdürlüğünün isteğiyle ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06.04.2010 gün 495/457 sayılı kararıyla müşterek mülkiyete konu taşınmazın ortaklığının satış yoluyla giderilmesi için dava açma konusunda alacaklı vekiline yetki verildiği, 23.03.2010 tarihinde haciz devam ederken alacaklı vekilince masraf önceden yatırılıp satış yapılmadığından yasal süre içinde satış talebinin yenilendiği, 04.05.2010 tarihinde verilen yetki doğrultusunda ... 14....

                ./... hisse sahibi olduğu taşınmazın ortaklığının giderilmesi davası açılabilmesi için şikayet olunan tarafa İİK'nın 94. ve 121. maddeleri gereğince yetki verilmesine rağmen dava açılmadığını ve işlem yapılmadığından şikayet olunanın haczinin düştüğünü, müvekkilince açılan ortaklığın giderilmesi davasında ise taşınmazın satılarak, paraya çevrilmesine karar verildiğini, ortaklığın giderilmesi satış dosyasından 06.09.2011 tarihinde satışın yapıldığını, tüm haciz, ortaklığın giderilmesi davası ve taşınmaza ilişkin bilirkişi ücretleri ilan ve diğer tüm satış giderlerinin müvekkilince yapılmış olmasına rağmen İİK'nın 138/.... maddesine aykırı olarak bu miktarların müvekkilinin takip dosyalarına ödenmesine karar verilmediğini ileri sürerek, 08.02.2012 tarihli sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; ... .... ......

                  Tüm dosya kapsamına göre 101 ada 94 sayılı parselin orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle; mahkemece davacı Orman Yönetiminin 101 ada 94 sayılı parsel yönünden davasının reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Dairece hükmün 101 ada 94 parsel yönünden bozulması yerine onanması maddi yanılgı niteliğindedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ...'ın karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairenin 06.05.2010 gün 2010/5435-5956 sayılı onama kararının 101 ada 94 sayılı parsel yönünden kaldırılmasına ve mahkemece hükmün açıklanan nedenlerle 101 ada 94 sayılı parsel yönünden BOZULMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine 10/12/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    Buna göre mahkemece, taşınmazın icra dosyalarındaki alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra yoluyla satış yetkisi vermesi, talepten başka bir şeye karar verilmesi olup, anılan hükme aykırıdır...."( Y.23. H.D.'nin 27/11/2014 tarih 2014/2721 Esas, 2014/7614 Karar sayılı kararı) Somut olayda davacı vekili, İİK'nın 94. maddesi uyarınca alınan yetki gereğince sadece tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuş ise de, ilk derece mahkemesince yukarıda değinilen Yargıtay ilamında belirtildiği gibi talepten fazla olacak şekilde davacıya Ankara 13. İcra Müdürlüğü'nün 2013/18554 Esas sayılı dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olarak haciz ve satış istemi yetkisi verilmesi HMK'nun 26. maddesine ayrıdır. Davalı vekilinin bu yöndeki istinaf talepleri yerindedir. -"........

                    UYAP Entegrasyonu