ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2015 NUMARASI : 2013/136-2015/95 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava İİK.' nun 277.maddesinden kaynaklanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 14.7.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....
"İçtihat Metni"Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... ve diğeri vekili ... tarafından, davalı ... aleyhine 23/05/2013 gününde verilen dilekçe ile İİK 89/3. maddesinden kaynaklanan menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04/02/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosya içerisinde davaya esas teşkil eden, İcra Müdürlüğü'nün 2013/134 sayılı icra takip dosyasına rastlanılmamıştır. Söz konusu dosyanın aslı veya onaylı okunaklı suretinin eklenerek gönderilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen eksikliğin giderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 01/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ticaret Mahkemesi Davacılar ... ve diğeri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 27/12/2012 gününde verilen dilekçe ile İİK 89. maddesinden kaynaklanan menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 27/09/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 29/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/03/2015 NUMARASI : 2013/524-2015/93 -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava tarafların tacir olmadığı ve İİK.' nun 89.maddesinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 22.01.2015 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE,11.6.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; İİK.' nun 94.maddesinden kaynaklanan iptal tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 23.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 19.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Sanık ... hakkında kurulan tüm hükümler, sanıklar ... ve ... hakkında İİK’nın 337/a ve 345/a maddelerinden, sanık ... hakkında İİK’nın 331/1, 337/a maddelerinden kurulan hükümlere yönelik incelemede, Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik şikayetçi vekilinintemyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA; 2-Sanıklar ... ve ... hakkında İİK’nın 331/1. maddesinden kurulan hükümlere yönelik incelemede, Şikayet dilekçesinde borçlu şirketin hangi malvarlığının eksiltildiği somut olarak belirtilmemiş olup, İİK'nın 351. maddesindeki şikayetçinin dilekçe veya beyanında göstermiş olduğu delillerle bağlı olduğuna ilişkin düzenleme nedeniyle hakimin re'sen araştırma zorunluğunun bulunmadığından sanıkların beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi,...
Bu nedene ticaret mahkemelerine açılan nispi ticari dava niteliğindeki çekişmeli alacaklardan kaynaklanan davalar genel tevziye tabiidir. Açılan dava HSK'nın 03.04.2018 tarih ve 538 sayılı kararı kapsamında kalmadığından davada ilk tevzi yapılan Ankara ... Ticaret Mahkemesi'nin görevli olduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Her ne kadar Ankara ... Ticaret Mahkemesi, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 03/04/2018 tarih ve 538 sayılı kararı uyarınca ve bu kapsamda 308/b maddesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda ihtisas mahkemelerinin görevli olduğunun belirtildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş ise de, İİK. 308/b maddesinden kaynaklanan taleplerde mahkememizin görevli olduğu konusunda tereddüt yoktur. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu 1. Dairesi'nin 03.04.2018 tarih ve 538 sayılı kararda açıkça konkordatodan kaynaklanan davalar yönünden değil "konkordatodan kaynaklanan talepler" yönünden mahkememiz görevli kılınmıştır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; icra memurunun muamelesinden kaynaklanan şikayet davasında her ne kadar davalı olarak yer alsalar da davacının şikayete konu ettiği müdürlük kararı üzerinde müvekkili şirketin en ufak bir kusuru yahut dahili bulunmadığını, ayrıca İİK gereği söz konusu şikayetin hasımsız bir şekilde yapılmış olmasının, müvekkili şirketin en ufak bir dahili olmadığı konuda aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, şikayet tarihi itibariyle herhangi bir haklılığı veya hukuki yararı bulunmayan davacı borçlu yönünden şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, açıklanan şekilde karar verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Tüm bu açıklamalar çerçevesinde; davacı istinafının İİK 36. maddesinden kaynaklı mehil vesikası verilmesine yönelik işlemi şikayet olup, niteliği gereği gereği kesin olduğundan, İİK 363/1. maddesi gereğince davacının istinaf dilekçesinin usulden reddine, Dairemizce oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir. HÜKÜM : Nedenleri yukarıda acıklandığı üzere; 1- İstanbul 37. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 02/05/2023 gün, 2023/3 Esas- 2023/243 Karar sayılı ilamı nedeni ile davacının istinaf dilekçesinin İİK 363. ve İİK 128/a-son maddeleri gereğince usulden REDDİNE, 2- a-Alınması gerekli 269,85 TL istinaf harcından, yatırılan 179,90 TL'nin mahsubu ile bakiye kalan 89,95 TL harcın davacıdan tahsiline, b-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, Dair tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda İİK'nun 365/3 maddeleri gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
İİK.nun 24.maddesi taşınır teslimine ilişkin ilamların icrasını düzenlemekte olup, 24/4.madde hükmü taşınırın borçlu yedinde olmaması halini düzenlemektedir. Buna göre taşınırın borçlunun yedinde bulunmaması halinde, taşınır malın değeri, ilamda yazılı değilse veya çekişmeli ise, İcra müdürü tarafından haczin yapıldığı tarihteki rayice göre takdir olunur. İİK.nun 24/5. madde hükmüne göre ise hükmolunan taşınırın değeri, borsa veya ticaret odalarından, olmayan yerlerde İcra müdürü tarafından seçilecek bilirkişiden sorulup alınacak cevaba göre tayin edilir. Son fıkrada yer verilen bu düzenlemenin, İcra müdürünün belirlediği taşınırın değerinin taraflarca şikayet konusu edilmesi halinde, İcra mahkemesine denetleme yetkisi tanıdığının, bu denetlemenin de İcra hakimi tarafından uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle gerçekleştirileceğinin kabulü gerekir. Bu kabul karşısında değer belirleme işleminin bizatihi İcra Müdürüne ait olduğu yönündeki yerleşik uygulama terk edilmiştir....