Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

den alınıp davacı-karşı davalı ...Ş'ye verilmesine, ” ibaresinin yazılmasına, hükmün ve gerekçesinin 1086 sayılı HUMKnin 438/son maddesi uyarınca düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca İİKnin 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine,10.06.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    Somut olayda, yukarıda anılan İİK'nun 94. maddesine göre borçlunun ortağı olduğu anonim şirketteki hisseleri haczedilmiş olup; alacaklı tarafça, icra takibinde şirketteki hisselerin haczi ile yetinilmesi gerektiği, İİK'nun 121.maddesi uyarınca alacaklının İcra Mahkemesi'nden alacağı yetki ile ticaret mahkemesinde şirket hisselerinin satışı için dava açabileceği, Yasada, haczedilen şirket hisselerinin icra yoluyla satışının yapılacağına yönelik ve şirket ortaklarına gönderilecek muhtıra ile anonim şirketin feshinin ihbarının yapılacağı hakkında bir düzenleme bulunmadığı dikkate alınarak, bunun yanında borçlunun şahsi malları üzerindeki haczin devam ettiği de gözönünde bulundurularak Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Somut olayda, yukarıda anılan İİK'nun 94. maddesine göre borçlunun ortağı olduğu anonim şirketteki hisseleri haczedilmiş olup; alacaklı tarafça, icra takibinde şirketteki hisselerin haczi ile yetinilmesi gerektiği, ancak İİK'nun 121.maddesi uyarınca alacaklının İcra Mahkemesi'nden alacağı yetki ile ticaret mahkemesinde şirket hisselerinin satışı için dava açabileceği, Yasa'da, haczedilen şirket hisselerinin icra yoluyla satışının yapılacağına yönelik ve şirket ortaklarına gönderilecek muhtıra ile anonim şirketin feshinin ihbar edileceği hakkında bir düzenleme bulunmadığı, bunun yanında borçlunun şahsi malları üzerindeki haczin devam ettiği de göz önünde bulundurularak Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Bu halde, yetki itirazı ilk itirazlardan olmadığından, taraflar yargılama bitinceye kadar yetki itirazında bulunabileceği gibi, mahkeme de yargılamanın her aşamasında kendiliğinden yetkisizlik kararı verebilir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-ç maddesine göre de, yetkinin kesin olduğu hallerde, mahkemenin yetkili bulunması hususu dava şartlarındandır. Yine 6100 sayılı Kanun'un 115/2. maddesine göre de, dava şartı yokluğu durumunda mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir. Somut olayda, iptali istenen yetki belgesi davacı işverenin ...'da bulunan işyerine ilişkin düzenlenmiştir. Bu cümleden olarak, yetki belgesine konu işyeri yönünden görevli makamın ... ... Müdürlüğü olması sebebiyle kesin yetkili mahkeme ... İş Mahkemesidir. Mahkemece, yetkisizlik sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir....

          Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 22.09.2011 gün ve 2010/460-2011/432 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, İİK'nın 94. maddesi uyarınca İcra Müdürlüğü'nden alınan yetki ile açılmış olduğundan, dosyanın temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay Yüksek 23.Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 23.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 22.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 30.12.2011 gün ve 2007/382-2011/543 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Uyuşmazlık İİK'nın 94. maddesi uyarınca icra müdürlüğünden alınan yetki belgesine dayanılarak tapu iptâl tescil isteminden kaynaklandığından dosyanın temyiz incelemesini yapma görevi Yargıtay Yüksek 23. Hukuk Dairesi'ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 23.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 05.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Olayımıza gelince; Davacı alacaklı ... 1.İcra Müdürlüğünün 20.04.2010 tarih 2007/54 esas sayılı talebi üzerine, hakim tarafından dilekçe altına derkenar şeklinde, dava açılması için alacaklıya icra müdürlüğünce yetki verilmesine ilişkin ibareye dayanarak, bu davayı açmış ise de, alacaklı tarafından icra mahkemesinden alınmış bir yetki belgesine dosya arasında rastlanılmamıştır. Yukarıdaki ilkede açıkça belirtildiği üzere, icra mahkemesinden alınmış yetki belgesine dayanmayan alacaklının bu davayı açması mümkün değildir. Mahkemece, davacı alacaklıya icra mahkemesinden İ.İ.K.’nun 121.maddesine göre yetki belgesi alması ve dosyaya ibrazı için uygun bir önel verilmesi gerekirken, bu eksiklik giderilmeden, işin esası hakkında bir karar verilmesi, doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

                Dava İİK’nın 94/II. maddesine dayanılarak açılmıştır. Bu nitelikteki davaların genel mahkemede görülmesi gerekir. Taraflar arasında 4077 Sayılı Kanun’dan kaynaklanan bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece davanın Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi gerektiği belirtilerek, mahkemenin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine, süresinde başvuru halinde dosyanın görevli Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esası hakkında inceleme yapılıp hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.'' belirtilmiştir. Aynı zamanda Yargıtay 23....

                İli, Ezine İlçesi, Camikebir Mahallesi, yeni 66 ada, 411 parsel sayılı (eski 66 ada, 94 parsel sayılı taşınmazın 232.57 m²'lik kısmı) taşınmazın tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline ve tapudan yol olarak terkine, yeni 66 ada, 412 parsel sayılı (eski 66 ada, 94 parsel sayılı taşınmazın 56.83 m²'lik kısmının) taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya kayıt ve tescile Ezine Tapu Müdürlüğü'ne yazı yazılması) cümlesinin yazılmasına, b) Davacı idareye vekalet ücreti ödenmesine ilişkin 9. nolu bendin hükümden çıkartılmasına, Bent sıralarının buna göre teselsül ettirilmesine, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, 21/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi. zş...

                  de payları temsil eden hisse senetlerinin çıkarılması nedeniyle borçlunun adı geçen şirketlerdeki hisselerine İİK'nun 88. maddesine göre haciz konulabileceğini ileri sürerek İİK'nun 94. maddesi gereğince çıkartılan haciz müzekkeresinin iptalini talep etmiş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir. İİK'nun 94/1. maddesinde açıkça; "...Anonim şirketlerde paylar için pay senedi veya pay ilmuhaberi çıkarılmamışsa, borçlunun şirketteki payı icra dairesi tarafından şirkete tebliğ olunarak haczedilir ... " hükmü yer almaktadır. Anonim şirkette, payın (hissenin) hisse senedine bağlanması zorunlu değildir. Eğer pay, hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmazsa, çıplak pay olarak kalır. Hisse senedine (veya ilmuhabere) bağlanmamış (çıplak) pay da hisse senedi gibi her çeşit işlemin konusu yapılabilir, devredilebilir, rehnedilebilir, üzerinde intifa hakkı tanınabilir, haczedilebilir....

                    UYAP Entegrasyonu