Madde 277 ile devamı maddeleri gereğince iptaline, dava konusu taşınmaza ilişkin satış sözleşmesinden kaynaklanan her türlü hak ve alacak üzerinde cebri icra yetkisi verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava, Manisa İli, Yunusemre İlçesi, Muradiye Mah. 6075 parsel, 1. Kat, 1 nolu bağımsız bölüm, mesken nitelikli taşınmaza ilişkin devir işlemlerinin T.B.K. Md.19 ve İİK. Md. 277 ve devamı maddeleri gereğince iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2022 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/07/2022 tarih ve 1047 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; İzmir 23....
DAVA TÜRÜ : Tasarrufun iptali (iik 277 ve devamı) DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ:28.09.2016 K A R A R Mahkeme tarafından yapılan nitelindirmeden de anlaşıldığı üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık, İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereği açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (17.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 07.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
-Davalı T4 tarafından dava dilekçesi ve eklerine cevap dilekçesi sunulduğu, ancak süresinde cevap dilekçesinin sunulmadığı anlaşılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "1- Davacının davasının ESASTAN REDDİNE," karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin taşınmazın satım tarihinin 15.10.2015 olduğundan genel kredi sözleşmesinin de 11.11.2016 olduğundan bahisle ön şart yokluğundan usulden reddettiği ancak maktu vekalet ücreti vermesi gerekirken nispi vekalet ücreti verdiği, İİK. 277 ve 279. Maddelerinin olştuğu, üçüncü kişinin müvekkili şirketi zarara uğratmak kastıyla hareket ettiğini, 277 ve BK. 19'a göre dava açtıklarını beyan etmişir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava İİK’nun 277 ve devamı ve TBK'nun 19. maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan iptal davaları aynı yasanın 281. maddesi hükmü gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğundan HUMK 176/1 maddesi ve bu fıkranın 11. bendi uyarınca bu davalarda adli ara verme söz konusu olmadığı gibi HUMK’nun 177. maddesi hükmü de uygulanmaz. Bu nedenle süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 ... ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca Yargıtay’ca da bu yolda karar verilebileceğinden süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, 18.11.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup mahkeme kararı hükmü temyiz eden davalılardan ... vekili avukat ...’na 19.08.2009 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise HUMK’nun 432/1. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 07.09.2009 tarihinde verilmiştir. İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan iptal davaları aynı yasanın 281. maddesi hükmü gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğundan HUMK 176/1 maddesi ve bu fıkranın 11. bendi uyarınca bu davalarda adli ara verme söz konusu olmadığı gibi HUMK’nun 177. maddesi hükmü de uygulanmaz....
İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan iptal davaları aynı yasanın 281. maddesi hükmü gereğince basit yargılama usulüne tabi olduğundan HUMK 176/1 maddesi ve bu fıkranın 11. bendi uyarınca bu davalarda adli ara verme söz konusu olmadığı gibi HUMK’nun 177. maddesi hükmü de uygulanmaz. Bu nedenle süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca Yargıtay’ca da bu yolda karar verilebileceğinden süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 19.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Noterliğinin 05.12.2012 tarih ve 239434 yevmiye no.lu sözleşmesi ile Girişim Varlık Yönetim A.Ş.’ye devir ve temlik edildiğini, müvekkili şirketin alacağının tahsili imkanı bulunmadığını, davalının taşınmazını borcun doğumundan sonra devrettiğini, davalılar arasında yapılan taşınmaz satış işleminin muvazaalı olup İİK. 277. ve devamı maddeleri ve TBK. 19. maddesi uyarınca da iptali gerektiğini belirterek, tasarrufun iptaline, dava konusu taşınmaz üzerinde İstanbul Anadolu 5.İcra Müdürlüğünün 2010/6464 esas sayılı dosyasındaki alacak ve tüm fer’ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisinin verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre; dava, İİK 277. ve devamı maddelerine dayanılarak açılan tasarrufun iptali talebine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/159 ESAS SAYILI ARA KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 vd.) KARAR : Torbalı 2....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/09/2022 NUMARASI : 2018/192 ESAS, 2022/327 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davası olduğunu, İİK md. 277 vd....
İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK'nın 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK'nın 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Kesin veya geçici aciz vesikasının bulunması, iptal davası için ön koşul ise de bunun davanın açılmasından önce alınması zorunlu değildir. Davanın açılmasından sonra alınabileceği gibi, temyiz aşamasında ve hatta bozmadan sonra karar düzeltme aşamasında bile alınıp ibraz edilmesi yeterlidir. Ayrıca İİK'nın 105. maddesi uyarınca borçlunun haczi kabil malının bulunmaması halinde durumu tespit eden haciz zaptı, geçici aciz belgesi niteliğinde kabul edilebilir. 9....